21 Ocak 2012 Cumartesi

'Rant değil hayat kazanacak'

HDK Beyoğlu Meclisi, Tarlabaşı'nda "kentsel dönüşüm" adı altında yapılan talana karşı yürüdü. AKP'nin çıkardığı yasa ile emekçilerin yaşam alanlarının sermayeye peşkeş çekildiğini belirten HDK, "Yaşam alanlarımızı sermayeye bırakmayacağız. Rant değil, hayat kazanacak" dedi.


Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Beyoğlu Meclisi, Taksim Beyoğlu'nda "kentsel dönüşüm" adı altında yapılan yıkımları protesto etti.

Taksim Meydanı'nda toplanan HDK bileşenleri, "Rant değil, hayat kazanacak. Tarlabaşı'nı yıktırmayacağız" yazılı pankart açtı. HDK üyeleri buradan, "Tarihe dokunmak sizi yakacak", "Kentsel değil rantsal dönüşüm", "Tarlabaşı bizim İstanbul bizim", "Misbah başkan Tarlabaşı perişan" sloganları ile Tarlabaşı'nda yıkımların başladığı bölgeye yürüdü.

HDK Beyoğlu Meclisi adına basın açıklamasını Kıvılcım Arat yaptı. Arat, Tarlabaşı'nın tarihi dokusuyla bir zamanlar İstanbul'un en güzel semtlerinden olduğunu söyledi. Gayrimüslim ve Gayritürk vatandaşlarının yaşadığı Tarlabaşı'nın, 6-7 Eylül 1915 olaylarının ardından, insanların evlerini, işyerlerini terk ederek Türkiye'den göç ettiklerini hatırlatan Arat, göçedenlerin yerine köylerini boşaltmak zorunda kalan Kürtlerin göç ettiğini belirtti.

Arat, "kentsel dönüşüm" adı altında talan edilmek istenen Tarlabaşı'nı, "Kürtlerin, Romanların dışında eşcinsellerin, Afrikalıların, travestilerin, hasılı devlet şiddeti iel karşı karşıya kalan" herkesin yaşamını sürdürme fırsatını bulduğu bir yer olarak tanımladı.

'AKP'NİN KANUNU SERMAYEYE YARIYOR'

Çalış Grubu'nun 278 binayı alarak, Sakız Acağı civarında yıkımlara başladığını aktaran Arat, bütün bunların, AKP'nin çıkardığı "5366 Sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun" kapsamından yapıldığını kaydetti. "Korunan ve yenilenen" binaların eski sahiplerine yeniden teslim edilmediğini kaydeden Arat, "Bu kanun, bu binalarda yaşayan insanların çıkarılmasına, sermayeye peşkeş çekilmesine yarıyor" dedi.

"Koruma ve yenileme" işlemi sırasında bütün dokunun sermayenin çıkarları doğrultusunda tahrip edildiğine dikkat çeken Arat, yıkılan binaların yerine lüks otellerin yapıldığını, sinemaların kapatılarak yerine alışveriş merkezlerinin yapıldığını kaydetti. Arat, AVM ve oteller arasında geçişi kolaylaştırmak içinse yer altına yolların yapıldığını söyledi. Arat, Taksim'in "yayalaştırmak" adı altında yayalara kapatılmak istendiğini vurguladı.

'HANGİ UZMANLARA?'

AKP'li Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'ın, "Bu tartışmayı siyasetçilerin veya sokaktaki vatandaşların yapması süreci kilitliyor, konuyu uzmanlara bırakın" şeklindeki sözlerini hatırlatan Arat, şunları söyledi; "Fener-Balat-Ayvansaray'da, Sulukule'de, Dikmen'de, Senoz'da, Tortum'da, Gerze'de, Solaklı'da yaşam alanları yok edildi. Bu konuları hangi uzmanlara bırakmalı?"

Yıkım planının, soylulaştırma, kentin yoksullara, emekçilere kapatılması anlamına geldiğini kaydeden Arat, buna karşı mücadele edeceklerin söyledi, "Yaşam alanlarımızı sermayeye bırakmayacağız. Rant değil, hayat kazanacak" dedi.

Kaynak: ETHA