AKP'nin 'Kürtçe’nin önündeki engellerin kaldırıldığı' iddiası, bir kez daha yalanlandı. Çocuğunun ismini “Dersim” olarak değiştirmek isteyen Ercan ailesinin açtığı dava, reddedildi.
Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği ret kararının gerekçesi de dikkat çekici. Dersim'i bir 'aşirete veya kabiliye ilişik isimlerden' sayan mahkemeye göre, Dersim adı 'kamu düzenine aykırı!'
ANF’ye konuşan baba Hıdır Ercan, "Dersim isminin kamu düzenine nasıl aykırı olduğunu anlayabilmiş değilim” dedi. Ailenin avukatı Mehmet Sami Kızılkaya ise, mahkemenin keyfi ve siyasi düşüncesi doğrultusunda taraflı bir karar aldığını vurguladı. Kızılkaya, kararı temyiz edeceklerini açıkladı.
'HANİ İSİMLER GERİ ALINABİLECEKTİ?'
Hıdır Ercan 1997’de doğan çocuğunu nüfusa 'Dersim' olarak kaydettirmek istemişti. Ancak kabul edilmemesi üzerine 'Dilan' olarak kaydedilen kızının adını değiştirmek üzere bu kez de Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtı.
Kızına zaten doğduğu günden beri evde ve tüm çevresinde “Dersim” dendiğini, onun da bu adı benimsediğini ifade eden baba Ercan, "Nüfus Vatandaşlık Genel Müdürlüğünün genelgesiyle istenilen isimlerin alınmasına engel çıkartılmayacağı yönünde bir karar olduğunu sanınca, kızımın nüfus cüzdanında kayıtlı olan adını yasal olarak değiştirmeye karar verdik” diye konuştu.
Dava açtıktan 1 ay sonra Zeytinburnu’ndaki evine gelen bir yazıyla kendisinin ve kızının karakola çağrıldığını anlatan Ercan, karakolda polisin kendisine ve kızına ‘Dersim’ isminden vazgeçmesini istediğini belirtti.
'KIZIMIN ADINI ÇOK BEĞENMİŞLER, DEĞİŞTİRMİYORLAR!'
25.05.2011’de yapılan ilk duruşmada isim değişikliğine niye gerek duyulduğunun sorulduğunu anlatan Ercan, şöyle konuştu: “Ben de kızıma zaten Dersim diye hitap ettiğimizi, isminin bu olduğunu açıkladım. Bunun üzerine hakim de karakoldaki polis gibi Dilan isminin güzel olduğunu, değiştirmememi söyledi. Emniyetten cevap gelmediği için mahkeme ertelendi. 27.07.2011 tarihindeki ikinci duruşmada ise mahkeme heyeti davamızın reddi yönünde karar verdi."
Duruşmada davalı konumundaki Nüfus İdaresi temsilcisinin kızının adının “Dersim” olarak değiştirilmesinde kendileri açısından bir sakınca bulunmadığını bildirdiğine dikkat çeken Ercan, “Ayrıca emniyetten gelen yazıda da kızımın ailesi ve çevresi içinde ‘Dersim’ olarak çağrıldığının tespit edildiği bildirilmişti. Bütün bunlara rağmen Hakim Tülay Yılmaz başkanlığındaki mahkeme heyeti davayı reddetti."
MAHKEMENİN GEREKÇESİ!
Mahkeme, inkarcı tutumuna ise şu gerekçeleri buldu: "Talep edilen Dersim isminin Türk Dil Kurumu nezdinde karşılığı bulunmamasına karşın, ülkemizdeki bir kısım vatandaşlar tarafından T.C. idari-siyasi haritasında Tunceli yöresinde bulunan bir bölgenin Dersim olarak ifade edildiğinin bilindiği; yabancı ırk ve millet isimlerinin yanı sıra, bir aşirete veya kabileye ilişik anlatan isimlerin kullanılamayacağı ölçütünün kamu düzenine ilişkin ve mahkemece kendiliğinden gözetilmesi zorunlu hususlardan olduğu; emredici hukuk kurallarına aykırı olarak oluşturulan fiili duruma dayanılmasının haklı neden kapsamında ileri sürülemeyeceği ve değerlendirilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi bakımından takdir ve hukuki kanı oluşmuştur."
AVUKAT KIZILKAYA: KARAR SİYASİ, İTİRAZ EDECEĞİZ
Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz ailenin avukatı Mehmet Sami Kızılkaya ise davayı temyiz etmek üzere Yargıtay’a başvurduklarını duyurdu. Mahkemenin kararının hiçbir hukuki dayanak taşımadığına dikkat çeken Kızılkaya, şunları söyledi: "Uyum yasaları çerçevesinde isimlerde sadece X, W, Q harflerinin kullanılması yasaktır. Alınan karar mahkemenin keyfi ve siyasi düşüncesi doğrultusunda alınmıştır. Zaten hakimin duruşma sırasında müvekkilime sözlü olarak, ‘Sen zaten bütün çocuklarına siyasi isimler koymuşsun’ demesi bile, bu sözler gerekçede yer almasa da, mahkemenin taraflı tutumunu gözler önüne sermektedir. Müvekkilimin sözü edilen çocuklarının isimleri Mazlum Doğan, Öcalan, Mahsum Korkmaz, Şoreşger Beritan’dır ve bu isimler kabul görmüş, nüfus kayıtlarına işlenmiştir."
Kaynak: ANF
Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin verdiği ret kararının gerekçesi de dikkat çekici. Dersim'i bir 'aşirete veya kabiliye ilişik isimlerden' sayan mahkemeye göre, Dersim adı 'kamu düzenine aykırı!'
ANF’ye konuşan baba Hıdır Ercan, "Dersim isminin kamu düzenine nasıl aykırı olduğunu anlayabilmiş değilim” dedi. Ailenin avukatı Mehmet Sami Kızılkaya ise, mahkemenin keyfi ve siyasi düşüncesi doğrultusunda taraflı bir karar aldığını vurguladı. Kızılkaya, kararı temyiz edeceklerini açıkladı.
'HANİ İSİMLER GERİ ALINABİLECEKTİ?'
Hıdır Ercan 1997’de doğan çocuğunu nüfusa 'Dersim' olarak kaydettirmek istemişti. Ancak kabul edilmemesi üzerine 'Dilan' olarak kaydedilen kızının adını değiştirmek üzere bu kez de Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtı.
Kızına zaten doğduğu günden beri evde ve tüm çevresinde “Dersim” dendiğini, onun da bu adı benimsediğini ifade eden baba Ercan, "Nüfus Vatandaşlık Genel Müdürlüğünün genelgesiyle istenilen isimlerin alınmasına engel çıkartılmayacağı yönünde bir karar olduğunu sanınca, kızımın nüfus cüzdanında kayıtlı olan adını yasal olarak değiştirmeye karar verdik” diye konuştu.
Dava açtıktan 1 ay sonra Zeytinburnu’ndaki evine gelen bir yazıyla kendisinin ve kızının karakola çağrıldığını anlatan Ercan, karakolda polisin kendisine ve kızına ‘Dersim’ isminden vazgeçmesini istediğini belirtti.
'KIZIMIN ADINI ÇOK BEĞENMİŞLER, DEĞİŞTİRMİYORLAR!'
25.05.2011’de yapılan ilk duruşmada isim değişikliğine niye gerek duyulduğunun sorulduğunu anlatan Ercan, şöyle konuştu: “Ben de kızıma zaten Dersim diye hitap ettiğimizi, isminin bu olduğunu açıkladım. Bunun üzerine hakim de karakoldaki polis gibi Dilan isminin güzel olduğunu, değiştirmememi söyledi. Emniyetten cevap gelmediği için mahkeme ertelendi. 27.07.2011 tarihindeki ikinci duruşmada ise mahkeme heyeti davamızın reddi yönünde karar verdi."
Duruşmada davalı konumundaki Nüfus İdaresi temsilcisinin kızının adının “Dersim” olarak değiştirilmesinde kendileri açısından bir sakınca bulunmadığını bildirdiğine dikkat çeken Ercan, “Ayrıca emniyetten gelen yazıda da kızımın ailesi ve çevresi içinde ‘Dersim’ olarak çağrıldığının tespit edildiği bildirilmişti. Bütün bunlara rağmen Hakim Tülay Yılmaz başkanlığındaki mahkeme heyeti davayı reddetti."
MAHKEMENİN GEREKÇESİ!
Mahkeme, inkarcı tutumuna ise şu gerekçeleri buldu: "Talep edilen Dersim isminin Türk Dil Kurumu nezdinde karşılığı bulunmamasına karşın, ülkemizdeki bir kısım vatandaşlar tarafından T.C. idari-siyasi haritasında Tunceli yöresinde bulunan bir bölgenin Dersim olarak ifade edildiğinin bilindiği; yabancı ırk ve millet isimlerinin yanı sıra, bir aşirete veya kabileye ilişik anlatan isimlerin kullanılamayacağı ölçütünün kamu düzenine ilişkin ve mahkemece kendiliğinden gözetilmesi zorunlu hususlardan olduğu; emredici hukuk kurallarına aykırı olarak oluşturulan fiili duruma dayanılmasının haklı neden kapsamında ileri sürülemeyeceği ve değerlendirilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi bakımından takdir ve hukuki kanı oluşmuştur."
AVUKAT KIZILKAYA: KARAR SİYASİ, İTİRAZ EDECEĞİZ
Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz ailenin avukatı Mehmet Sami Kızılkaya ise davayı temyiz etmek üzere Yargıtay’a başvurduklarını duyurdu. Mahkemenin kararının hiçbir hukuki dayanak taşımadığına dikkat çeken Kızılkaya, şunları söyledi: "Uyum yasaları çerçevesinde isimlerde sadece X, W, Q harflerinin kullanılması yasaktır. Alınan karar mahkemenin keyfi ve siyasi düşüncesi doğrultusunda alınmıştır. Zaten hakimin duruşma sırasında müvekkilime sözlü olarak, ‘Sen zaten bütün çocuklarına siyasi isimler koymuşsun’ demesi bile, bu sözler gerekçede yer almasa da, mahkemenin taraflı tutumunu gözler önüne sermektedir. Müvekkilimin sözü edilen çocuklarının isimleri Mazlum Doğan, Öcalan, Mahsum Korkmaz, Şoreşger Beritan’dır ve bu isimler kabul görmüş, nüfus kayıtlarına işlenmiştir."
Kaynak: ANF