Dargeçit'te bugün başlatılan ikinci kazı çalışmasında bulunan kafatası ve kemikler 13 yaşında kaybedilen Seyhan Doğan'a ait olabilir.
Dargeçit'te 17 yıl önce kaybedilen 6 kişi için bugün başlatılan ikinci kazı çalışmasında kafatası ve kemikler ile elbise parçaları bulundu. Kemik ve elbiseler 13 yaşındaki Seyhan Doğan'a ait olabilir.
Mardin'in Dargeçit İlçesi'ne bağlı Bağözü Köyü'nde Dargeçit Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerlerce 1995 yılında gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan 6 kişi için sabah saatlerinde kazı çalışması başlatıldı. Kazı çalışmasından sonra insana ait bir kafatası ve kemikler bulundu.
ELBİSELER DE BULUNDU
Kazı çalışması sırasında bekleyen Seyhan Doğan'ın ağabeyi Abdulkerim Doğan, kafatası ve kemiklerin yanında bulunan elbiselerin kardeşine ait olduğunu tespit etti. Kafatası ve kemikler, adli tıp uzmanları eşliğinde kuyudan çıkarılarak bir poşetin içine konuldu. Kazı çalışmasının geç saatlere kadar süreceği belirtilirken, kuyu içinde ve kuyudan çıkarılan ıslak toprak üzerinde detektörle arama yapıldı.
Doğan, kardeşinin jandarma ve korucularca evden alındığını ve bir daha kendisinden haber alamadıklarını söyledi. 7 kişinin aynı saatte evden çıkarılarak kaybettirildiğini ifade eden Doğan, bugün bu kazı alanında kemiklerine ulaştıklarını belirtti. Doğan, kardeşine ait elbiseleri tespit ettiğini dile getirerek, davalarının takipçisi olacaklarını söyledi.
NE OLMUŞTU?
Mardin'in Dargeçit ilçesinde 1995 yılının 29 Ekim gecesi İlçe Jandarma Komutanlığı'na bağlı askerler çok sayıda eve baskın düzenleyerek, 4'ü çocuk 8 kişiyi gözaltına aldı.
O gece gözaltına alınanların isimleri şöyle: Hazni Doğan (9), Seyhan Doğan (13), Abdurrahman Coşkun (18), Abdullah Olcay (21), Mehmet Emin Aslan (18), Nedim Akyol (13), Davut Altunkaynak (12) ve Süleyman Seyhan (58).
SADECE HAZNİ, SAĞ KALDI
Dargeçit Tabur Komutanlığı'na götürülenlerden sadece 9 yaşındaki Hazni Doğan sağ çıkabildi. Doğan, ağabeyi Seyhan Doğan'ın gördüğü işkencelere bizzat tanıklık etti. İşkence yapılan Abdurrahman Coşkun'un sesini duyan Hazni Doğan, Abdurrahman Olcay'ı da taburda gördü. Daha sonra kemikleri bulunan Süleyman Seyhan'a da yapılanlara tanık oldu.
Hazni Doğan, serbest bırakılmadan önce, silahlarını kendisine doğrultmuş bir manga askerin karşısına çıkartıldı. 'Ya konuşacaksın ya da seni öldüreceğiz' diyerek, ayaklarının dibine ve havaya ateş açtılar, sonra da bıraktılar.
Kaynak: ETHA