23 Şubat 2012 Perşembe

GDO'lu ürün ithalatı kolaylaştırıldı

Tarım Bakanlığı, Danıştay’ın yürütmesini durdurduğu GDO ve Ürünlerine Dair Yönetmeliğin 6’ıncı maddesine yaptığı ekle, GDO ithalatını yine kolaylaştırma yoluna gitti. GDO'ya Hayır Platformu, insan ve hayvan sağlığının risk altına alındığını açıkladı.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, GDO ve Ürünlerine Dair Yönetmeliği'nin 6. maddesinin yürürlüğünü durdurmuştu. Gerekçeli kararında ise, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde insan sağlığı, çevre, gıda güvenliği, biyoçeşitlilik gibi konular söz konusu olduğunda, devletlerin ön tedbirci çerçevesinde yaklaşmasının öngörüldüğünü belirtilerek, antibiyotiklere direnç geni içeren GDO ve ürünleri hakkında geleceğe dönük endişeler olduğunu vurgulamıştı.

GDO'lu ürün ithalatına soluksuz devam etmek isteyen Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ise Danıştay’ın bu kararını, yönetmeliğe yaptığı bir cümlelik eklemeyle boşa çıkardı. Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayınlanan değişiklikte, Bakanlık ispat yükümlülüğünü de üstlendi. Buna göre, Bakanlığa bağlı organlardan olan Biyogüvenlik Kurulu, "GDO ve ürünlerinin, insan ve hayvanların tedavisinde kullanılan antibiyotiklere direnç genleri içermesi halinde, bu ürünlerdeki direnç genlerine yönelik bilimsel araştırma sonuçlarının insan, hayvan ve bitki sağlığı ile çevre ve biyolojik çeşitliliğe zararlı olmadığını" kendisine bağlı alt kurullardan isteyecek.

Bu değişiklikle ispat yükümlülüğünü şirketler yerine, teknik komiteye havale eden Bakanlık, GDO'lu ürün ithalatının sekteye uğramaması için Danıştay'ın endişelerine katılmadığını bir ez daha ortaya koymuş oldu. Yeni düzenlemeye göre, GDO'lardan kaynaklanan hukuki sorumluluk, GDO'lu ürün üreten ve ithal eden şirketler yerine Biyogüvenlik Kurulu'nun Risk Değerlendirme Komitesi'ne bırakıldı.

‘PİYASAYA SÜRÜLEBİLİR’

Resmi Gazete’de Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikte, mevcut 6’ıncı maddenin birinci fıkrasına şu bent eklendi:

“GDO ve ürünlerinin, insan ve hayvanların tedavisinde kullanılan antibiyotiklere direnç genleri içermesi halinde, bu ürünlerdeki direnç genlerine yönelik bilimsel araştırma sonuçlarının insan, hayvan ve bitki sağlığı ile çevre ve biyolojik çeşitliliğe zararlı olmadığı Risk Değerlendirme Komitesi raporu ve Kurul kararı ile tespit edilmedikçe bu ürünlerin ithal edilmesi ve piyasaya sürülmesi,”

'İNSAN VE HAYVAN SAĞLIĞI RİSK ALTINDA'

GDO'ya Hayır Platformu da yazılı bir açıklama yaparak, söz konusu değişikliğe tepki gösterdi. Platform, “Doktorlar 'antibiyotik direnç geni taşıyan GDO ve ürünleri ülkemize girerse hastalarımızın antibiyotiğe dirençleri artar ve artık onları tedavi edemeyiz' dediler, yargı bu talebi haklı buldu. Diğer yandan halkın sağlıklı beslenmesini sağlamakla görevli Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ne yapıyor, neyin peşinde?” diye sordu.

Açıklamada, “Antibiyotiğe karşı direnç geni, bitki hücresine yapay bir şekilde dışarıdan sokulan gen ya da genlerin işlev görüp görmediklerinin tespitini yapabilmek amacıyla aktarılmaktadır. Aktarım tamamlandıktan sonra hücrelerin bulunduğu ortama yüksek dozda antibiyotik ilave edilir. Aktarılan genler işlev görmeye başladıysa hücreler antibiyotikten zarar görmez. Genler işlemiyorsa hücreler ölür. Canlı kalan hücreler uygun tekniklerle çoğaltılarak GDO‘lu tohumlar oluşturulur. Ancak, antibiyotiklere karşı direnç genleri içeren GDO‘lu ürünlerin (gıda ve yem) tüketilmesi gerek insan sağlığında gerekse veteriner hekimlikte kullanılan antibiyotiklere karşı direnç oluşmasına neden olabilmektedir. Bu da rahatsızlanan insan ve hayvanın tedavi edilmesinin zorlaşması, hatta imkansızlaşması anlamına gelmektedir” denilerek, risklere karşı dikkat çekildi.

Platform açıklamasında, “Yargı, insan ve hayvan tedavisinde kullanılan antibiyotik direnç genleri içeren GDO ve ürünlerini yasaklarken, yönetmelik değişikliğindeki haliyle bu yasağın 'Risk Değerlendirme Komitesi ve Biyogüvenlik Kurulu Kararına' bırakılması, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı‘nın yargı kararının etrafından dolanarak bu kararı etkisizleştirme çabasıdır” denildi.

Kaynak: ETHA