24 Şubat 2012 Cuma

Yaşam alanları için 3 kazanım daha

Fındıklı Çağlayan Vadisi ile Şavşat'taki HES projelerine Danıştay'dan "iptal" kararları geldi.

Doğu Karadeniz Bölgesindeki vadilerde yapılması planlanan 700'e yakın hidroelektrik santral (HES) projesine karşı köylülerin ve yaşam alanı savunucularının yürüttüğü hukuksal mücadelede Danıştay'dan 3 önemli onama kararı daha çıktı.

Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) Dönem Sözcüsü Ömer Şan'ın açıklamaya göre, Danıştay 14. Dairesi, Rize'nin Fındıklı ilçesine bağlı Çağlayan Vadisi üzerinde yapımı planlanan Paşalar HES projesi ile Artvin'in Şavşat ilçesine bağlı Meydancık beldesinde yapılması planlanan Cüneyt 1-2-3-4 HES projelerine ilişkin Bakanlığın itirazını redderek, Rize İdare Mahkemesi tarafından verilen "iptal" kararlarını onadı. Daire, daha önce de Rize'nin İkizdere Vadisi'nde yapımı planlanan Selin-2 HES projesi ile Dereköy Regülatörü ve Demirkapı HES projesi için de Bakanlığın itirazını reddederek, "iptal" kararlarını onamıştı.

DEKAP Sözcüsü Ömer Şan, Fındıklı'nın Arılı Vadisi üzerindeki Meyvalı Köyü'nde DSİ tarafından kurulmak istenen Meyvalı Taşocağı için Rize Valiliği'nin verdiği "ÇED Gerekli Değildir" kararının Rize İdare Mahkemesi tarafından hukuka aykırı bulunarak iptal edildiğini de bildirdi.

'MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK'
Danıştay ile Rize İdare Mahkemesi'nin kararları üzerine, Fındıklı'da basın toplantısı düzenleyen Fındıklı Dereleri Koruma Platformu Sözcüsü Hüseyin Acar, 5 yıldır yaşam alanlarını koruma ve sahip çıkma mücadelesi yürüttüklerini söyledi.

Fındıklı'nın Arılı ve Çağlayan vadileri üzerinde yapımı planlanan toplam 24 projeden hiçbirinde bir kazma dahi vurdurmadıklarını kaydeden Acar, "Yapılan projelerin yasal olmadığını, doğanın ve dolaysıyla eko sistemin tamamen korunması gerektiği Danıştay'ın vermiş olduğu bu kararla bir kez daha ortaya konulmuştur. Bazıları için rant ve dolar olarak görülen bu vadiler bizler için para ile ölçülemez. Bizim için bu vadilerin yaşam alanlarımız olduğunu herkesin bir kez daha bilmesi gerekmektedir" dedi.

HES'lerin yanı sırad doğal yaşam alanlarını tahrip eden taşocaklarına karşı da mücadele verdiklerini anlatan Acar, Rize İdare Mahkemesi'nin "Taşocağının Köy merkezinde olması, tarımsal faaliyetlerin zarar göreceği, florası ve faunasıyla bir bütün olarak yaban hayatın tehdit edileceği, yağışların çok olmasının heyelan ve erozyona sebebiyet vereceği, grup yolunun aynı güzergâhta olması dolaysıyla araçların ve insan sağlığının tehlikeye girebileceği, yine bölgenin ormanlık alan olması" gibi gerekçelerle "ÇED Gerekli Değildir" kararını iptal ettiğini söyledi.

Acar, "Bağımsız Mahkemelerimizin vermiş olduğu bu kararlar bizleri ve vadilerimizde yaşayan bütün halkımızı mutlu etti. Mücadelemize bundan sonra da sonuna kadar devam edeceğiz" dedi.

Kaynak: ETHA