3 Mart 2012 Cumartesi

Tutuklu Öğrenciler için Cezaevi Önünde Ders

Bakırköy Cezaevi önünde sandalyeler ve beyaz tahta kuruldu. Akademisyenler Nükhet Sirman ve Ayten Alkan, tutuklu öğrenciler ve Büşra Ersanlı için temsili ders verdi. Öğrenciler arasında milletvekilleri de vardı.



Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma İnisiyatifi, Türkiye'de yaklaşık 600 tutuklu lise ve üniversite öğrencisine dikkat çekmek için Bakırköy Cezaevi önünde temsili ders eylemi gerçekleştirdi.

Dersin mekanı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü yaklaştığı için tutuklu Prof.Dr. Büşra Ersanlı ve 21 kadın tutuklu öğrencinin olduğu Bakırköy Kadın Cezaevi'ydi.

Sandalyeler kuruldu, beyaz tahta kondu; tutuklu 21 öğrenci ve Ersanlı için yoklama alındı. Aralarında bağımsız milletvekili Levent Tüzel, CHP milletvekilleri Melda Onur, Sezgin Tanrıkulu, Veli Ağbaba'nın da olduğu öğrenciler yerlerini aldı.

Ders: Toplumsal Cinsiyet

Dersin konusu da 8 Mart ve kadın tutuklular nedeniyle Toplumsal Cinsiyet'ti.

Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nükhet Sirman, ALES sınavında dahi "Kadın için dakikası dakikasına tutmayan tek varlık" tanımlaması yapılabildiğini söyleyerek, siyasi iktidarın kadınlığı kurmadaki rolüne dikkat çekti.

Sirman, her sınıftan kadının fiziksel şiddete maruz kaldığını ancak batılı, modern kadının bir de psikolojik ve ekonomik şiddet gördüğünü söyleyerek "Batılı kadınlar, doğulu kadınlara 'Biz kurtulduk, şimdi size ne yapmanız gerekeceğini söyleyeceğiz' demekten vazgeçsin" dedi.

İstanbul Üniversitesi'nden Doç. Dr. Ayten Alkan, 1915'te ilk kez kadınların üniversiteye girmeye hak kazandıklarını ancak karma eğitim hakkını işgal eylemleri ile kazandıklarını hatırlattı.

Alkan, kadınların akademik yaşama girmesine rağmen feminist bilgi birikiminin 1980'lerin sonunda geliştiğini belirtti ve akademik çalışmalarda en eleştirel ve radikal alanın feminist çalışmalar olduğunu söyledi.

"Tutuklu öğrencilerin ortak özelliği solculukları"

Tutuklu öğrencilerle ilgili Akman, henüz reşit bile olmayan lise öğrencilerinin tutuklu olduklarını hatırlatarak "İki yılı bulan uzun tutukluk süreleri kabul edilemez" dedi.

"Tutuklu öğrencilerin hepsinin ortak özelliği, solcu ve herkesi baskı yoluyla sindirmeye çalışan hükümete muhalif olmaları. Deliller arasında basın açıklamasını katılmak da var yumurta bulundurmak da. Ama hiçbirinin dosyasında silah bulundurdukları yazmıyor."

"Devlet hiçbir zaman öğrencileri sevmedi"

Sirman ise "Bu devlet en başından beri hiçbir zaman öğrencileri sevmedi, ne zaman siyasi ortam gerilse öğrenciler içeri alındı" dedi.

"Öğrenci dediğin, her şeyin karşısında durarak, onu evirip çevirerek eleştirel düşünmeyi öğrenir. Ama öğrencileri saçma sapan nedenlerle Marx okudu diye içeri alıyorlar. Eğitimlerini kesiyorlar, bu bir felaket."

Sınıf arkadaşı dahil okulundan üç öğrencinin tutuklu olduğunu söyleyen Erselan Aktan ise, saha maçı yaptıkları takımın adını Kürtçe koyan öğrencilerin dahi "politik suçlu" ilan edildiğini söylüyor.

Öğrencilere kartpostal

Soğuk havaya rağmen, öğrencilerin çıt çıkarmadan dinlediği derslerin ardından Bakırköy Cezaevi'ndeki tutuklu öğrenciler Aysel Diler, Benay Can, Büşra Beste, Derya Göregen, Esra Sekman, Fatma Dikmen, Hasret Dayan, İdil Aydınoğlu, Leyla Akyıldız, Meltem Yıldırım, Meltem Yağmur Bolkır, Songül Sıcakyüz, Şeyma Özcan, Şilan Dörtyama, Tuğba Kahraman, Hatice Dilek, Rojda Bilen, Selver İspir, Şeyma Güzel, Emine Akman ve Dilan Sonsuz'a kartpostal gönderildi.

Temsili derse akademisyenler Füsun Üstel, Zeynep Kıvılcım, Esra Atuk, İlhami Alkan, Başak Demir, Gülşah Kurt, Mehmet Karlı, Zeynep Savaşsın da katıldı.

Kaynak: Bianet