24 Mart 2012 Cumartesi

İHD: Cezaevlerinde darbeci zihniyet sürüyor

İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi, cezaevlerinde yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekti, tutukluların şikayetlerini basına duyurdu.

İnsan Hakları Derneği Adana, Mersin, Hatay, İskenderun ve Tarsus şubeleri İnönü Parkı'nda basın açıklaması yaparak, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini gündeme getirdi.

İHD bölge temsilcileri ve avukatlarında katıldığı basın açıklamasında konuşan İHD MYK Üyesi Osman Kara, “Cezaevi şartlarının insan onuruna yakışmayacak mahiyette ve 12 Eylül askeri darbesinin cezaevlerine getirmiş olduğu uygulama ve zihniyetin bugün birçok cezaevinde halen devam ettiği görülüyor” dedi.

Cezaevi idarecileri ve gardiyanların tutuklu ve hükümlülere karşı kendilerini komutan olarak göstermeye çalıştıklarına dikkat çeken Kara, “Tutukluları hazır ol da konuşturma, tek sıra duvar dibinde yürütme, sayım, onur zedeleyici arama şekilleri, cezaevine girenlerin çırılçıplak soyulmaları bizlere yansıyan” diye konuştu.

Osmaniye T Tipi Cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin hak ihlallerine uğradığına ilişkin aileleri tarafından İHD'ye başvuru yapıldığının bilgisini veren Kara, yaşananları şu şekilde aktardı:

“1- Osmaniye T Tipi Cezaevi'ne girişte herkesin zorla çırılçıplak soyulduğu,
2- Esas duruş ile konuşturulduğu,
3- Esas duruş şeklinde yürütüldüğü,
4- Duvar dibinden yere baktırılarak yürütüldüğü,
5- Her sabah giyimli esas duruşta ve sayı saydırılarak sayım yaptırıldığı,
6- Verilen şikâyet dilekçelerinin işleme konulmadığı ve hiçbir bilgi verilmediği,
7- Görüşlerin çok kısıtlı yapıldığı,
8- Görüşe gidenlere kılık kıyafet nedeni ile zorluk çıkartıldığı,
9- Yanlarında getirdikleri eşyaların bir kısmı keyfi nedenlerle hükümlülere verilmemesi.”

Tutuklu ve hükümlülerin cezaevine ilk girişte çırılçıplak soyularak aranmak istenmesini insan onurunu aşırı derecede zedeler nitelikte olduğuna dikkat çeken İHD MYK üyesi Osman Kara, yasa, tüzük ve ilgili yönetmeliklerin cezaevi yönetimleri tarafından art niyetli bir şekilde yorumlandığını belirtti.

Kara, cezaevlerinde bulunan kişilerin insanlık onuru ile bağdaşır şekilde yaşama hakkı, haberleşme hakkı, spor yapma hakkı, kütüphane hakkı, şikayet hakkı, dilekçe hakkı, görüş hakkı bulunduğunu hatırlattı. “Bu hakların Osmaniye T Tipi Cezaevi'nce kısıtlandığı 12 Eylül askeri döneminden kalma emir komuta uygulamasının yapıldığı, disiplin adı altında insan onuruna yakışmayacak uygulamalar yapıldığı anlaşılmaktadır. Türkiye'de cezaevi sisteminin insanlık onuruna uygun hale getirilmesi, özellikle askeri darbeden kalma zihniyet ve geleneği sürdüren idarecilerin eğitimden geçirilmesi ya da bu görevlerden alınması, insan haklarına önem verdiğini belirten devlet ve hükümet yetkililerinin boynuna bir borçtur” dedi.

Pozantı Cezaevi'nde son zamanlarda yaşananlara ilişkin İHD'ye başvurular geldiğini söyleyen Kara şunları söyledi: “21.03.2012 tarihinde İHD Adana Şubesi'ne başvuruda bulunan B.T, TMK mağduru olan oğlu T.T’nin 1998 ve 1999 yılında gözaltına alınıp tutuklanarak Kürkçüler F Tipi Hapishanesi'ne ve ardından Pozantı Çocuk Cezaevi'ne götürüldüğünü belirtmiş. Gözaltı sürecinden Kürkçüler F Tipi ve Pozantı Çocuk Cezaevi'ne götürülene kadar sırayla sistematik işkenceye tabi tutulan oğlunun Pozantı Çocuk Cezaevi'nde taciz ve tecavüz olayının tanığı olduğunu ve basına çıkan haberlerden sonra tutuklanarak cezaevine konulduğunu aktarmıştır. Oğlunun Kürkçüler F Tipi Hapishanesi'ne götürüldüğünde ilk kabulde çırılçıplak soyularak soğuk suyla ıslatılıp hortumlarla dövüldüğünü ve Pozantı Çocuk Cezaevi'nde insanlık dışı muamelelerle karşılaşmasından dolayı psikolojisinin bozulduğunu ve intihara kalkıştığını, geceleri evi terk edip Gül Bahçesi Mahallesi'ndeki mezarlığa gidip anneannesinin mezarının yanında yattığını ve intihar girişiminde bulunduğunu, intihar ettiğine dair raporu olmasına rağmen tutuklanarak Kürkçüler F Tipi Hapishanesi'ne götürüldüğünü belirtmişlerdir.”

İHD Adana Şubesi, TİHV ve Adana Tabip Odası'nın hazırladığı raporda konuya dikkat çekmesine rağmen T.T'nin çıkarıldığı mahkemede tahliye edilmediğini hatırlatan Kara, 15 Mart günü Kürkçüler F Tipi Cezaevi'nde T.T'nin kendini asmak istediğini, ardından ruh ve sinir hastalıkları hastanesine kaldırıldığını söyledi.

Kara T.T'nin yaşadıklarına ilişkin şu bilgileri verdi: “T.T’nin yaşadığı uyku bozukluğu, stres, aşırı tedirginlik gibi olayların bir aydan fazla sürmesi nedeniyle posttravmatik stres bozukluğu ve depresyona dönüştüğü teşhisi konulmuştur. Ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde tedavi gördüğü esnada askerlerin diğer hastalara bu terörist bir vatan hainidir, buna gerekeni yapın diye telkinde bulunduğunu anlatan baba, oğlunun korktuğu için tedaviyi kabul etmeyip cezaevine gönderildiğini anlatmaktadır. Cezaevinde adli mahkumlarla aynı koğuşta kalmak zorunda bırakılan T.T'nin siyasi mahpusların yanında kalma istemi reddedilmektedir.”

Pozantı Çocuk Cezaevi'nden Sincan Cezaevi'ne sevk edilen çocukların durumuna da değinen Kara, çocukların otobüslerle değil ring araçlarıyla Ankara'ya götürüldüklerini, burada tek kişilik hücrelere konulduklarını ve yaşadıkları işkence ve kötü muamele karşısında psikolojilerinin bozulduğunu söyledi.

Kara, ailelerin, çocuklarının Adana'ya yakın bir cezaevine getirilmesi taleplerini de gündeme getirdi.

Hasta tutuklular gerçeğine de dikkat çeken Kara, Fatma Yavuz'un 20 Mart günü İHD Adana Şubesi'ne başvuruda bulunduğunu, Kürkçüler F Tipi Hapishanesi'nde tutuklu bulunan kalp hastası olan oğlunun tedavisinin yapılmadığını ve yanlış ilaç verildiğini bildirdiğini söyledi.

Kaynak: ETHA