İçlerinde öğrencilerin de olduğu 10 kişi, kayıp bir polis telsizi ve polis ifadeleri gerekçe gösterilerek 4,5 yıl tutuklu kaldı, beşi bugün tahliye oldu; diğerleri, üç ay sonraki duruşmayı bekleyecek...
İçlerinde üniversite öğrencilerinin de olduğu 10 kişi, kayıp bir polis telsizi ve iki polisin verdiği ifadeyle 4,5 yıldır tutuklu yargılanıyordu. Bugünkü 13. duruşmada beşi tahliye oldu.
Beş sanık, tutuklu bulundukları cezaevine geri gönderildiler. Savcının beraat talebi ise reddedildi.
Sanıklardan Coşkun Günay ileri derecede şeker hastası. Hapishanede komaya giren ve yaşamsal tehlike atlatan Günay için bugün de tahliye kararı çıkmadı.
Savcı beraat istiyor
Üçü firari 29 sanık, Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 5. maddesine göre Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) üyeliği ile yağma ve yaralama suçlarından Beşiktaş Adliyesi 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor.
İlk 11 duruşmada Savcı Selim Berna Altay örgüt üyeliği suçundan beraat istedi. 12. duruşmada gelen yeni Savcı Salim Duran da bu mütalaayı tekrarladı.
Avukat Özlem Gümüştaş, bu mütalaanın ardından, davanın özel yetkili mahkemeden alınması talebinde bulunduklarını ancak bu isteklerinin reddedildiğini ifade etti.
Hakim Nurettin Ak, beş sanık hakkında verilen tutukluluğa devam kararının gerekçesi olarak, "Dosyanın geldiği aşamanın göz önünde bulundurulması" olarak açıkladı açıkladı.
Bugün tahliye olan Özkan Adıgüzel, Sel Yoldaş Akar, Suat Batır, Ali Haydar Saygılı, Ercan Karabulut 11 Ekim 2007'de de tutuklanmışlardı.
"Bir telsizin bedeli kaç yıl?"
8 Ekim 2007'de "1 Mayıs Mahallesi" olarak bilinen Mustafa Kemal Mahallesi'nde iki polisin dövülüp silah ve telsizlerinin alınmasının ardından yapılan ev baskınlarında, 1 Mayıs Mahallesi Güzelleştirme Derneği ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyesi 30 kişi gözaltına alındı, sonraki baskınlarla birlikte toplam 10 kişi tutuklandı.
Darp edildiğini öne süren Semih Korkmaz ve Ali Fuat Halıcıoğlu isimli polislerin ifadesi yargılama süresince birkaç kez değişti.
Polisler, soruşturma aşamasında bazı sanıklar hakkında "Darp eden grubun içerisindeydi" derken, mahkeme ifadelerinde "Olaydan önce caddede gördüm" dediler.
Bugün tahliye olan Adıgüzel için de polislerden biri "Grubun içerisinde yoktu" derken, diğeri "Kalabalığın arasındaydı" diyor.
Gizli tanık, "teknik yetersizlikler nedeniyle" 4,5 yıldır mahkemede dinlenemedi. Avukat Gümüştaş, tanığın bir an önce dinlenmesini istediklerini belirtti.
İki polisin silahı ve telsizleri de o gün kayboluyor. Silahın davadan yargılanmayan başka birinde olduğu tespit ediliyor ve silah polise geri veriliyor. Silahı alan kişi ise dört ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye ediliyor.
Ancak 10 kişi "kayıp telsiz" ve polis ifadeleri nedeniyle 4,5 yıldır tutukluydu, içlerinden beşi üç ay daha hapishanede kalacak.
bianet yazarı Füsun Erdoğan bugünkü yazısında, "Ortada kayıp olan tek şey telsiz. Bir telsizin bedeli kaç yıl?" diye sordu.
Üç ay daha tutuklu kalacaklar
Sanıklar Hüseyin Tunç ile Süleyman Yıldırım Kandıra F Tipi Cezaevi'ne, Erdinç Araç Edirne F Tipi Cezaevi'ne, Gözel Tekbaş ile Coşkun Günay da Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ne gönderildi.
Bir sonraki duruşma, 28 Haziran saat 10:50'de.
Kaynak: Bianet