BDP'nin Pozantı Çocuk Cezaevi'nden Ankara Sincan Cezaevi'ne nakledilen çocuklarla görüşerek hazırladığı raporda, çocukların anlatımında, cezaevi aracından hapishanede yaşananlara kadar birçok hak ihlali yer alıyor. Raporda çocuklar için denetimli serbestlik isteniyor.
BDP Pozantı Çocuk Cezaevi'nden Ankara Sincan Cezaevi'ne nakledilen çocuk mahkumlardan 16'sıyla 17-21 Mart arasında yapılan görüşmelere ilişkin hazırladığı raporu kamuoyuna duyurdu.
BDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu adına komisyon üyeleri ve altı avukattan oluşan heyetin hazırladığı rapor, BDP'nin genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş tarafından açıklandı.
Cezaevi aracından duruşmalara hak ihlali
Çocukların karşılaştığı sorunlara değinen Beştaş bir çocuğun anlatımını hatırlattı. Çocuğun aktardıklarına göre, Sincan'a gelirken 60-70 siyasi suçlu çocuk kliması bozuk cezaevi araçlarında, adli suçlu çocuklar ise daha rahat koşullarda otobüslerle getirildi. Çocuklar Sincan'a getirildikten sonra yaşananları protesto etmek için üç günlük açlık grevi yaptı.
Gardiyanlar çocukları sürekli adli suçluların yanına vermekle tehdit etti.
Beştaş görüşülen çocuğun aktardıklarına dayanarak, Sincan'daki duruşmalarda çocukların ifadelerinin yanlarında avukat olmadan telekonferans sistemiyle alındığını ve eşyalarının verilmediğini de ekledi.
Telekonferans yöntemiyle yapılan yargılamanın hukuka uygun olmadığını anlatan Beştaş, çocukların tutuksuz yargılanması gerektiğini vurguladı.
Basın açıklamasında, bir başka çocuğun da kendileriyle ilgili haberler yayımlanmasının ardından cezaevi yönetiminin iyi davranmaya başladığını söylediği belirtildi. Çocukların anlatımlarının birbirini teyid ettiği de kaydedildi.
Beştaş Türkiye'deki bütün çocukların kaldığı cezaevlerinin sivil toplum örgütlerinin denetimine açılması gerektiğini dile getirdi ve kamu görevlilerinin cezalandırmasının önünde ciddi bir siyasi engel olduğundan, bunun kaldırılması gerektiğinden söz etti.
Basın açıklamasında çocuk yargılamalarının tutuksuz yürütülmesi de talep edildi.
BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da avukat ve milletvekillerinden oluşacak bir başka heyetin de Sincan Cezaevi'ndeki çocuklarla yeniden görüşeceğini söyledi.
Kırık parmağa tedavi yapılmadı
BDP'nin raporu Pozantı'dan Sincan M Tipi Çocuk Cezaevi'ne getirilen 16 çocukla görüşülerek hazırlandı.
Raporda yer alan görüşülen TMK mağduru çocuklardan birinin ifadesi şöyle:
"Sincan'da ben ve birkaç arkadaşın olanların üzerini örtmeyeceğimiz bilindiği için kendilerine (Ş. ve kendisi) cezaevi yönetimi tarafından özel bir yönelim olduğunu, müdürün kendisine bizzat konuşursan burayı Pozantı'dan beter yaparız dediğini, sonrasında da tahmini, gözlerini korkutmak için karşı koğuştan şampuan aldıkları gerekçesiyle 50-60 tane gardiyanın koğuşunu basarak kendisini zorla müşahedeye götürdüğünü, suçunun olmadığı söylediğinde kendisini hırpalamaya başladığını, sağ el baş parmağının kendi tahminine göre kırıldığı, aradan bu kadar zaman geçmesine rağmen (bir hafta) parmağını kullanamadığını, revire çok geç çıkarıldığını, revirdeki doktorun parmağına bile bakmadan merhem verip kendisini gönderdiğini, kendisinin de acısı dinsin diye parmağına pril sürdüğünü söylüyor, parmağına dışarıdan bakıldığında gerçekten şiş olduğu ve dokunulduğunda ağrıdığı, parmağın yamuk durduğu gözlemlendi."
Raporda bir başka çocuk da Sincan'a getirilirken ring aracında yemek verilmediğini, kendileri için ayrılan yemeklerin askerler tarafından teslim edilmediğini, yemeklerini istediklerinde ise askerlerin küfür ve hakaretlerine maruz kaldıklarını aktardı.
Sorumlu cezaevi yönetimi
Raporda yer alan gözlem ve tespitlerden bazıları şöyle:
* Cezaevinde yaşanan hak ihlallerinden ve işlenen suçlardan dolayı doğrudan cezaevi yönetimi sorumludur.
* Pozantı cezaevinde yaşanan olaylar -cinsel istismar, eziyet ve yaralama fiiller- sadece "taş atan çocuklar" olarak bilinen çocukların yaşadığı olaylar olmayıp, adli suçlardan tutuklu çocukların yoğun olarak maruz kaldıkları saldırı ve olaylardır.
* Çocuk yargılamasının tutuksuz yürütülmesi esas alınmalıdır. Bu sebeple bu tür travma merkezine dönüşmüş cezaevleri olmak üzere tüm çocuk cezaevleri boşaltılmalıdır. Denetimli serbestlik önlemleri tutuklama yerine ikame edilmelidir.
* Çocuk cezaevlerinde benzer ihlallerin yaşanmaması için Bakanlığın daha sıkı bir denetim ve gözetim faaliyetinde bulunması gerekmektedir. Ayrıca özellikle çocukların tutuldukları cezaevlerinin baroların ve sivil toplum kuruluşlarının gözlem ve denetimine açılması hayati önemdedir.
BDP'nin Sincan M Tipi Çocuk Cezaevi'ndeki çocuklarla görüşmelerine dayanarak hazırladığı raporu okumak için tıklayınız.
Kaynak: Bianet