7 Mart 2012 Çarşamba

Mahkeme üzerinde 'bilgi notu' ağırlığı

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, yasaları uygulamıyor ve her geçen gün sağlığı bozulan hasta tutuklu Yasemin Karadağ'ı tahliye etmiyor.

İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, hasta tutuklu Yasemin Karadağ'ı Adli Tıp Kurumu raporu gerekmeden de tahliye edebilir. Ancak, mahkeme söz konusu yasa maddesini uygulamıyor. Halkın Hukuk Bürosu avukatları, mahkemenin topu ATK'ya atmasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından dosyaya konulan "Bilgi Notu"nun etkili olduğu görüşünde. Söz konusu bilgi notunda Karadağ için "DHKP-C İstanbul Sorumlusu" iddiası yer alıyor.

TAYAD ve Halk Cephesi'nde çalışmalar yürüten Yasemin Karadağ, 16 Ağustos 2011 tarihinden bu yana tutuklu bulunuyor. Karadağ, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne saldırı hazırlığında olduğu iddiasıyla tutuklanmıştı.

KOMPLOYU DEŞİFRE ETMİŞTİ

Yasemin Karadağ, tutuklanmadan 15 gün önce kendisine kurulan komployu açıklamıştı. 1 Ağustos günü HÖC'lüler ile birlikte açıklama yapan Karadağ, 25 Temmuz 2011 tarihinde Esenler Atışalanı'nda üzerine çullanan 7-8 polis tarafından yerlerde sürüklenerek gözaltına alındığını belirterek, şunları söylemişti: "Emniyet Müdürlüğü'ne yönelik eylem düzenlemeyi düşünüyormuşum. Kendilerinin elle çizdikleri bir kroki bulunmuş. Nerede bulunmuş? Parmak izi var mı? Bu soruların hiçbirinin yanıtı yok. Kameralardan geriye dönük bir tarama yapılmış, oradan geçen arkadaşlar suçlu olarak ilan edilmiş. Her an benzer bir komplo ile karşılaşabilirsiniz. Avukatlarımla 2 gün boyunca görüştürülmedim. Yerimiz yurdumuz belli, polis evimizi bilir. Benim müzikle ilgilendiğimi, sağlık sorunları yaşadığımı bilir. Beyin kanaması geçirdim ve yeni ayağa kalktım. Tek böbrekle yaşıyorum. Gözaltında böbreğimi iflas noktasına getirdiler. Öldürmeye çalışıyorlar, başaramazlarsa sakat bırakmak istiyorlar."

SAĞLIK DURUMU KÖTÜYE GİDİYOR

1994 yılında bir böbreği alınan Karadağ, daha önce 10 yıl cezaevinde tutuldu. Ölüm oruçları ve açlık grevlerine katılan Karadağ'ın sağlığı giderek bozuldu. 2004 yılında tahliye olan Karadağ, son 7 yılda 3 kez gözaltına alındı. İkinci kez tutuklandıktan sonra tek böbreği de yüzde 18'in altında çalışmaya başladı.

ETHA'ya süreç hakkında bilgi veren Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Barkın Timtik, Karadağ hakkında verilen sayısız hastane raporu olduğuna dikkat çekerek, "Bütün bu raporlar sağlık durumunun ciddiyetine dikkat çekiyor" dedi.

Karadağ'da yüksek tansiyon da geliştiğini hatırlatan Avukat Timtik, şunları söyledi: "Yüksek tansiyona bağlı olarak da beyin kanaması geçirdi. Anevrizma denilen hastalığa yakalandı. Çok ciddi bir hastalık. Hem böbrek için hem de yüksek tansiyon için diyet yapması gerekiyor. Ancak iki diyet çakışıyor."

DİYET: SUYA BATIRILMIŞ PATLICAN

Avukat Barkın Timtik, Karadağ'ın sağlıklı bir biçimde beslenemediğine dikkat çekerek, "Cezaevinde getirdikleri diyet yemek şu; suya batırılmış patlıcan, kabak, biber. Tutsak olmanın dışında moral motivasyon durumunu bir yere bırakıyorum, beslenemiyor. Hasta insana, 'İyi beslen' dersin. Yasemin Karadağ cezaevinde bu olanağı bile sahip değil" diye konuştu.

Cezaevinde tedaviye ulaşamadığını belirten Avukat Timtik, "Bir buçuk ay kadar önce tansiyon 20'nin üzerine çıkıyor. 'Acil durum' denildiği halde hastaneye sevkinin yapılması için 3 saat cezaevinin revirinde bekletiliyor" dedi.

MAHKEME KENDİSİ KARAR VEREBİLİR

Avukat Barkın Timtik, son duruşmada İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Karadağ'a ilişkin sağlık raporlarını Adli Tıp Kurumu'na gönderme kararı aldığını hatırlatarak şunları söyledi: "Mahkeme, Adli Tıp Kurumu'na göndermek zorunda değil. Hükümlü için bir bilirkişiye göndermesi gerekiyor. Ancak Yasemin Karadağ henüz tutuklu. Dolayısıyla bilirkişiye ya da Adli Tıp Kurumu'na bu işi havale etmeden mahkeme heyeti karar verebilir. Ancak mahkeme heyeti karar vermiyor ve bu işi ATK'ya havale ediyor."

ASIL KARAR VERİCİ 'BİLGİ NOTU' MU!

İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından dosyaya konulan "Bilgi Notu"na dikkat çeken Avukat Timtik, söz konusu bilgi notunda Karadağ için "DHKP-C İstanbul Sorumlusu" iddiasının yer aldığını belirterek, şöyle konuştu: "Ağır ceza mahkemeleri siyasi mahkemeler. Özellikle siyasi tutuklular açısından dosyaya konulan bilgi notlarını daha çok dikkate alıyorlar. Bu durumda hemen tahliye kararını vermiyorlar. Biz de, mahkemenin tahliye kararı verecekken, vermeyip topu Adli Tıp Kurumu'na atmasında söz konusu 'Bilgi Notu'nun etkili olduğunu düşünüyoruz."

'MEDYANIN SORUMLULUĞU ÇOK'

Son duruşmada verilen tutuklu olarak yargılanması kararına itiraz ettiklerini bildiren Avukat Timtik, "Süreci hızlandırmak için takiplerini elden yapma yetkisi isteyeceğiz. Ancak Adli Tıp Kurumu'nun kapısından bile giremiyoruz. Burada medyanın sorumluluğu çok. Medya, konunun daha yaygın görünmesini sağlayabilir" dedi.

Halkın Hukuk Bürosu avukatı Barkın Timtik, ATK Başkanı'nın Güler Zere için söylediği "Üzerimizde siyasi baskı var. Dengeleri gözetmek zorundayız" açıklamasını hatırlatarak, şunları söyledi: "Bu açıklaması nedeniyle ATK'ya güvenmiyoruz. Bağımsız ve tarafsız bir kurum değil. Dosyaların tamamını bekletiyorlar. Mahkeme heyeti, kendisi karar verebilir. Kimse de 'Sen niye bıraktın?' diye soramaz. Çünkü yetkisi var."

'YASEMİN İÇİN BİR GÜN BİLE ÇOK UZUN SÜRE'

"7 aylık bir süre kısa görünebilir. Ancak Yasemin için bir gün bile çok uzun bir süre" diyen Avukat Timtik, "Tutukluluk halinin devamına ilişkin verilen her karar onun yaşam hakkını ortadan kaldırıyor" diye belirtti.

Kaynak: ETHA