Cumartesi eyleminde, dedesi Abdülkerim Yurtseven kaybolduğunda bir yaşında olan torun Emrah Yurtseven konuştu, "Dedemin mezarını istiyorum" dedi.
Cumartesi anneleri, oturma eylemlerinin 362. haftasında 27 Ekim 1995 tarihinde kaybedilen Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münir Sarıtaş'ın akıbetini sordu. Torun Emrah Yurtseven, "Dedemin mezarını istiyorum" dedi. Cumartesi anneleri, eyleme katılan CHP milletvekillerine, Dargeçit Kayıpları'nın sorumlusu olan Hurşit İmren'in hala Sivas Cepni'de CHP'den belediye başkanı olduğunu hatırlattı, "Görevden alınması talebimizi Kılıçdaroğlu'na iletin" dedi. Bugünkü eyleme, cezaevindeki meslektaşları için Taksim'de eylem yapan gazeteciler de katıldı.
TANIKLARI KONUŞTU
Abdülkerim Yurtseven (73), Mikdat Özeken (18) ve Münir Sarıtaş (13), 27 Ekim 1995 tarihinde, Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul'un komutasındaki Yüksekova Komando Taburu'na bağlı askerler tarafından Ağaçlı Köyü'nden gözaltına alındılar. Üç köylüyü bir daha gören olmadı. Yüksekova Komanda Taburu'nda görevli bir asker ve sorgulara katılan bir itirafçı, Abdülkerim Yurtseven'in dövülerek, Mikdat Özeken ve Münir Sarıtaş ise Yurdakul'un talimatıyla kurşuna dizilerek ölydürüldüğünü anlattı.
Aileler, ilçe idare kuruluna şikayette bulundu. Dönemin Yüksekova Kaymakamı, bugünün Eskişehir Vali Yardımcısı Aydın Tetikoğlu dosyanın hukuksuz bir şekilde men-i muhakeme kararıyla kapatılmasını sağladı.
13 Haziran 1997 tarihinde Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı, Abdülkerim Yurtseven'in Binbaşı Yurdakul tarafından dövülerek öldürüldüğü, olayı gören Mikdat Özeken ve Münür Sarıtaş'In ise tanık bırakmamak için yine Binbaşı Yurdakul'un emriyle Kahraman Bilgiç, Nihat Yiğiter ile bir yüzbaşı tarafından kurşuna dizilerek öldürüldüğü yönündeki bilgilere dayanarak, adı geçenler hakkında soruşturma başlattı.
12 Kasım 1999'da Hakkari Ağır Ceza Mahkemesi, delil yetersizliği iddiası ile davada beraat kararı erdi. Ailelerin kararın temsiyi için yaptığı başvuru Yargıtay tarafından 2 Nisan 2001 tarihinde reddedildi. Davayı Türkiye'de kaybeden aileler, AİHM'de kazandı. 2003 yılında AKP hükümeti suçu kabul ederek, tazminat ödedi ancak sorumlular yargılanmadı.
Bugünkü eyleme Yurtseven'in torunu Emrah Yurtseven katıldı. Dedesi gözaltına alındığında 1 yaşında olduğunu hatırlatan Yurtseven, "Dedemin mezarını istiyorum. Onun mezarını buluncaya kadar buradayım" dedi.
'DOSYA YENİDEN AÇILSIN'
İHD İstanbul Şubesi Kayıplar Komisyonu adına açıklamayı okuyan Yonca Şık, "Abdülkerim Yurtseven, Mikdat Özeken ve Münir Sarıtaş için yeniden soruşturma başlatılmasını istiyor, savcıları yeniden göreve çağırıyoruz. Onların gömüldükleri yerin açıklanmasını ve derhal kazı çalışmalarının başlatılarak ailelerin 17 yıldır süren mezar arayışlarının karşılık bulmasını istiyoruz." dedi.
'DNA TESTLERİ ÇABUK SONUÇLANSIN'
17-22-24 ve 25 Şubat günlerinde Mardin'in Dargeçit ilçesinde yapılan kazı çalışmalarını da hatırlatan Şık, şunları söyledi: "Kazılarda bulunan kemiklere ait DNA testlerinin acilen yapılarak sonuçlarının açıklanmasını istiyoruz. Toplu mezar alanı olarak kullanılan köyde hala çok sayıda şüpheli yer bulunması nedeniyle köyün adli makamlar tarafından koruma altına alınmasını istiyoruz. Diyarbakır'da yapılan kazılarda çıkan kemiklerin, yalnızca kemiklere bakılarak 100 yıllık olduğu yönündeki Adli Tıp Kurumu açıklamasını yetersiz buluyoruz. Toprağın yapısının kemiklerdeki bozulmayı etkilediğini biliyor ve kapsamlı bir incelemenin bağımsız uzmanlarca yapılmasını istiyoruz."
CHP'Lİ VEKİLLERE TEPKİ
Eyleme katılan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da, toplu mezarlar ve kayıplar konusunda zamanaşımının işletilmemesi gerektiğini söyledi, bu konuda TBMM'de yaptıkları çalışmaları anlattı.
Aileler, CHP milletvekillerine, Dargeçit Kayıpları'nın sorumlusu olan Hurşit İmren'in hala Sivas Cepni'de CHP'den belediye başkanı olduğunu hatırlattı, "Görevden alınması talebimizi Kılıçdaroğlu'na iletin" dedi.
GAZETECİLER DE CUMARTESİ ANNELERİNİN YANINDA
Sağanak yağışın altında yapılan eylemde son olarak kayıp Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız konuştu, 1995 yılından bu yana kayıp olan oğluna ne olduğunu bir kez daha sordu.
Eyleme, Nedim ve Ahmet'in Gazeteci Arkadaşları ile ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan da katıldı.
Kaynak: ETHA