İHD Genel Başkanı Türkdoğan, ayrımcılıkla mücadele için önce farkındalık algısı yaratılmasının gerekli olduğunu söylüyor ve "Fiziki saldırı, linç girişimi gibi birçok hak ihlalinin temelinde ayrımcılığın yattığını görmeliyiz" diyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Dünya Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele Günü'nde bianet'e yaptığı açıklamada, Türkiye'de konuyla ilgili yapısal sorun olduğunu, "öncelikle farkındalık yaratılması gerektiğini" söyledi.
"Herkesin kimliği ve kültürü hukuk ve toplum nazarında kabul edilmeli, aksi halde eşitlik söylemi anlamsız."
Türkiye'de yapısal bir sorun olduğunu söyleyen Türkdoğan, bu konudaki farkındalık çalışmalarının yeterli olmadığını ifade etti.
"Anayasa'nın tekçi olması ve devlet sisteminin, ceza yasalarının bu tekçi anlayışa uygun düzenlenmiş olması ayrımcılığa yol açıyor."
Türkdoğan'a göre 2011'den itibaren özellikle Aleviler'in kendilerine yapılan ayrımcılığı kamuoyu nezdinde daha fazla işlemeye başladığını, Alevi Bektaşi Federasyonu'nun da çabalarıyla bu alanda bir görünürlük sağlandı
Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu
İHD'nin ayrımcılık konusunda incelediği konuların başında linç girişimleri geliyor. Türkdoğan, son olarak Kütahya'nın Emet ilçesinde böyle bir olayın yaşandığını hatırlatarak, oradaki Kürt işçilerin saldırıya uğramalarının ardından kenti terk etmek zorunda kalmalarını örnek gösterdi.
"Yaşam hakkına veya kişi güvenliğine yönelik bu tür girişimlerin ardından ayrımcılık yatıyor. Türkiye'de bu ihlallerin önüne geçilmesi için 'Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu'nun oluşturulması gerekiyor. Konu hükümetin üç yıldır gündeminde ancak henüz bir adım atılmış değil, hazırlanan yasa taslağı Meclis'e götürülmedi.
Nefret suçları yasası çıkmalı
"Türkiye'de istihdam alanında ayrımcılıkla ilgili Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenmiş yasalar var. Ancak bu alanda da farkındalık olmadığı için açılan dava sayısı çok düşük."
Türkdoğan, cinsel yönelimleri nedeniyle ayrımcılığa uğrayanların şikayetlerinde de saldırı ya da kişi güvenliği ihlalinin öne çıktığını, ancak sorunun temelinde ayrımcılık yattığını belirtti.
Bu aşamada, nefret suçları yasasının önemine dikkat çeken Türkdoğan, bu konuda acilen adım atılması gerektiğini belirtti.
"Andımız, başlı başına ayrımcılık"
"Örneğin, Hocalı katliamının anılmasında İstanbul'daki mitingte dile getirilen sloganlarla, taşınan pankartlarla açıkça nefret suçu işlendi."
"Newroz'un 18 Mart'ta kutlanması Kürtlere yasaklanırken, Türk Dünyası Belediyeler Birliği ve Eyüp Belediyesi, 19 Mart'ta Eyüp Sultan Meydanı ve Eyüp Stadı'nda "3. Nevruz Şenliği" düzenledi."
Türkdoğan, çözümün sadece yasayla da gelmeyeceğini, eğitim kurumlarında ayrımcılığın önlenmesinin de çok önemli olduğunu altını çizdi.
"Okullarda her sabah okutulan 'Andımız' başlı başına bir ayrımcılık örneği. Bunu her sabah okuyan ne kadar çok çocuk varsa, her gün o kadar çocuk ayrımcılığa maruz kalıyor demektir."
Kaynak: Bianet