8 Mart 2012 Perşembe

Taksim bugün kadınlarındı

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Taksim, kadınların eylem alanı oldu. Akşam saatlerinde yapılan farklı yürüyüşlerde, kadınlar özgürlük ve eşitlik istedi.


8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Taksim'de yapılan geleneksel "Feminist gece yürüyüşü", bu yıl geçen yıllara göre daha kitlesel geçti. Binlerce kadın, AKP'nin "aileyi koruyan" politikalarını protesto etti, özgürlük istedi.

İstanbul Feminist Kolektif'in çağrısıyla Galatasaray'da bir araya gelen binlerce kadın, "Aile değil kadınız. Feminist isyandayız" yazılı pankart ile "Erkek düzenine itaat etmeyeceğiz", "Türkiye kadın katili erkek ülkesi", "Tecavüzcü devlet bedenimden elini çek", "Bedenimiz emeğimiz kimliğimiz bizimdir" yazılı dövizler taşıdı.

Eyleme, feminist kadınların yanı sıra bugün iş bırakan KESK'li kadınlar ile BDP İl Eşbaşkanı Asiye Kolçak ve SKM Sözcüsü Birsen Kaya da katıldı. LGBTT bireyler de yürüyüşte taleplerini içeren dövizlerle yer aldı.

Yürüyüş başlamadan önce bir erkeğin, yanındaki kadını dövdüğünü gören eylemci kadınlar, müdahale etti. Bunun üzerine erkek "Kadın hakkıysa, bu kadar da değil" diyerek eylemci kadınlara bağırdı. Şiddet uygulayan erkek, polisler tarafından uzaklaştırıldı.

BAŞBAKAN'A YANIT

Taksim'e doğru yürüyüşe geçen kadınlar, "Yaşasın örgütlü mücadelemiz", "Jin jiyan azadi", "Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa", "Yaşasın 8 Mart yaşasın kadın dayanışması" sloganlarını attı. Kadınlar, Başbakan Erdoğan'ın "üç çocuk doğurun" önerisine "Bana bak Başbakan tepemin tasını attırma, kendin yat kuluçkaya, bir Türkçük, iki Türkçük, üç Türkçük doğurmaya" sloganıyla yanıt verdi.


Yürüyüş boyunca slogan, zılgıt ve ıslıklar susmazken, ritim grupları da çevredekiler tarafından ilgiyle izlendi. Kadınların coşkulu ve bir saatlik yürüyüşünün ardından Taksim Tramvay Durağı'nda basın açıklaması yapıldı. Alanı dolduran kadınlar, Bandista'nın bugün internette yayınlanan "Olur Olmaz" şarkısına eşlik ederken, sonrasında Kürtçe ve Türkçe açıklama yapıldı. Türkçe açıklamayı okuyan Öznur Subaşı, "Feministler olarak erkek egemen sisteme, şiddete, sömürüye, hetoroseksizme, homofobiye ve transfobiye karşı öfkemizi haykırmak ve dayanışmamızı güçlendirmek için yine sokaktayız" dedi.

AKP'nin aile temelli politikalarına tepki gösteren Subaşı, AKP'nin kadınlara 8 Mart hediyesi diye sunduğu ve bugün TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen yasayı "aileyi koruduğu" için kabul etmediklerine işaret etti. Bu aile biçimi sürdükçe erkek şiddetinin son bulmayacağını söyleyen Subaşı, "ev içindeki cinsiyetçi işbölümüne, erkek şiddetine, tecavüzde rıza, cinayette tahrik arayan yargıya, kadın diyemeyenlere, kadınları bayan, hanım, eş, anne gibi kimliklere hapsedenlere, kadın bedeni üzerinde denetim kuranlara" karşı isyanda olduklarını söyledi.


Subaşı, Kürt sorunu nedeniyle Kürt kadınlarının iki kat mağdur olduğunu da belirterek, Kürt ve muhalif kadınlara yönelik gözaltı, tutuklama ve baskıları kınadı. Kadınlar, açıklamadan sonra halay çekerek eylemi sonlandırdı.

DEMOKRATİK KADIN HAREKETİ'NDEN TABUTLU EYLEM

Taksim'de ayrıca Demokratik Kadın Hareketi de yürüyüş yaptı. Galatasaray'dan Taksim'e yürüyen kadınlara, erkekler de eşlik etti. Erkekler, kadınların arkasında yürürken, en önde kadın cinayetlerine dikkat çekmek için tabut taşındı.

Eylemde, çocuk gelinlere de dikkat çekildi, bir kız çocuğu "9 yaşında kadın oldum hayallerim satıldı" döviziyle yürüdü. Meşalelerle yapılan yürüyüşün ardından Taksim'de bir açıklama yapan Dilşat Candar, "8 Mart'ın kızıllığıyla alanlardayız" dedi.

Candar, ev emekçisi kadınların emeğinin yok sayıldığını, çalışan kadınların haklarının tanınmadığını, düşük ücretle çalıştırıldıklarını söyledi. Candar, Kürt sorununa da değindi, Kürt kadınlarının saldırıların en koyusunu yaşadığını belirtti. Candar, KESK'li kadınlar ve ilerici, devrimci, demokrat, yurtsever kadınlara yönelik baskılara da tepki gösterdi.

Yine Galatasaray'dan Taksim'e yürüyüş yapan Emekçi Kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutladı. Taksim'de kadınlar adına açıklama yapan Güler Akan, "Biz emekçi, yoksul kadınlara sömürüyü, işkenceyi, şiddeti reva gören ve her gün bunları yeniden yeniden üretenin kapitalist sistem olduğunu biliyoruz" dedi. Akan, kadınlara "Gelin özgürlüğümüz için mücadele edelim" diye seslendi.

Kaynak: ETHA