13 Kasım 2011 Pazar

''Devlet Sivas Katliamı Sanıklarına Hoşgörülü''

Adalet Bakanlığı'nın "Vahit Kaynar için gerekenler yapıldı" açıklamasına tepki gösteren avukat Şenal Sarıhan, "Ceza almış olanlar için bile ne yazık ki gerekli girişimlerde bulunulmuyor. Hoşgörü söz konusu" dedi.

Sivas Katliamı mağdurlarının avukatı Şenal Sarıhan, Adalet Bakanlığı'ndan gelen "Vahit Kaynar için gereken yapıldı" açıklamasına tepki gösterdi, "Kendimizi burada parçalasak da, 1993 yılından bu yana uygulama değişmiyor. Ceza almış olanlar için bile ne yazık ki gerekli girişimlerde bulunulmuyor. Hoşgörü söz konusu" dedi.

Adalet Bakanlığı, Sivas Katliamı hükümlüsü Vahit Kaynar'ın Polonya hukuk sistemi için geçerli olan 40 günlük sürenin dolmasıyla serbest bırakılması üzerine gelen tepkilere, "Gerekenler yapıldı" açıklamasıyla yanıt vermişti. Ancak, yıllardır Sivas Davası'nda ailelerin avukatlığını yapan Şenal Sarıhan, gerekenlerin yapıldığına kesinlikle inanmıyor.

Vahit Kaynar'ın Polonya'da yakalandığı öğrendikleri 5 Ekim günü hemen Adalet Bakanlığı'na başvuruda bulunduklarını anımsatan Avukat Sarıhan, "Bakanlığın bugünkü açıklamasından görüyoruz ki, bakanlık bizden önce, 26 Eylül günü durumdan haberdar olmuş" dedi. Avukatlar olarak gerekli girişimlerde bulunduklarını anlatan Sarıhan, şunları söyledi: "Biz elimizden geleni yaptık. Durumun acil olduğunu belirttik. İadesini istedik. Bunları talep etmek dışında başka bir güce sahip değiliz. Bakanlık, 13 Ekim'e kadar yeterli belgelere ulaşamadıklarını söylüyor. Bu belgelere ulaşmak o kadar basit ki. En fazla yarım gününüzü alır. 40 günlük süre olduğunu herkes gibi bakanlık da biliyordu. Ancak buna rağmen, Vahit Kaynar'ın durumu 10 Kasım günü sorulmuş ve sanığın bırakıldığı öğrenilmiş."

"Kendimizi parçalasak da uygulama değişmiyor" diyen Avukat Şenal Sarıhan, "1993 yılından beri böyle. Ceza almış olanlar için bile ne yazık ki, gerekli girişimlerde bulunulmuyor. Hoşgörü söz konusu" diye konuştu.

Avukat Şenal Sarıhan, sürece ilişkin olarak Polonya makamlarının da ilgili özeni göstermediğini söyleyerek, "İki ülke arasında eşit özen olmalıydı. Türkiye'deki insan hakları ihlaline daha özenli yaklaşmalıydılar. 2006 yılında da Almanya iadesini yapmamıştı" dedi.

Kaynak: ETHA