Irkçılık, Halkı Kin ve Düşmanlığa Teşvik Etmek Bir İnsanlık Suçudur!..
Hayvan hakları mücadelesinde 23 yıldır faaliyet gösteren bir derneğin kurucusu olan Eva Aksoy’u “Benim Ülkem Sana Dar Gelir, Sen Erivan’a Git”, "Senin sonun darağacıdır" diyerek Türkiye'den kovan ve Aksoy'u belirgin bir şekilde hedef haline getirip faşizan hakaretlerde, tehditlerde bulunan kişi hakkında açılan kamu davasının 4. duruşması, 23 Kasım 2011, Çarşamba günü saat 09:30’da Çağlayan İstanbul Adliyesi 30. Sulh Ceza Mahkemesi duruşma salonunda görülecek. (6. kat)
Hayvanların Yaşam Haklarını Koruma Derneği (HYHKD) Başkanı Eva Aksoy, Türk olmadığı gerekçesiyle ötekileştirilerek, Türkiye’de birlikte yaşadığı insanların içinde yalnızlaştırılmaya çabalanarak, yaklaşık 8 yıldır düzenli olarak faşizan hakaret ve tehditlere maruz bırakılıyor.
Yeryüzüne Özgürlük Derneği Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu yaptığı açıklamada; "Türk Ceza Kanunu’nda karşılığı ve cezası bulunan 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek' suçunu teşhir etmek, Eva Aksoy’u mücadelesinde yalnız bırakmamak adına, 'ayrımcılığa hayır' diyen ve haklara saygılı tüm bireyleri duruşmaya katılmaya ve dava sürecinde dayanışmaya çağırıyoruz.’’ dedi.
Halklar arasındaki kardeşlik bağını budamaya çalışan, ırk ayrımcılığını kışkırtan ve toplumu ırkçı söylemlerle farklı etnik gruplara karşı harekete geçirmeye teşvik eden sanık (Ergenekon Terör Örgütü iddianamesinde “Kafes Eylem Planı”nda adı “saldırıya uğrayan gayrimüslimler” listesinde saldırgan olarak işaretlenen) hakkında açılan kamu davası, 4. duruşma ile görülmeye devam edecek.
Yeryüzüne Özgürlük Derneği Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu açıklamalarına devam ederek; "İnsanların sırf başka etnik kimliklere mensup oldukları için linç edildiği, öldürüldüğü, nefret dilinin hakim olduğu bir toplumda yaşıyoruz. Toplumun baskın, ezici 'çoğunluğu' farklı bir dili işitmeye bile tahammül edemiyor. Gitgide artan bu ırkçılık propagandası, bizi endişelendiriyor. Bizler, yarın hiç dilemediğimiz kem bir sonun ardından, 'Hepimiz .....'yiz' diye yollara dökülmemek için, bugünden, ayrımcılığa uğrayan herkesin yanında olacağız’’ dedi.
Yeryüzüne Özgürlük Derneği
Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu
İletişim:
yeryuzuneozgurluk@gmail.com
Basında çıkan konuyla ilgili haberler:
Sabah gazetesi
Birgün gazetesi
Kronik Muhalif
Birgün gazetesi - II
Bianet
Vatan gazetesi
GEÇEN CELSEDE NE OLMUŞTU?
Yıllardır uğradığı etnik ayrımcılık ve etnisite yönünden aşağılama, hakaret ve tehditler nedeniyle mahkemeye başvuran Eva Aksoy'un "katılan" olduğu kamu davasına, Sarıyer 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde 3. duruşmayla dün devam edildi. Duruşmaya Eva Aksoy'la vekili Av. Fazıl Ahmet Tamer ve avukatıyla birlikte sanık katıldı. Davayı, Yeryüzüne Özgürlük Derneği, Hayvanların Yaşam Haklarını Koruma Derneği, Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği, İzler Derneği, Sol Arayış ve Sarıyer Halkevleri’nden aktivistler ve bireysel olarak insan hakları savunucuları ile Agos gazetesi ve diğer basın mensupları izledi.
Sanık: O mailleri ben atmadım, polisler atmış olabilir
Mahkemede ilk kez ifade veren sanık, ifade vermekte zorlanınca devreye hâkim girdi ve sanığın avukatına "Müvekkilinize yardımcı olun" dedi. Güçlükle ifade veren sanık, suçlamaları kabul etmeyerek davaya konu olan e-mailleri kendisinin atmadığını, ancak belirtilen e-mail adresinin kendisine ait olduğunu beyan etti ve bir dönem evinde kiracı olarak oturan polislerin, bilgisayarını ödünç istediğini, e-maillerin bilgisayar, bu polis memurlarındayken bilgisayara eklenmiş ya da atılmış olabileceğini öne sürdü. Sanık tarafından Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli oldukları iddia edilen polis memurlarının Muş ve Van'a tayinlerinin çıktığı belirtildi. Hâkim, adı geçen polis memurlarının görev yerlerinin tespitini istedi.
Eva Aksoy'un, Van'dan da bir tehdit telefonu aldığı ve bu konuyla ilgili kamu davasının sürdüğü öğrenildi.
Sanık avukatı: Müvekkilim zarar görüyor
Ergenekon iddianamesindeki "Kafes Eylem Planı" eklerinde adı geçtiği öğrenilen sanığın avukatının da Ergenekon iddianamesinde yer aldığı iddia ediliyor.
Sanık avukatı, müvekkilinin, dava sürecinde yapılan Eva Aksoy'la dayanışma çağrılarından ve basın ve sosyal medyada yer alan haberlerden dolayı zarar gördüğünü belirterek, internet ortamında dava ile ilgili yer alan dokümanları delil olarak mahkemeye sundu.
Yeryüzüne Özgürlük Derneği: Sanığın kişilik haklarına herhangi bir saldırı yok
Davada "katılan" sıfatıyla bulunan Eva Aksoy'la dayanışma çağrısı yapan Yeryüzüne Özgürlük Derneği Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu’ndan Avukat Muhsin Kemal Şimşek, tüm haklara saygılı bir sivil toplum kuruluşu olduklarını belirterek şu açıklamayı yaptı:
"Sanık müdafii, müvekkilinin zarar gördüğü gerekçesiyle derneğimizin yaptığı dayanışma çağrılarını mahkemeye delil olarak sundu. Söz konusu davada 'sanık' olarak yargılanan kişinin e-mail adresinden, yıllar boyunca akla hayale sığmayacak ithamlar, son derece çirkin ve seviyesiz ifadeler içeren sayısız e-mail, yüzlerce kişinin önünde paylaşılmıştır. Ancak, delil olarak sunulan dayanışma çağrılarında sanığın ismi hiçbir şekilde yazılmamıştır. Bir insan, başka bir ırka mensup olduğu için nasıl aşağılanabilir, tehdit edilebilir? Etnik ayrımcılığa uğrayan bir insanla dayanışmak kadar daha doğal ne olabilir ve bu durum kime, nasıl zarar verebilir? Son yıllarda, Türkiye'de belirgin bir ırkçılık pompalaması var ve bu gidişattan son derece endişeliyiz"
Gitgide tırmanan ırkçılık propagandasından rahatsız olduklarını dile getiren Av. Şimşek, bu davanın takipçisi olduklarını ve Eva Aksoy'la ve ayrımcılığa uğrayan tüm bireylerle, canlılarla dayanışmaya devam edeceklerini ifade etti.
Dava, 23 Kasım 2011 tarihine, saat 09.30'a ertelendi.
Dayanışma çağrısına ulaşmak için burayı tıklayın.
