Halkların Demokratik Kongresi (HDK), üzerinden 40 gün geçmesine rağmen soruşturmada bir ilerleme sağlanamayan Roboski Katliamı'na ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ile Roboski köyünde bombalama için istihbarat sağlayanlar, bombalama emri veren askeri ve sivil yetkililer ile emri uygulayan tüm askeri personel hakkında suç duyurusunda bulundu.
100 kişinin imzası yer alan suç duyurusu dilekçesi, Çağlayan Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasının ardından savcılığa verildi. Suç duyurusu dilekçesinde Başbakan ve Özel hakkında "toplu katliam" suçundan soruşturma başlatılması talep edildi, 34 kişinin yaşamını yitirdiği olay için "Kürt köylülerine gözdağı vermeyi amaçlayan bir katliam" denildi. Dilekçe ile birlikte, bölgede incelemelerde bulunan insan hakları kuruluşlarının raporları da delil olarak sunuldu.
Basın açıklamasında bir konuşma yapa HDK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gençay Gürsoy, katliamın sorumlularının, Genelkurmay Başkanı ve Başbakan'a kadar uzanan bir zincir olduğunu söyledi. Gürsoy, olayı Dersim Katliamı'na benzetti.
YÜKSEKDAĞ: MECLİS SORUMLULARI ORTAYA ÇIKARMIYOR
Ardından konuşan ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Uludere'de yaşananların, devletin son dönemde Kürt halkına dönük sindirme, baskı altına alma, katletme politikasının bir parçası olduğunu söyledi. "Uludere'de devlet kendi halkını katletti" diyen Yüksekdağ, aynı zamanda mücadele eden halklara gözdağı verilmeye çalışıldığını söyledi. Yüksekdağ, "Bugün gelinen aşamada AKP Hükümeti'nin suçu bu kadar açıkken Roboski'ye giden Meclis heyeti, hala sorumluları açığa çıkarmamak için özel bir gayret sarf ediyor" dedi. Sorumlunun, AKP Hükümeti'nin, militarist Genelkurmay merkezleri ile bütünleşmiş yapısı olduğunu söyleyen Yüksekdağ, AKP'nin katliamın sorumluluğunu kabul etmesini ve Kürt halkı ile Türkiye halklarından özür dilemesini, aynı zamanda siyasi ve askeri operasyonlara son verilmesini istedi. Yüksekdağ, "Uludere'nin hesabı başka türlü ortadan kalkmaz" dedi.
GÜLER: DEMOKRASİ VAADİNİN ASILSIZ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
Suç duyurusunda imzası bulunan TKP Merkez Komite üyesi Aydemir Güler de AKP'nin demokrasi vaadinin asılsız olduğunun katliamla ortaya çıktığını söyledi. Güler, "Bu katliamın hesabını sorulması için TKP olarak, Türkiye'nin ilerici güçleri, aydınları olarak mücadelemizi sürdüreceğiz, sürecin takipçisi olacağız" diye konuştu.
TAŞ: BARIŞI SAVUNUYORUZ
ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, "34 yurttaşımızı kaybettik. Katliamın sorumlusu siyasi iktidar ve askeri yetkililerdir" dedi. Barış istediklerini dile getiren Taş, "Biz barışı savunuyoruz. Türklerle Kürtlerin eşit özgür bir Türkiye'de bir arada yaşamasını istiyoruz" dedi. Taş, Uludere'yi unutturmayacaklarını ifade etti.
EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, "Uludere'ye gittiğimizde katliamı gördük" dedi. Başbakan Erdoğan'ın, Esad'a "halkına karşı suç işleme" dediğini hatırlatan Gürkan, Erdoğan'a şöyle seslendi: "34 yurttaşın üzerine bomba yağdırırken senin Ortadoğu diktatörlerinden ne farkın var? Sokak ortasında çocuklar gençler yargısız infazla öldürülürken Ortadoğu diktatörlerinden ne farkın var?" Ortadoğu halklarının kendi diktatörlerinden hesap sorduğunu söyleyen Gürkan, "İşte biz de Uludere'de bizzat yüzünü gördüğümüz katliamın hesabını sormak üzere buradayız. Uludere katliamının sorumluları açığa çıkana kadar takipçisi olacağız" dedi.
DİLMEÇ: ULUDERE HALKINA SÖZ VERDİK
Kaldıraç temsilcisi Hakan Dilmeç, Uludere'de yakınlarını kaybeden insanların, olay için "açık bir devlet katliamı" dediğini anlattı. Dilmeç, "Onlara söz verdik. Bizden talepleri bunun peşini bırakmamamız, her yerde duyurmamızı istemişlerdi. Burada onlara verdiğimiz sözü yerine getiriyoruz" dedi. Dilmeç, istihbarat hatası gibi basında yer alan haberlerin de gerçeklerin batıda yaşayan insanlardan gizlenmesi için yapıldığını söyledi, "Oradaki Kürt halkı nasıl bir katliam yapıldığını biliyor. Buradaki insanların bu katliamdan haberdar olmaması için bu tür haberler yapılıyor. Biz buna izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
Açıklama sırasında "Başbakan Erdoğan hesap verecek", "Katil devlet hesap verecek" sloganları atıldı.
Suç duyurusu metninde ayrıca Ercan Kanar, Ergin Cinmen, Erdoğan Aydın, Erol Katırcıoğlu, İlkay Akkaya, İlknur Birol, Jülide Kural, Osman Kavala, Saruhan Oluç, Yasemin Göksu, Yusuf Çetin'in de aralarında çok sayıda siyasetçi, aydın, yazar, sendikacı, akademisyenin imzası bulunuyor.
Kaynak: ETHA
