3 Şubat 2012 Cuma

500 gündür delilsiz tutuklular

Devrimci Karargah adı altında yürütülen operasyon sonucu açılan davanın 4. duruşması, 6 Şubat'ta görülecek. Duruşma öncesi basın açıklaması yapan Sıra Kimde İnisiyatifi, toplumsal muhalefeti destek olmaya çağırdı.

Sıra Kimde İnisiyatifi, "Devrimci Karargah operasyonu" adı altında yürütülen operasyon sonucu açılan davanın 6 Şubat'taki 4. duruşmasına dayanışma çağrısı yaptı. İHD İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenleyen İnisiyatif, 500 gündür devam eden tutukluluğun son bulmasını istedi.

Basın toplantısına Prof. Gençay Gürsoy, yönetmen Yusuf Çetin, yönetmen Çayan Demirel, Atılım Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Çiçek'in de aralarında bulunduğu çok sayıda kurum ve kişi destek verdi. İsviçre Komünist Partisi'nden dayanışma amacıyla gelen delegeler, enternasyonal duygularını ifade etti.

'BİR GECEDE BİNLERCE İNSAN ÖRGÜT ÜYESİ YAPILDI'

Sıra Kimde İnisiyatifi adına açıklama yapan Ahmet Saymadi, 21 Eylül 2010'da Sosyalist Demokrasi Partisi Genel Başkanı Rıdvan Turan, Toplumsal Özgürlük Parti Girişimi sözcüsü Oğuzhan Kayserilioğlu'nun da aralarında bulunduğu 13 kişinin "Devrimci Karargah örgütü mensubu olmak" iddiasıyla gözaltına alındığını ve tutuklandığını hatırlattı. Saymadi, daha önce de BDP, Halkevleri ve ESP'ye yönelik berzer saldırılar yapıldığını söyleyerek, "Bir gecede onlarca insan AKP güdümlü TMY ve ÖYM sayesinde 'terör örgütü üyesi' olup çıktı ve yine TMY ve ÖMY, Hrant Dink davasında ayan beyan ortada olan delilleri karartarak 'örgüt yoktur'dedi" dedi.

Davanın 4. duruşmasının 6 Şubat'ta Beşiktaş Adliyesi'nde yapılacağını hatırlatan Saymadi, "500 gündür tutuklu bulunan arkadaşlarımız ve benzeri komplolar sonucu tutuklanmış binlerce devrimci, demokrat, yurtsever serbest kalıncaya dek komploları boşa düşürmek için var gücümüzle mücedele etmeye devam edeceğiz. Emekten, barıştan, özgürlükten, adaletten yana olan tüm kesimleri de sesimeze ses katmak için Beşiktaş Adliyesi önünde olmaya çağırıyoruz" dedi.

DELİL YOK YORUM VAR

Av. Züheyla Gülüm, "Bu düzenin siyasi davalarının temel karakteristiği, insanları uzun süre içeride tutarak, dışarıdaki faaliyetlerinden uzak tutmaktır. 'Devrimci Karargah' dosyasında da içeride tutulan insanların dosyalarına baktığımızda, ortada hiçbir delil yok, sadece yorum var. Nerede verildiği, ne zaman verildiği, hatta verilip verilmediği bile belli olmayan gizli tanık ifadeleriyle insanlar içeride tutuluyor" dedi.

'ZULÜMDEN İSYAN DOĞAR'

Prof. Gençay Gürsoy da, 50 yıldır adalet mekanizmasıyla karşı karşıya olduğunu ancak hiçbir dönemde böylesi keyfi uygulamanın olmadığını söyledi. Gürsoy, "Adalet mekanizmasının devlet zulmüne dönüştüğü bir süreç yaşıyoruz. Zulümden isyan doğar. Hrant davasında apaçık bir örgütü yok eden bir büyücü mahkemeler var" diye konuştu.

Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sibel Uzun, "Tutuklanan arkadaşlarımız devlet faşizmine karşı örgütlü mücadele yürüten arkadaşlarımız. Kürt sorununda tutum belirleyen arkadaşlarımız. Tutuklanmalarının nedenlerini burada aramak gerek. Mücadeleyi, direnişi büyüterek bu keyfiyete son veribiliriz" dedi.

İçerinin de dışarının da cezaevine dönüştürüldüğü bir süreç yaşandığını söyleyen yönetmen Yusuf Çetin, "Herkesin birlik olarak, yüksek sesle iktidara karşı durması gerekir" ifadelerini kullandı. Yönetmen Çayan Demirel de, "Bu süreç vasıtasıyla solda durmanın, Kürdistanlı olmanın anlamını öğrenmiş oldum" diye konuştu. İsmail Şengül, TMY'nin kaldırılması ve ÖMY'lerin çöpe atılması için daha fazla nedenlerinin olduğunu söyledi.

'TOPLUMSAL MUHALEFETİ DARALTMAYI AMAÇLIYORLAR'

Devrimci Karargah operasyonu iddiasıyla tutuklandıktan sonra ikinci duruşmada serbest bırakılan TÖPG Sözcüsü Oğuzhan Kayserilioğlu, 12 Eylül döneminde bile böyle hukuksuzluk yaşanmadığını belirtti. Kayserilioğlu, "Toplumsal muhalefeti daraltmayı amaçlıyorlar. Bize yönelik operasyon bir şüphe, bir yanlışlık sonucu değil, tamamen bilinçli bir saldırıdır. Halk inisiyatifini geliştiremezsek bu saldırılar devam edecek" diye konuştu.

ENTERNASYONAL DAYANIŞMA

Basın açıklamasına, İsviçre Komünist Partisi'nden Andreas Dietschi de katıldı. Dietschi, İsviçre sol muhalefeti adına dayanışmak için geldiklerini ifade ederek, "Krizle birlikte tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de baskılar arttı. Enternasyonal dayanışma ve birlik bunun için önemli. Geçtiğimiz duruşmaları da izlemiştik. Dayanışma, bizleri daha güçlü kılacaktır" dedi.

Kaynak: ETHA