6 Nisan 2012 Cuma

Roboski Katliamı'ndan 100 gün sonra Genelkurmay'dan rapor...

TSK Roboski Raporu ile Kendini Akladı!..

Genelkurmay Başkanlığı, TBMM insan Hakları Uludere Alt Komisyonu'na, geçtiğimiz aralık ayında gerçekleştirilen ve 34 Kürt gencinin katledildiği Roboski Katliamıyla ilgili 100 gün sonra bir rapor gönderdi.

TBMM İnsan Hakları Uludere Alt Komisyonu Başkanı İhsan Şener, Genelkurmay Başkanlığı’ndan gelen yazıda, “Harekat sınır dışı kurallarına uygun olarak yapılmıştır” ifadesinin bulunduğunu söyledi.

Şener, TBMM iktidar kulisinde basın mensuplarının soruları üzerine, Genelkurmay Başkanlığı’ndan gelen raporu tatmin edici bulmadığını ifade etti.

Şener, Uludere olayına ilişkin Genelkurmay’dan gelen yazıya ilişkin sorular üzerine “Raporda, ‘harekat sınır dışı kurallarına uygun olarak yapılmıştır’ ifadesi yer alıyor. Ayrıca, soruşturmanın gizliliği gerekçe gösterilerek özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nın yürüttüğü soruşturma dolayısıyla bazı belgelerin paylaşılamayacağı söyleniyor. Kişisel görüşüm, Genelkurmay’ın raporu, istenilen nitelikte değil, tatmin edici bir yanıt değil” cevabını verdi.

ÜSTÜN: GİZLİLİK KARARI YETKİMİZİ ORTADAN KALDIRMAZ

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün ise, Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB), Uludere olayıyla ilgili olarak istedikleri belgeleri komisyona göndermediğini belirterek, gerekçe olarak Diyarbakır Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmayla ilgili gizlilik kararını gösterdiklerini kaydetti.

Üstün, savcının gizlilik kararı almasının, komisyonun görevlerini ve yetkilerini ortadan kaldırmayacağını belirtti.

Uludere Alt Komisyonu’nun MSB’den gelen yazıyı değerlendirmek üzere yaptığı toplantının ardından gazetecilere açıklama yapan Üstün, MSB’den gelen yazının, daha çok olayı anlatan, baştan süreci özetleyen bilgi notu olarak gönderildiğini kaydetti. Üstün, şöyle konuştu:

“Birtakım belgeler talep etmiştik, bu belgeleri komisyona göndermediler. Gerekçe olarak da Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmayla ilgili olarak aldığı gizlilik kararını göstermiştir. Bu yazıdan önce bununla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan görüş alındığı anlaşılmaktadır. ‘Soruşturmanın gizliliğini ihlal etmeyecek bilgilerin verilebileceği, ancak gizliliği ihlal edecek belgelerin verilmemesi yönünde” bir görüş verildiği anlaşılmaktadır. Bu çerçevede MSB, olayla ilgili belgeleri Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermiştir.”

Üstün, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmayla ilgili olarak gizlilik kararı aldığını bildiklerini söyledi. Ancak her kurumun kendi soruşturma ve inceleme yetkisi olduğunu belirten Üstün, “Şu anda dahi başsavcılık, İçişleri Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve kendi kanunundan aldığı yetkiyle İnsan Hakları Komisyonu da inceleme yürütmektedir” dedi.

KOMİSYON, BİLGİ ALMA YETKİSİNE SAHİP”

Üstün, bu incelemeler ve soruşturmaların birbirinin yetkisini ortadan kaldıracak şekilde yorumlanamayacağını kaydederek, Komisyon Kanununun 5. maddesinde, “İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, görevleri ile ilgili olarak, bakanlıklarla genel ve katma bütçeli dairelerden, mahalli idarelerden, muhtarlıklardan, üniversitelerden ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluşlardan bilgi istemek ve buralarda inceleme yapmak, ilgililerini çağırıp bilgi almak yetkisine sahiptir” denildiğini söyledi.

Savcının, gizlilik kararı almasının, komisyonun görevlerini ve yetkilerini ortadan kaldırmayacağını belirten Üstün, “Biz bunu böyle yorumluyoruz. Eğer savcılık gerçekten böyle bir telkinde bulunmuşsa, yanlış bir telkin olduğunu söylemiş olalım. Yazdığı yazıyı görmediğim için haksızlık etmeyelim. İlgili kuruluşlar, bu tür yazıları Meclisimizin yetkisini ortadan kaldıracak şekilde yorumluyorlarsa da bu tür yorumların yanlış olduğunu belirtiyorum. Biz yazdığımız yazılarda istediğimiz bilgilerin ve belgelerin tam olarak komisyonumuza gönderilmesini bekliyoruz ve bu çaba içerisinde olacağız” dedi.

“GÖNDERİLEN BİLGİLERİ BİLİYORDUK”

Komisyon Başkanı Üstün, tekrar yazı yazıp yazmayacaklarının sorulması üzerine, buna daha sonra karar vereceklerini kaydetti.

Başka bir soru üzerine yazının 7 sayfa olduğunu belirten Üstün, “Vur emrini kimin verdiğini de sormuştunuz değil mi?” sorusuna, “Bilgi notunda olayın gerçekleşmesi yöntemiyle alakalı bilgiler var, bu detaylar yok” yanıtını verdi.

Üstün, “(Raporda bilmediğimiz bir şey yok) diyebilir miyiz?” sorusuna karşılık, “Gönderilen bilgileri biliyorduk” dedi.

“Raporda, ‘harekat sınır dışı kurallarına uygun olarak yapılmıştır’ ifadesi yer alıyor. Gönderilen raporu savunma gibi mi algılamalıyız?” sorusuna yanıt verirken Üstün, “Hayır, bunun askeri literatürde ne olduğunu tam bilemiyoruz. Kurumlar savunma da yapabilir, çünkü bir olay var. Askeri literatürde nasıl bir harekat olduğunu yorumlayamıyoruz” diye konuştu.

Üstün, “Operasyon emri ile ilgili silsile anlatılmış mı?” sorusuna ise “Hayır” yanıtını verdi.

Kaynak: Anarşi Haber

"Sorularımıza Yanıt Verilmedi"

BDP Milletvekili Kürkçü, Savunma Bakanlığı'nın 34 kişinin öldürüldüğü Roboski katliamı hakkında hazırladığı raporda "elle tutulur hiçbir bilgi ve belge olmadığını" söyledi.


Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde 34 köylünün yaşamını yitirdiği Roboski katliamıyla ilgili Milli Savunma Bakanlığı'nın hazırladığı rapor alt komisyona sunuldu.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, bianet'e yaptığı açıklamada, MSB Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanlığı'ndan gelen Bakan İsmet Yılmaz imzalı rapordan, komisyonun bir ilerleme sağlamadığı konusunda tüm üyelerin hemfikir olduğunu söyledi.

"Sorularımızın hiçbirine cevap verilmedi. Gerekçe olarak da Diyarbakır Özel Yetkili Savcılığın ve Uludere Sulh Ceza Mahkemesi'nce konulan gizlilik kararı gösterildi. Bu nedenle talep edilen belgeleri gönderemeyeceklerini söylediler."

Kürkçü, raporda bunun haricinde sorularıyla alakasız uzun açıklamalarla dolu bir bilgi notu bulunduğunu söyledi.

"Rapora, 2007'den bugüne PKK'nin büyük kayba yol açan eylemleriyle ilgili bilgiler yer alıyor. Önemli sorular ise genel ifadelerle geçiştirilmiş. Kendilerine operasyon öncesi ulaşan bilgilerin 'devletin istihbarat olanaklarıyla ve milli kaynaklardan elde edilmiş olduğunu' yazılıydı."

"Raporda, hayatını kaybeden köylüler hakkında daha önce elde edilen görüntü ve istihbaratla birlikte, onların 'terör örgütü üyesi olduklarının' değerlendirildiği ve gece şartlarında operasyon yapıldığı belirtiliyor."

Kürkçü, rapordan elle tutulur bilgi ve belgenin komisyona ulaşmadığını söyledi.

Komisyonla birlikte Şırnak ve Uludere tümen komutanlığı ve yerel askeri yetkililerle yaptıkları görüşmeler ile valilik açıklamalarının çok daha bilgi verici olduğunu ifade eden Kürkçü, "Savunma Bakanlığı raporu daha muğlak ve sınırlı" diye konuştu.

Meclis İnsan Hakları Uludere Alt Komisyon Başkanı Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Ordu Milletvekili İhsan Şener de "raporu tatmin edici bulmadığını" söyledi.

Şener, yaptığı açıklamada, "Raporda, 'Harekat, sınır dışı kurallarına uygun olarak yapılmıştır' ifadesi yer alıyor" dedi.

İçişleri Bakanlığı raporu bekleniyor

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün de Roboski katliamıyla ilgili komisyon çalışmalarının sürdüğünü söyledi.

Şener, bu ayın sonuna kadar komisyon raporunu tamamlamayı umut ettiklerini söyledi.

Şu anda sadece İçişleri Bakanlığı'ndan rapor beklediklerini dile getiren Şener, gizlilik kararı olduğu için her kurumun yaptığı çalışmayı kendilerine göndermeden önce savcılıktan izin aldığını, bunun da sürecin uzamasına neden olduğunu söyledi.

Kaynak: Bianet

Genelkurmay ve MSB, Uludere hakkındaki gerçekleri gizliyor

Roboski katliamının failleri işledikleri suçu örtbas etmenin peşinde. Genelkurmay'ın hazırladığı raporu değerlendiren TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, olayın genel geçer bir şekilde anlatıldığını ancak harekât emri konusundaki silsilenin ise açıklanmadığını ve istedikleri bazı belgelerin kendilerine gönderilmediğini açıkladı.

Katliamı araştıran TBMM Alt Komisyonu'nun başkanı İhsan Şener "Raporda, 'harekât sınır dışı kurallarına uygun olarak yapılmıştır' ifadesi yer alıyor. Ayrıca, soruşturmanın gizliliği gerekçe gösterilerek özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü soruşturma dolayısıyla bazı belgelerin paylaşılamayacağı söyleniyor. Kişisel görüşüm, Genelkurmay'ın raporu, tatmin edici bir yanıt değil" diye konuştu.

Roboski köylüleri gitme kararı aldı

100 gündür adaletin yerine gelmemesi ve Genelkurmay'ın suçunu gizleyen raporun ardından Roboski'de yakınları katledilen köylüler ise Türkiye'yi terk edip Irak Kürdistan'ına yerleşeceklerini açıkladı.

Yakınları katledilen Veli Encü, "Komisyonun bu olayı aydınlatacağından şüphemiz yok. Olur da failleri açıklanmazsa ve cezalandırmazsa aileler köyü terk edecektir. Kuzey Irak'a göç edeceğiz" dedi.

Erdoğan başta olmak üzere hükümet üyeleri birden fazla kez Uludere katliamı hakkındaki gerçeklerin mutlaka açığa çıkarılacağını söylemişti. Ancak süreç tam tersinin gerçekleştiğini gösteriyor. Uludere katliamı aydınlatılmadığı, sorumlular cezalandırılmadığı sürece yeni insanlık suçlarının da önü açık kalacak.

Kaynak: Marksist.org

Roboski katliamı 'kurallara' uygun!

Genelkurmay Başkanlığı, Roboski katliamıyla ilgili olarak Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu'na gönderdiği 'bilgi notu'nda, katliamın kurallara uygun yapıldığını söyledi.

Genelkurmay Başkanlığı, Uludere’nin Roboski köyünde 34 sivilin katledildiği bombalamayla Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na gönderdiği bilgi notunda, katliamın ‘kuralı’na göre yapıldığını söyledi. Soruşturmayı yürüten savcılığın “gizlilik” kararını gerekçe göstererek rapor yerine 7 sayfalık “bilgi notu” göndermesi dikkat çekti.

Askerlerin bilgi notunu “yetersiz” bulan komisyon, Genelkurmay’a yeniden yazı yazılması konusunu değerlendirme kararı aldı. Genelkurmay’ın bilgi notunda, istihbaratın “milli kaynaklar ve devlet kurumlarından” geldiği ve katliamın “kurallara” göre yapıldığını savundu.

2 Nisan 2012 tarihli 7 sayfalık bilgi notunda şu ifadeler yer aldı:

‘’Olay öncesinde alınan istihbaratın tamamı, milli kaynaklardan ve devletin istihbarat birimlerinden alınmıştır. Bu bilgi ve belgeler Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği için, savcının gizlilik kararı nedeniyle sizlere göndermemiz mümkün değildir.

Olay insani boyutuyla üzücüdür. Ancak askeri açıdan Türk Silahlı Kuvvetleri’ne verilen sınır ötesi yetkiler ve konulan kurallar içerisinde sınır ötesi harekât karar mekanizması dahilinde icra edilmiştir.

Olay günü İHA’lardan gruba ait ilk görüntüler, bölücü terör örgütünün Kutalma ve Keşan bölgesindeki kampları arasından alınmıştır. 28 Aralık 2011 tarihinde Irak’ın kuzeyinde, Haftanin bölgesinde, sivillerden arındırılmış bölgedeki grup Heron görüntüleri doğrultusunda uçaklarımızca vurulmuştur... Bölgede 30 civarında terörist olduğu duyumu alınmıştır.’’

Meclis Alt Komisyonu, konuyla ilgili olarak Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’yla görüşülmesi, kurumlara da mahkemelerin gizlilik kararına sığınmamaları uyarısı yapılmasını görüşüğ benimsedi. Komisyon önümüzdeki hafta yeniden toplanarak Genelkurmay’dan yeniden raporun isteyip istememeyi karara bağlayacak.

Kaynak: ETHA