1 Ekim 2011 Cumartesi

Kayıp yakınları: Başbakan kan üzerinden siyaset yapıyor

İHD ve kayıp yakınlarının “Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın” sloganıyla düzenlenen oturma eyleminde konuşan İHD MYK Üyesi ve Diyarbakır Şube Yöneticisi A. Serdar Çelebi, Başbakan Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde söylediği “ciğerim yanıyor” sözlerini anımsatarak, “Senin ciğerin yanıyor da buradaki insanların yüreği yanmıyor mu? Kalkıp sadece ciğerim yanıyor demekle sorunlar çözülmüyor. Ciğerin yanıyorsa başkasının yüreğindeki ateşi de anlayabilmelisin. Başbakan’ın yaptığı kan üzerinden siyaset yapmaktan başka bir şey değildir” dedi.

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları tarafından “Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın” sloganıyla her hafta düzenlenen oturma eylemi, 138. haftasında Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Kaybedilen ve faili meçhul cinayetlere kurban gidenler ile savaş döneminde yaşamını kaybeden çocukların fotoğraflarının taşındığı eyleme, İHD yönetici ve üyeleri, KESK’e bağlı sendikaların temsilcileri, MEYA-DER, TUHAD-DER ve Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri ile kayıp yakınları katıldı.

Oturma eylemi öncesi bir konuşma yapan İHD MYK Üyesi ve Diyarbakır Şube Yöneticisi A. Serdar Çelebi, her hafta kayıpların bulunması amacıyla oturma eylemi gerçekleştirdiklerini belirterek, “Biz buraya sadece muhalefet etmek için gelmiyoruz. Burada sadece birilerini sıkıştırmak için oturmuyoruz. Bu insanların yüreği yandığı için buradalar. Kayıplarının bulunmasını istiyorlar, faili meçhul cinayete kurban giden yakınlarının faillerinin bulunmasını istiyorlar” dedi.

KAN ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR

Başbakan Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde söylediği ve günlerce medya tarafından işlenen “ciğerim yanıyor” sözlerini anımsatan Çelebi, şöyle konuştu: “Başbakan ‘ciğerim yanıyor’ diyor. Senin yüreğin yanıyor da buradaki insanların yüreği yanmıyor mu? Kalkıp sadece ciğerim yanıyor demekle sorunlar çözülmüyor. Yüreğin yanıyorsa başkasının yüreğindeki ateşi de anlayabilmelisin. Bu insanların yüreğindeki acıyı anlamıyorsan söylediklerin çok da anlamlı değildir. Başbakan’ın yaptığı sadece kan üzerinden siyaset yapmaktan başka bir şey değildir. Bu insanlar devletin bilgisi dahilinde gözaltına alınmak suretiyle kim olduğunu bildiğiniz çevreler tarafından katledildi. Madem yüreğiniz yanıyor bulun bu kayıpları ve faillerini.”

CİĞERİ YANIYORSA ÇÖZÜM İÇİN ÇABA GÖSTERSİN

Kayıp yakınlarının acısının Başbakan’ınkiyle eşdeğer tutulamayacak büyüklükte olduğunu kaydeden Çelebi, “Dikkat edin Başbakan ciğerim yanıyor deyip halkı direnişe davet edebiliyor. Geçmişte bu direniş daveti Hizbullah gibi bir örgütü ortaya çıkarmış, kanlı bir dönemin yaşanmasına neden olmuştu. Yine yakın tarihte Başbakan’ın direnişe daveti batıda bazı kesimleri pompalı tüfeğini alarak sokağa çıkma cesaretini vermişti. İşyerleri taşlanıp göçe zorlanan vatandaşlara rastladık. Gerçekten yüreği yanıyorsa, halkı direnişe davet edeceğine, sorunun çözümü için çaba göstermelidir. Yüreği yanan bu insanların acısına çare bulmalıdır” diye konuştu.

KEMAL MUBARIZ’IN KAYBEDİLİŞ HİKAYESİ

Çelebi, konuşmasının ardından 1 Şubat 1994 tarihinde Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde JİTEM elemanları ve askerler tarafından gözaltına alınarak kaybedilen Kemal Mubarız’ın kaybediliş öyküsünü anlattı. Çelebi, Mubarız’ın kaybediliş öyküsünü ağabeyi Ömer Mubarız’ın ağzından şöyle aktardı: “1 Şubat 1994 tarihinde İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı istihbarat elemanı olduğunu söyleyen 2 kişi evimize geldiler. Beni ve kardeşim Kemal’i alarak Nusaybin İlçe Jandarma Komutanlığı’na götürdüler. Oraya ulaşır ulaşmaz beni kapının önüne bıraktılar. Bizi götüren JİTEM elamanları bana, ‘bize 3 gün içerisinde 100 milyon getirirsen kardeşini bırakırız, yoksa bir daha kardeşini göremezsin’ dediler. Ben de hemen eve döndüm ve parayı temin ederek onlara verdim. Ancak kardeşimi serbest bırakmadılar. Bu tarihten sonra kardeşimden bir daha haber alamadık.”

Yapılan konuşmaların ardından kayıp yakınları 5 dakika oturma eylemi yaparak eylemlerine son verdi.

Kaynak: ANF