'Festus Okey davasında bir şeyler yapmalı'

Göçmenlerle Dayanışma Ağı, polis tarafından öldürülen Festus Okey davasına duyarlılık çağrısı yaptı.

Göçmenlerle Dayanışma Ağı Beyoğlu Aynalı Geçit toplantı salonunda düzenlediği toplantı ile Beyoğlu Karakolu'nda polis tarafından öldürülen Festus Okey davasına duyarlılık çağrısında bulundu.

Göçmen Dayanışma Ağı adına Begüm Özden Fırat'ın, gazeteci İsmail Saymaz ve davaya müdahilliği kabul edilmeyen avukatlardan Muhsin Kemal Şimşek'in katıldığı toplantıda davanın dünü-bugünü ve davayı kamuoyuna maledebilmenin yolları tartışıldı.

'GÖÇMENLER YAŞARKEN NASIL GÖRÜNÜYOR?'

Göçmen Dayanışma Ağı'dan Begüm Özden Fırat, Festus Okey cinayetinin nefret söylemleri üzerine gelişen bir cinayet olduğunu söyledi. Dava sürecinde Festus Okey'in yaşayıp yaşamadığına ilişkin tartışmalara dikkat çeken Fırat, "Göçmenler yaşarken nasıl görülüyor asıl bu meselenin tartışılması gerekir" dedi.

Begüm Özden Fırat, davayı göçmenler üzerindeki baskı ve şiddeti bir kez daha görünür hale getirmesi ve yargı mekanizmalarınında bu konuda nasıl işlediğini gözler önüne sermesi açısından önemli bulduklarını ifade etti.

Göçün nedenlerine de değinen Fırat, toplumsal sorunların vatandaşlık statüsü ile sınırlandırılmaması gerektiğine işaret etti. Göçmenler açısından Türkiye'nin transit geçiş noktası olarak kullanıldığını, ancak AB ülkelerinde çıkan yasalar ve sınırlarda alınan geniş güvenlik önlemleri sonrası artık Türkiye'nin bir yerleşim yeri haline gelmeye başladğını söyleyen Fırat, neoliberal politikaların etkileri nedeniyle göçlerde yaşanan artışa paralel olarak Türkiye'deki göçmen sayısının da artacağına dikkat çekti.

'POLİSİN ALEYHİNE OLAN DELİLLER YOK EDİLİYOR'

Gazeteci İsmail Saymaz, polisin sokak infazları ile sokakta ve karakollarda insanlara karşı gerçekleştirdiği işkence vakalarını hatırlattı. Bu hatırlatmalar içinde en çok dikkat çekenler ise polisin Kürt halkına mensup kişilere karşı geliştirdiği şiddet eğilimi oldu. Festus Okey cinayetinin de siyahilere yönelik suçlamaların, ırkçılığın bir örneği olarak gösteren Saymaz, gerek Okey davasında olsun, gerekse polisin şiddetine maruz kalan diğer insanların davalarında olsun, başta görüntü kayıtları olmak üzere polislerin aleyhine olan kanıtların yok edildiğine dikkat çekti.

'DAVA DEVLETİ VE POLİSİ KORUMAK ADINA USULEN YAPILIYOR'

Avukat Muhsin Kemal Şimşek, Festus Okey davasında Okey'i sahiplenecek kimsenin olmaması nedeniyle davaya müdahil olmak istediklerini, ancak bu taleplerinin rettedildiğini belirtti. Taleplerinin retedilmesinin ardından bir de haklarında dava sürecini olumsuz etkilemeye çalıştıkları iddiasıyla haklarında soruşturma başlatıldığına dikkat çeken Şimşek, "Müdahillik talebimiz kabul edilseydi bile davanın seyri değişmeyecekti. Çünkü dava zaten devleti ve polisi korumak adına usulen yapılıyor" dedi.

Gelecek duruşmada savcının mütaalasını sunacağına dikkat çeken Av. Şimşek, bu süreci göçmenlerin lehine çevirecek bir şeyler yapılmasının gerekliliğine vurgu yaptı.

Kaynak: ETHA