Genelkurmay Başkanlığı, eski Genelkurmay Başkanı Koşaner'in ses kaydında "masum erimizi kendimiz alnından vurduk'' diye sözettiği kişinin Jandarma Komando Er Cüneyt Kızılarslan olduğunu açıkladı.
Genelkurmay Başkanlığı, internet sitesinden yaptığı açıklamada, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Işık Koşaner'in ses kaydında söz ettiği personelin 27 Aralık 2010'da Adıyaman İl Jandarma Komutanlığında "dost ateşi sonucunda" hayatını kaybettiği iddia edilen Jandarma Komando Er Cüneyt Kızılarslan olduğunu açıkladı.
Açıklamada Kızılarslan'ın ölümü şöyle anlatıldı:
"Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı'nda görevli personel, baraj koruma mevziinde saat 21.30 sularında gözetleme yaptıkları istikamette görüntü almış, olayın kendisine rapor edilmesi üzerine nöbetçi jandarma uzman çavuş, etrafı gözetlemiş ve anılan istikamete doğru iki el keşif atışı yapmıştır. Keşif atışı üzerine diğer mevzilerde bulunan nöbetçiler de saldırı var düşüncesiyle görüntü alınan bölgeye ateş etmişlerdir. Ateşin kesilmesini müteakip yapılan kontrolde Jandarma Komando Er Cüneyt Kızılarslan başından vurulmuş şekilde bulunmuştur."
Duruşma 4 Ekim'de
Açıklamada, 2. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 7 Mart 2011'de bir jandarma er hakkında "silahı cephanesi hakkında dikkatsizlik ve nizamlara, emirlere, talimatlara riayetsizlik dolayısıyla başkasının ölmesine sebep olmak" suçundan Askeri Ceza Kanunu 16 ve Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 85-1 maddeleri uyarınca, olay bölgesinde nöbetçi olan jandarma uzman çavuş hakkında ise "ihmal suretiyle görevini kötüye kullanmak" suçundan Askeri Ceza Kanunu 144 ve TCK 257-2 maddeleri uyarınca kamu davası açıldığı ve 4 Ekim 2011'de duruşmasının görüleceği belirtildi.
"Bundan sonra ne söyleseler boş"
Ntvmsnbc'nin haberine göre, Cüneyt Kızılarslan'ın annesi Kadem Kızılarslan, oğlunun nasıl öldüğünü herkesin bildiğini, bundan sonra ne söyleseler boş olduğunu söyledi ve ''Ben oğlumu eve geri tabutla dönsün diye askere göndermedim'' diye ekledi.
Ağabey Mehmet Akif Kızılarslan da, kardeşinin ölümüyle ilgili yargılananların hak ettikleri cezayı almamaları durumunda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) kadar gideceğini belirtti.
Baba Halil Kızılarslan ise oğlunun ölümüyle ilgili yasal sürecin devam ettiğini, devletin olaydan sorumlu olanlara hak ettiği cezayı vereceğine inandıklarını, bu nedenle avukat dahi tutmadıklarını söyledi.
Kaynak: Bianet