Lübnan'daki Filistin mülteci kamplarını gezen FHDD heyetinden Arzu Torun, "Savaşı anlamak için bombaların düştüğü yeri görmek gerekir" dedi. Oradaki insanların kendilerine umutla baktığını ve bir misyon biçtiğini söyleyen Torun, "Oraya daha fazla insan gitmeli. Duvarlar arasına sıkışmış çığlığı o duvarların dışına taşırabilmeliyiz" dedi.
Filistin Halkıyla Dayanışma Derneği, 25-29 Nisan günlerinde ziyarette bulundukları Lübnan'daki Filistin mülteci kamplarına ilişkin gözlem ve değerlendirme raporunu, bugün dernek binasında düzenlediği basın toplantısında açıkladı.
MÜLTECİ SORUNU NAKBA İLE BAŞLIYOR
Raporu okuyan FHDD Başkanı Selim Sezer, Filistinli mülteciler sorununun kökeninin, 14 Mayıs 1948'de Filistin'in yüzde 55'ini kapsayan toprakların üzerinde "İsrail Devleti" kurulması ve hemen sonrasında Filistinlilerin "Nakba" (Felaket) olarak adlandırdıkları tehcir sürecinin başlamasına dayandığını söyledi.
FİLİSTİNLİLERİN YARIDAN FAZLASI TOPRAKLARINDA YAŞAYAMIYOR
Bugün başta Suriye, Ürdün ve Lübnan olmak üzere bölge geneline yayılan Filistinli mültecilerin sayısının 5 milyon civarında olduğu bilgisini veren Sezer, bu rakamın toplam Filistinli nüfusunun yarısından fazla olduğuna dikkat çekti. Sezer, BM'nin 1948'de kabul ettiği bir karar ile yaşadığı bölgeleri terk eden Filistinlilere mülteci statüsü ve geri dönüş hakkının tanındığını hatırlattı.
FHDD Başkanı Sezer, Ürdün'deki mültecilerin bir kısmının vatandaşlığı olduğunu, Suriye'deki mültecilerin seçme ve seçilme hakkı dışındaki hemen tüm sivil haklara sahip olduğunu, Lübnan'daki mültecilerin ise temel haklardan yoksun olduklarını ve çok zor koşullarda yaşadıklarını söyledi.
Sezer, FHDD heyetinin, Beyrut'ta Mar Elias, Şatila ve Burj al Barajnah kamplarında gözlemlerde bulunduğunu anlattı.
Kaynak: ETHA
Haberin tamamına ulaşmak için tıklayın.