4 Ekim 2011 Salı

Cezaevinde vegan olmak


Osman Evcan, Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde vegan bir mahkum. Yani hayvansal hiçbir besini yemiyor. Evcan, sadece hayvani besin yiyememek değil, yün ve deri ürünleri de kullanamıyor. Evcan’a, her ne kadar bazen hayvani ürün içermeyen yemeklerden verilse de, bunların da hijyen ve sağlık açısından sorunlu olmasının sıkıntısını yaşadı.

Cezaevindeki durumu nedeniyle imza kampanyaları başlatılan, ailesinin, koşullarının düzeltilmesi için hukuki mücadele verdiği Evcan, kamuoyuna hitaben kaleme aldığı mektubunda anlattığına göre olayın gelişimi şöyle:

Genel bir şikayet konusu olan cezaevi yemekleri Evcan’ı da çaresiz bırakmış durumda. Yemeklerin düzeltilmesi için geçen yıldan bu yana cezaevi idaresine çeşitli defalar başvuran Evcan’ın bu girişimleri yanıtsız kaldı. Bu kez savcılığa başvurmak zorunda kaldı. Bunun üzerine bir süreliğine düzelen yemekler, kısa bir süre sonra tekrar eski halini alır.

17 Haziran’da “vejateryan yemekler düzeltilene kadar yemek almayacağını” belirten Evcan, idarenin ilgisiz kalması üzerine 27 Haziran’da Kırıkkale İnfaz Hakimliği’ne ve Cumhuriyet Savcılığı’na durumu ayrıntısıyla açıklayan dilekçe yazar. Adalet Bakanlığı’na da bir dilekçe göndermek ister ancak kendisine PTT dekontu verilmez. Kız kardeşine yazdığı mektup da cezaevi tarafından gönderilmez.

Bir süre sonra annesi Zeliha Evcan, oğlunun cezaevinde yaşadıkları nedeniyle suç duyurusunda bulunur. Bunun üzerine, 25 Temmuz’da Osman Evcan Kırıkkale Cumhuriyet Savcılığı’na çağrılır ve ifadesi alınır. Aradan geçen sürede durumunda hiçbir düzelme olmaz.

17 Haziran’da başlattığı cezaevi mutfağında hazırlanmış yemekleri almama eylemi devam eden Osman Evcan, beslenme ihtiyacını kantinden kendi ekonomik imkanları ile karşılamaya başlar. Bu sırada bazı sağlık sorunları da baş gösterir.

2009 yılında tüm başvurularına ve ailesinin girişimlerine rağmen 6 ay boyunca revire çıkarılmaz. Ailesinin girişimleri sonunda sonuç verir ve muayeneye çıkartılır. Bu olaydan dolayı hiçbir soruşturma yürütülmez ancak Kırıkkale İnfaz Hakimliği ailesine bir mektup yazarak özür diler.

Evcan beslenme sorunlarıyla ilgili yaşadığı sıkıntılar nedeniyle muayeneye gittiğinde de hastane kapısından üç kez, “doktor ameliyatta” gerekçesiyle çevrilir. Evcan, muayene sırasında da kelepçelerinden serbest bırakılmaz. Güvenlik görevlisinin yanında, kelepçeli muayeneyi kabul etmediği için cezaevine geri gönderilir. Bu gidiş gelişlerde tüm mahkumlar gibi, ring araçlarıyla sevk edilme ve bu metal kutudan araçların içinde bekletilme sıkıntısını yaşar. Öte yandan cezaevi idaresinin, doktorların yazdığı ilaçları keyfi bir şekilde vermesi ve geciktirmesi nedeniyle yaşadığı sorun katmerleşir.

Son olarak, cezaevi kantininde sebze-meyve ve diğer bazı besin maddelerinin getirilmesi ve satılmasının da kısıtlanmasıyla beslenme sorunu iyice çözümsüzleşen Evcan’ın ailesi ve insan hakları grupları, durumunun düzeltilmesi için kampanya başlattı.

Evcan’ın kaleme aldığı mektubun bir kısmı şöyle:

”Merhaba sevgili Dostlar,

Düşünsel, felsefi eğilimlerim nedeniyle 8 yıldır vejateryan bir yaşam sürdürmekteyim. Hiçbir hayvan eti ve hayvan etiyle yapılmış yemeği yemiyorum. Hayvan ürünleri olan tereyağı, peynir, bal, süt, yoğurt, sucuk, salam yemiyorum. Hayvansal ürünlerden yapılmış deri, yün kullanım-giyim eşyalarını kullanmıyorum.

Vejateryan olmam nedeniyle cezaevi mutfağında pişirilen etsiz yemekler tarafıma verilmektedir. Fakat cezaevi mutfağında yapılan bu yemekler o kadar kötü, bozuk yapılıyor ki, yenilebilir gibi değildir. Özel olarak küçük krom tencerelerde pişirilen bu yemekleri koklamak bile insanın midesini bulandırmaya yetiyor. Dolayısıyla bu yemekleri dökmek zorunda kalıyorum. Bu durum 1 yıldır devam etmektedir.

Son olarak, cezaevi kantininde sebze-meyva ve diğer bazı besin maddelerinin getirilmesi ve satılması kısıtlanmaktadır.

Bu sorunların tüm duyarlı dostlar tarafından paylaşılmasını, yayılmasını, duyurulmasını ve dayanışma gösterilmesini diliyorum.

Sevgilerimle.

Osman Evcan, F Tipi Kapalı Cezaevi, Oda No: B-8, Hacılar/Kırıkkale”

Kaynak: CnnTürk