KESK davasında avukatlar, kaldırılan özel yetkili mahkemelerin hukuka aykırı delillerle başlattığı yargılamanın, normal mahkemede aynı şekilde devam edemeyeceğini söyledi. Mahkeme de dosyayı incelemesi için AYM’ye gönderdi, yargılamaya ara verildi.
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde KESK üyesi öğretmenlerin de aralarında olduğu 56 sanığın yargılandığı davanın bugünkü 4. duruşmasında Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapılmasına karar verildi.
Sanık avukatı Selçuk Kozağaçlı, 6526 Sayılı yasa ile değiştirilen 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasası’nın özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin 14. maddesiyle ilgili itirazda bulundu.
Kozağaçlı mahkemeye sunduğu dilekçede, özel yetkili mahkemelerde hukuksuz delillerle kurulan davanın aynı şekilde devam edemeyeceğini ifade etti.
Delil: Fezleke, fotoğraf, tape
Bu dava da diğerleri gibi özel yetkili mahkemede başlamıştı. ÖYM’lerin kaldırılmasıyla dosya İstanbul 16. Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi’nden İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti. Davanın ilk duruşması 23-24 Ocak’ta görüldü.
Davanın delilleri arasında polis fezlekeleri, tutanaklar, teknik takip sonucu elde edilen fotoğraflar/görüntüler, telefon dinlemeleri var. Bu belgelerde memurların özel hayatlarıyla ilgili bilgiler de yer aldı.
Avukat Kozağaçlı, Özel Yetkili Mahkemelerde hukuka aykırı delillerle kurulan bir davanın hukuka uygun ağır ceza mahkemelerinde aynı şekilde devam edemeyeceğini, davanın sıfırdan başlaması gerektiğini belirtti.
Dilekçede, olağandışı mahkemelerdeki davalarda bulunan ve bu dosyada da yer alan gizli tanık, tapeler, CD’ler gibi hukuka aykırı delillerin olağan mahkemelerce kabul edilmemesi gerektiği ifade edildi.
Hukuka aykırı deliller dosyadan çıkarıldığında da ortada delil kalmayacağı ve dava oluşturulamayacağı anlatıldı.
Kozağaçlı, değişikliğe ilişkin Meclis Adalet Komisyonu raporunu da mahkemeye sundu.
Avukat Bahri Belen de TMK’ya eklenen 14. maddedeki “kovuşturmaya kaldığı yerden devam edilir” şeklindeki düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti.
“Aykırılık iddiaları ciddi”
Savcı Taner Tabel de mütalaasında avukatların görüşüne katıldı. Tabel Anayasaya aykırılık iddiasının, görülen davanın niteliği de dikkate alındığında, ciddi bulunduğunu belirtti. Savcı Tabel, Anayasa’nın 152. maddesine atıf yaptı:
“Bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini Anayasaya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddî olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır.”
Savcı Tabel, değerlendirme süresince sanıkların adli kontrol taleplerinin de mağduriyet yaratmaması için kaldırılmasını talep etti.
Mahkeme başkanı Ersin Özaslan da savcının mütalaasını kabul etti. Özaslan, “Anayasaya aykırılık iddiasının ciddi bulunduğunu, dosyanın, aykırılık iddiaları incelenmek üzere Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesine” karar verdiklerini açıkladı. Bir sonraki duruşmanın, AYM kararının da beklemesi için 27 Mart 2015’e bırakılmasına karar verildi.
Kaynak: Bianet
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde KESK üyesi öğretmenlerin de aralarında olduğu 56 sanığın yargılandığı davanın bugünkü 4. duruşmasında Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapılmasına karar verildi.
Sanık avukatı Selçuk Kozağaçlı, 6526 Sayılı yasa ile değiştirilen 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasası’nın özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin 14. maddesiyle ilgili itirazda bulundu.
Kozağaçlı mahkemeye sunduğu dilekçede, özel yetkili mahkemelerde hukuksuz delillerle kurulan davanın aynı şekilde devam edemeyeceğini ifade etti.
Delil: Fezleke, fotoğraf, tape
Bu dava da diğerleri gibi özel yetkili mahkemede başlamıştı. ÖYM’lerin kaldırılmasıyla dosya İstanbul 16. Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi’nden İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti. Davanın ilk duruşması 23-24 Ocak’ta görüldü.
Davanın delilleri arasında polis fezlekeleri, tutanaklar, teknik takip sonucu elde edilen fotoğraflar/görüntüler, telefon dinlemeleri var. Bu belgelerde memurların özel hayatlarıyla ilgili bilgiler de yer aldı.
Avukat Kozağaçlı, Özel Yetkili Mahkemelerde hukuka aykırı delillerle kurulan bir davanın hukuka uygun ağır ceza mahkemelerinde aynı şekilde devam edemeyeceğini, davanın sıfırdan başlaması gerektiğini belirtti.
Dilekçede, olağandışı mahkemelerdeki davalarda bulunan ve bu dosyada da yer alan gizli tanık, tapeler, CD’ler gibi hukuka aykırı delillerin olağan mahkemelerce kabul edilmemesi gerektiği ifade edildi.
Hukuka aykırı deliller dosyadan çıkarıldığında da ortada delil kalmayacağı ve dava oluşturulamayacağı anlatıldı.
Kozağaçlı, değişikliğe ilişkin Meclis Adalet Komisyonu raporunu da mahkemeye sundu.
Avukat Bahri Belen de TMK’ya eklenen 14. maddedeki “kovuşturmaya kaldığı yerden devam edilir” şeklindeki düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti.
“Aykırılık iddiaları ciddi”
Savcı Taner Tabel de mütalaasında avukatların görüşüne katıldı. Tabel Anayasaya aykırılık iddiasının, görülen davanın niteliği de dikkate alındığında, ciddi bulunduğunu belirtti. Savcı Tabel, Anayasa’nın 152. maddesine atıf yaptı:
“Bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin hükümlerini Anayasaya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddî olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesinin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakır.”
Savcı Tabel, değerlendirme süresince sanıkların adli kontrol taleplerinin de mağduriyet yaratmaması için kaldırılmasını talep etti.
Mahkeme başkanı Ersin Özaslan da savcının mütalaasını kabul etti. Özaslan, “Anayasaya aykırılık iddiasının ciddi bulunduğunu, dosyanın, aykırılık iddiaları incelenmek üzere Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesine” karar verdiklerini açıkladı. Bir sonraki duruşmanın, AYM kararının da beklemesi için 27 Mart 2015’e bırakılmasına karar verildi.
Kaynak: Bianet