İstanbul Kent Savunması’nın Validebağ Korusu’nun girişine yapılmak istenen camiyle ilgili yaptığı açıklamada inşaatın durdurulması, iş makinelerinin alandan çekilmesi ve mahalledeki polis ablukasının kaldırılması istendi.
İstanbul Kent Savunması Validebağ Korusu’nun girişine yapılmak istenen camiyle ilgili olarak bir uzlaşma olmadığını, Üsküdar Belediyesi’nin mahkeme kararına uyacağını söylemek zorunda kaldığını açıkladı.
“Ortak savunmamız sayesindedir ki, günlerdir mahkeme kararlarını uygulamayarak ve karara uyulmasını isteyen yurttaşlara karşı şiddete başvurmaktan kaçınmayarak suç işleyen Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, direnişin dokuzuncu gününde mahkeme kararına uyacağını nihayet söylemek zorunda kalmıştır.
“Ancak bu ne bir uzlaşma, ne de bir lütuftur: Belediye başkanı bu sözleriyle günlerdir açıkça suç işlediğini itiraf etmektedir.
“Ancak hala yürütmenin durdurulması kararına itiraz edildiğini söyleyerek, Validebağ Korusu’nun 1. derecede SİT alanı olduğu gerçeğini gözden gizlemeye; yanıltıcı ifadelerle yeni hukuksuzluklara kapı aralamaya çalışmaktadır.”
“Nöbetteyiz, bekliyoruz”
Açıklamada mahkeme kararına uyulması, inşaatın durdurulması, iş makinelerinin alandan çekilmesi ve polislerin mahalleyi terk etmesi de istendi.
“Bizler mahalle sakinleri ve İstanbul’un dört bir yanından gelen yaşam savunucuları olarak nöbetteyiz, bekliyoruz.
“Validebağ Korusu’na yönelik bütün rant ve yağma planlarına son verilmelidir.
“Validebağ Korusu’nu yağmaya açmayı amaçlayan kaçak inşaat durdurulmalı, mahallede devam eden polis kuşatması kaldırılmalıdır.”
Medyanın dili
İstanbul Kent Savunması’nın açıklamasında basında çıkan haberlerin arasındaki farklar da vurgulandı. Gazetelerde yer alan ifadelerin İnşaat alanında nöbet bekleyenleri mahalle sakinleri ve dışarıdan gelenler olarak bölmeye çalıştığı dile getirildi.
“Bugün yapıldığı belirtilen toplantıya haberdekinin aksine Validebağ Gönüllüleri katılmamıştır.
“Haberin Radikal’deki versiyonunda yer alan ‘Tarafların, mahalleye dışarıdan eylemcilerin gelmesi üzerine masaya oturdukları belirtildi’ ve Milliyet’teki versiyonunda yer alan ‘… arsanın çevresinde bir grubun bekleyişi ise devam ediyor’ ifadeleri Validebağ direnişçilerini ‘mahalle sakinleri/dışarıdan gelenler’ biçiminde bölmeye yönelik kasıtlı bir ifadedir ve gerçeği yansıtmamaktadır.
Korunun parçası
“Nöbetin ilk gününden beri ifade ettiğimiz gibi, üzerinde cami yapılmak istenen ve bir ‘’mezbelelik’ veya ‘arsa’ olmayıp üzerindeki erik ağaçlarıyla Validebağ korusunun bir parçasını oluşturan alan, tüm İstanbulluların ortak, kamusal varlığıdır.
“Bu alanın savunulması Validebağ korusunun tamamının, Üsküdar’ın ve İstanbul’un yağmaya karşı savunulmasıdır; nöbete İstanbul’un dört bir köşesinden destek veren yurttaşlar en temel haklarımızdan biri olan doğayı koruma hakkını kullanmaktadır.”
Kaynak: Bianet
İstanbul Kent Savunması Validebağ Korusu’nun girişine yapılmak istenen camiyle ilgili olarak bir uzlaşma olmadığını, Üsküdar Belediyesi’nin mahkeme kararına uyacağını söylemek zorunda kaldığını açıkladı.
“Ortak savunmamız sayesindedir ki, günlerdir mahkeme kararlarını uygulamayarak ve karara uyulmasını isteyen yurttaşlara karşı şiddete başvurmaktan kaçınmayarak suç işleyen Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, direnişin dokuzuncu gününde mahkeme kararına uyacağını nihayet söylemek zorunda kalmıştır.
“Ancak bu ne bir uzlaşma, ne de bir lütuftur: Belediye başkanı bu sözleriyle günlerdir açıkça suç işlediğini itiraf etmektedir.
“Ancak hala yürütmenin durdurulması kararına itiraz edildiğini söyleyerek, Validebağ Korusu’nun 1. derecede SİT alanı olduğu gerçeğini gözden gizlemeye; yanıltıcı ifadelerle yeni hukuksuzluklara kapı aralamaya çalışmaktadır.”
“Nöbetteyiz, bekliyoruz”
Açıklamada mahkeme kararına uyulması, inşaatın durdurulması, iş makinelerinin alandan çekilmesi ve polislerin mahalleyi terk etmesi de istendi.
“Bizler mahalle sakinleri ve İstanbul’un dört bir yanından gelen yaşam savunucuları olarak nöbetteyiz, bekliyoruz.
“Validebağ Korusu’na yönelik bütün rant ve yağma planlarına son verilmelidir.
“Validebağ Korusu’nu yağmaya açmayı amaçlayan kaçak inşaat durdurulmalı, mahallede devam eden polis kuşatması kaldırılmalıdır.”
Medyanın dili
İstanbul Kent Savunması’nın açıklamasında basında çıkan haberlerin arasındaki farklar da vurgulandı. Gazetelerde yer alan ifadelerin İnşaat alanında nöbet bekleyenleri mahalle sakinleri ve dışarıdan gelenler olarak bölmeye çalıştığı dile getirildi.
“Bugün yapıldığı belirtilen toplantıya haberdekinin aksine Validebağ Gönüllüleri katılmamıştır.
“Haberin Radikal’deki versiyonunda yer alan ‘Tarafların, mahalleye dışarıdan eylemcilerin gelmesi üzerine masaya oturdukları belirtildi’ ve Milliyet’teki versiyonunda yer alan ‘… arsanın çevresinde bir grubun bekleyişi ise devam ediyor’ ifadeleri Validebağ direnişçilerini ‘mahalle sakinleri/dışarıdan gelenler’ biçiminde bölmeye yönelik kasıtlı bir ifadedir ve gerçeği yansıtmamaktadır.
Korunun parçası
“Nöbetin ilk gününden beri ifade ettiğimiz gibi, üzerinde cami yapılmak istenen ve bir ‘’mezbelelik’ veya ‘arsa’ olmayıp üzerindeki erik ağaçlarıyla Validebağ korusunun bir parçasını oluşturan alan, tüm İstanbulluların ortak, kamusal varlığıdır.
“Bu alanın savunulması Validebağ korusunun tamamının, Üsküdar’ın ve İstanbul’un yağmaya karşı savunulmasıdır; nöbete İstanbul’un dört bir köşesinden destek veren yurttaşlar en temel haklarımızdan biri olan doğayı koruma hakkını kullanmaktadır.”
Kaynak: Bianet