Kadın cinayetlerini durdurmak için uzun süredir mücadele veren kadınlar düzenledikleri büyük yürüyüşte toplumun her kesiminden kadını bir araya getirdiler.
Kadın örgütlerinin oluşturduğu “Kadın Cinayetlerini Durduracağız” platformu tarafından düzenlenen kadın cinayetlerine karşı büyük kadın yürüyüşü bugün (24 Temmuz) saat 14:00’da Tünel Meydanı’nda başladı.
Kadın kortejinin en önünde, aile meclisi tarafından infazına karar verilen Ceylan Soysal’ın fotoğrafı yer aldı. Fotoğrafın arkasında, kadın cinayetlerini sembol eden siyah renkli kumaşa sarınan bir tabut kadınlar tarafından taşındı. İkinci tabut ise, Şefkat-Der tarafından hazırlanan tabuttu. Bu tabutu, Şefkat-Der sığınma evinde yaşayan, fiili olarak ölüm tehdidi altındaki kadınlar taşıdı; kadınlar kanlı beyaz kefene sarılmıştı ve yüzlerinde öldürülen Ayşe Paşalı’nın maskesi vardı.
Tabutların arkasında, öldürülen evli kadınların “kefeni haline gelmiş gelinlik” taşındı. “Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu”nun pankartının arkasında yürüyen kadınlar, üzerinde öldürülen kadınların resimleri ve isimleri olan dövizler taşıdılar. Tatil olmasına ve aşırı sıcağa rağmen yürüyüşe katılım yüksekti.
“Sorumlusunuz”
Emekçi Hareket Partili Kadınlar Merkezi sorumlusu Berna Görgülü tarafından okunan basın açıklamasında kadın cinayetlerinden sorumlu olarak kadınları korumayan yetkililer gösterildi. Açıklamada şöyle dendi: “Koruma talebiyle başvuran kadınlara koruma vermeyen savcılık ve mahkemeler kadın cinayetlerinin sorumlusudur. Koruma kararı alınan kadınları korumayan, şikayet için gelen kadınları katillerinin kucağı olan evlerine geri yollayan polis ve jandarma kadın cinayetlerinden sorumludur.”
Açıklamada, ayrıca kadınların öldürülmeden önce ve gerçek koruma istedikleri ve kadın cinayetlerini durdurmak için her kesimden kadının bir araya geldiği söylendi.
“Yaşam Yürüyüşü”
Kadın cinayetlerine karşı kadınların yaşam yürüyüşü olarak değerlendirilen “Büyük Kadın Yürüyüşü”nde dikkat çeken birçok pankart vardı. Bu pankartlardan birinde “Ey Devlet, öldürülecek kadınların isimleri savcı ve poliste, katil adayları da. Daha neyi bekliyorsun, vicdansız!” yazıyordu.
Yürüyüş boyunca kadınlar çeşitli sloganlar attılar. “Meclis/Polis / Savcılar Sorumlusunuz”, “kadın katillerine indirim değil ağır ceza”, “erkek vuruyor, devlet koruyor”, “asla yalnız yürümeyeceksin”, “yaşasın kadın dayanışması”, “kadın cinayetleri politiktir/ sistematiktir” sloganları yürüyüş boyunca atıldı. Şefkat-Der Başkanı Hayrettin Bulan, üzerinde “Hepimiz Kadınız” pankartını taşıyarak yürüyüş boyunca kadınlara eşlik etti.
"Mücadeleyi Sürdüreceğiz"
Taksim tramvay durağında sona eren yürüyüşün ardından kadın örgütleri temsilcileri ve öldürülen kadınların yakınları konuşma yaptı.
Bayrampaşa’da eski kocası tarafından oğluyla birlikte yakılan Tuğba Özbek’in arkadaşı Demet, “sevdiğim erkek tarafından öldürülmek istemiyorum, sevmek istiyorum. Bedenimde kimsenin hakkı yoktur” dedi.
Sosyalist Kadın Meclisleri Sözcüsü Birsen Kaya, “devlet-yargı-erkek üçlüsüne teslim olmayacağız, mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.
Emekçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sibel Uzun, mevcut hükümetin muhafazakar ve kapitalist olduğuna dikkat çekerek, “kadınları karlı olmadığı için korumuyorlar, kadınlar toplumsallaşmasın aile içinde kalsın diye korumuyorlar” dedi. Ev İşçileri Dayanışma Sendikası adına konuşan Hatice Çiftçi ise, ekmeğini kazanmaya çalışan ev işçilerinin de tacize, tecavüze ve şiddete maruz kaldığına dikkat çekti.
Sanatçı Nur Sürer yaptığı açıklamada, aile meclisi tarafından infazına karar verilen Ceyla’ın haberini duyduktan sonra uyuyamadığını ve Ceylan’ın annesinin kızının ardından konuşmasının çok can yakıcı olduğunu söyledi. Annelerin de bu cinayetlere ortak olduğunu söyleyen Sürer, “kadınların öldürülmesi yetkililerin vicdanlarını nasıl sızlatmıyor” diye sordu.
Kadın Cinayetlerine Karşı Büyük Kadın Yürüyüşü’nü bianet’e değerlendiren Emekçi Hareket Partili Kadınlar Merkezi Sorumlusu Berna Görgülü, “bugün kadınlar burada cevaplarını vermişlerdir. Devlet konuyu parçalı ele alıyor ama buradaki kadınlar konunun bütünlüklü olarak ele alınmasını istedi. Kadın Bakanlığı’nın geriş getirilmesini ve kadına karşı şiddete karşı özel birim kurulmasını istiyoruz. Kadın cinayetleri sorunu asla kısmi olarak ele alınamaz” dedi.
Platformdaki kurumlar: Emekçi hareket Partili Kadınlar, ESP/ Sosyalist Kadın Meclisleri, Ev İşçileri Dayanışma Sendikası, İstanbul LGBTT, Kadın Kapısı, Sosyalist Demokrasi Partisi Kadınlar, Sosyalist Gençlik Derneği’nden Kadınlar, Tüm İGD’li kadınlar
Destekleyen kurumlar: BDP Kadın Meclisi, DİSK Kadın Komisyonu, Emek Partili Kadınlar, İHD Kadın Komisyonu, İstanbul Kadın Hakları Koruma Derneği, İşçi Cephesi’nden Kadınlar, Özgürlük ve Dayanışma Partili Kadınlar, Şefkat-Der, Türkiye Komünist Partili kadınlar, Yeni Demokrat Kadın.
Kaynak: Haberlink