Eva Aksoy'a yönelik ırkçı söylemler içeren hakaret, taciz ve tehdit davasının üçüncü celsesi görüldü. Avukat Şimşek ise "bunun sadece bir hakaret davası olmadığını, ağır ceza kapsamında görülmesi gerektiğini" söylüyor.
Hayvanların Yaşam Haklarını Koruma Derneği (HYHKD) temsilcisi Eva Aksoy'a yönelik yıllardır düzenli biçimde sürdürülen hakaret ve tehditler nedeniyle görülen kamu davasının üçüncü celsesi Sarıyer 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Aksoy, e-mail aracılığıyla ırkçı söylemler içeren hakaret ve tacize uğradığı, tehdit edildiği için mahkemeye başvurmuştu.
Davayı izleyen Yeryüzüne Özgürlük Derneği'nden Avukat Muhsin Kemal Şimşek, bunun "sadece bir hakaret davası değil, bir ırkçılık davası olduğunu ve Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğini" söylüyor.
Sanığın ifadesi tutarsız
Eva Aksoy tehditlerden dolayı endişeli. Yedi senedir e-mail yoluyla aldığı tehditlerin son bulmasını ve mahkemenin sonuçlanmasını istiyor.
* E-mail tacizi altı-yedi sene önce ufak dozda başlamıştı. Sahte isimlerle gönderilen "Erivan'a git, bu vatan sana dar gelir", "senin sonun darağacıdır", "50m ötesi adliye, 20m ötesi kilise. Nereye kaçıcaksın, Erivan'a git" gibi e-mailler "ne mutlu Türküm diyene" yazısıyla bitiyordu.
* İlk başta mahkeme ve avukatlarla uğraşmak istememiştim. Ancak giderek cesaretlenerek tacizin dozu artmaya başlayınca mahkemeye başvurmaya karar verdim.
* İlk şikayetimden sonra bu şahsın bilgisayarına el konuldu. Maillerin büyük bir kısmını silmiş ama yine de çoğu e-mail hard disk'inde bulundu.
* El konulan masaüstü bir bilgisayardı. Sanık mahkemede verdiği ifadede bir laptop bilgisayarı olduğunu ve e-mailleri kendisinin değil, evinde kiracı olan polislerin yazdığını iddia etti. Söz konusu polislere bilgisayarını 10 günlüğüne ödünç verdiğini söyledi, ama bu 10 günlük bir olay değil.
* Geçtiğimiz yıl bir telefon tehdidi aldım. Van Başkale'den arandığım tespit edildi. Bahsedilen polislerden birinin Van'a tayin olduğunu öğrendim ve bu tesadüf bana şüpheli geldi.
* Mahkemeye çıkardığım tanık, Kafes Eylem Planında adımın geçtiğini ve sanığın adının saldırgan olarak geçirildiğini söylerken sözü kesildi ve bir daha söz verilmedi.
Aksoy'un avukatı Ahmet Tamer, sanığın ifadesinin tutarsızlıklar içerdiğini söyledi. Tamer, davanın "halkı kin ve nefrete itmek" suçundan açılabileceğini, ancak davanın açılmasının bile olumlu bir adım olduğunu belirtti.
* İddia makamı bu davayı hakaret ve tehdit olarak değerlendirilmesine karar verdi. Eski 12. maddeden yani halkı kin ve nefrete itmek suçundan açılabilirdi. Ama davanın açıldığına bile şükretmek gerek.
* Mahkemenin savunmayı dikkate alacağını sanmıyorum. Tutarsızlıklar içeriyor. Cezadan kurtulmak için söylenen şeyler.
Tamer, telefon tehdidiyle ilgili davanın e-mail hakaretlerinden ayrı görüldüğünü ve iki davanın bağlantılı olmadığını, Van'a tayini çıkan söz konusu polisin, sanığın bilgisayarına el konulma sürecinde yardımcı olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: Bianet
