Yargıtay'ın cinsiyet değişikliği davalarında sabıka kaydına bakılması gerektiğine dair kararını değerlendiren Prof. Yüksel kararın "transfobik anlayışın göstergesi" olduğunu, avukat Söyle kişinin sabıkası olsa bile, bunun cinsiyet değişikliğine kanunen bir engel yaratmadığını söylüyor.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, cinsiyet değişikliği davalarında adli sicil kaydına bakılması gerektiğine karar verdi.
Prof. Dr. Şahika Yüksel, bir insanın transeksüel olmadığı halde sadece suçtan kaçmak için cinsiyetini değiştirmesinin mümkün olmadığını söylüyor. Lambda avukatı Fırat Söyle ise "sabıkası varsa ne olacak?" diye soruyor, "bir transeksüel sabıkası var diye cinsiyet kimliğini değiştiremeyecek mi? Bu işi yokuşa sürmektir."
"Suçtan kaçmak için cinsiyet değiştirilmez"
bianet'e konuşan Yüksel, Yargıtay'ın bu kararını transeksüelleri standart vatandaş olarak görmeyip, potansiyel olarak suçlu görme anlayışının bir göstergesi olarak değerlendiriyor:
"Gördüğüm kadarıyla suç işleyen kişi kaçmak için kimlik değiştirir gibi birşey uydurmuş Yargıtay. Ancak transeksüalite ciddi birşeydir. Ameliyat, insanın yaşamını bir cinsiyetten diğerine taşıması anlamına gelir ve geri dönüşü yoktur. Böyle birşeyi bir insanın herhangi bir başka nedenle yapması mümkün değil. Suçtan kaçmak için yüzünü ameliyat ettirir, ismini değiştirir ama cinsiyetini değiştirmez.
"Bu karar, her yerde bir suçlu arama anlayışının bir işareti aslında. Transeksüellere karşı nefret cinayetlerinin ne kadar çok olduğunu biliyoruz.
"Bazı hakimler davada da transeksüellerin öldürülmesi durumunda ceza indirimleri uygulayabiliyor. Bu, transeksüelleri standart vatandaş olarak görmeyip, potansiyel olarak suçlu görme, transfobi, ayrımcılık işareti olarak görüyorum. Kanunda da böyle bir madde yok, şimdiye kadar da böyle bir uygulama duymadım."
"Kanunda böyle bir engelleme yok"
Avukat Söyle ise kimliğin rengi ve isim değişse de T.C. kimlik numarasının değişmediğine dikkat çekiyor. Bir transeksüelin sabıkası olsa bile, bunun cinsiyet değişikliğine kanunen bir engel yaratmadığını söylüyor:
"Mahkemeler, transeksüelliğin ne olduğunu bilmiyorlar. İnsanlar beden ve ruh çatışmasını ortadan kaldırmak için bu ameliyata yöneliyor. Ayrıca kimliğin rengi ve isim değişse de T.C. kimlik numarası değişmiyor. Bu karar uygulamaya dair birşey ve yargının insanlara bakış açısını yansıtıyor.
"Örneğin Bülent Ersoy ameliyattan sonra Türkiye'de kimlik başvurusunda bulunduğunda, Yargıtay 'bunu kabul edersek askere gitmek istemeyen erkekler bu yola başvurabilir' dedi. Yargıtay'ın bu konuya bakış açısı geçmişten bu güne çok kötü.
"Ayrıca bu kişinin sabıkası varsa ne olacak? Bu kişi transeksüelse, sabıkası var diye hayır mı diyecekler? 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 40. maddesinde buna dair hiçbir engelleme yok. Bu karar işi yokuşa sürmekten başka birşey değil."
Ne olmuştu?
Bir transeksüel cinsiyet değişikliği için Şişli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkeme davacının cinsiyet değişikliğinin yapılmasına karar verdi. Ancak Adalet Bakanlığı, yerel mahkeme kararının, kanun yararına bozulmasını istedi.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi ise başvurucunun sabıka kaydının ve aranılan şahıslardan olup olmadığına ilişkin kayıtlar getirtilmeden karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozdu.
Kaynak: Bianet