Nijeryalı göçmen Festus Okey’in Taksim Polis Merkezi’nde polis memuru C.Y’nin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmesiyle ilgili açılan ve 3,5 yıllık bir zaman diliminin geride bırakılmasına rağmen Nijerya’dan nüfus kaydı hale getirilmedi. Davanın bir önceki durulmasında “adalet” için müdahil olma başvurusunda bulunan 36 kişi hakkında suç duyusunda bulunan mahkeme, bugün de müdahil olma talebinde bulunan 77 kişi hakkında da suç duyurusunda bulundu.
Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polisler tarafından şüpheli görüldüğü gerekçesiyle 20 Ağustos 2007′de gözaltına alındıktan sonra götürüldüğü Taksim Polis Merkezi’nde polis memuru C.Y’nin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden Nijeryalı Festus Okey’in ölümüyle ilgili olarak açılan davanın 13. duruşması görüldü. Duruşma öncesinde Göçmen Dayanışma Ağı üyeleri mahkeme önünde yaptıkları açıklama ile adalet talebinde bulundu. Sanık polis memuru C.Y’nin hazır bulunduğu Beyoğlu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Okey’in kimlik tespitinin yapılabilmesi için Nijerya’dan getirilmesi gereken evraklar cinayetin üzerinden 3 buçuk yıl geçmesine rağmen yine getirilmedi.
Davanın 4 Kasım 2010 tarihinde görülen son duruşmasında davaya müdahil olma talebinde bulunan Göçmen Dayanışma Ağı üyesi 36 kişi hakkında “yargılamayı etkiledikleri” ve “mahkemeye hakaret ettikleri” gerekçesiyle soruşturma başlatılması kararı veren mahkeme, bu tutumunu bugün görülen duruşmada yine sergiledi.
Duruşmanın başlaması ile daha önce de davaya müdahil olma dilekçeleri reddedilen Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) avukatları ile birlikte Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Helsinki Yurttaşlar Derneği, İstanbul ve Ankara Baroları ile Yeryüzüne Özgürlük Derneği üyesi 27 kişi ve Göçmen Dayanışma Ağı üyesi 50 kişi, davaya müdahil olmak için mahkemeye dilekçelerini sundu. Göçmen Dayanışma Ağı adına müdahil olma dilekçelerini mahkemeye teslim eden Av. Burcu Özaydın, Okey, cinayetinin insanlığa karlı bir suç olması nedeniyle bu suçun mağduru olduklarını belirterek, “Bir insanın maruz kalmasından dolayı her insan yalnızca insan olmaktan dolayı bu suçun mağdurudur. Bizler, insanlar arasında eşitsizlik yaratan hukuk anlayışlarını kabul etmiyoruz. Bu nedenle davaya müdahil talebinde bulunuyoruz. Olay soruşturma ve kovuşturma biçimi açıkça Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) ayıkırıdır” dedi.
Mahkemenin daha önce müdahil olma taleplerinde bulunan 36 kişi hakkında “yargılamayı etkiledikleri” ve “mahkemeye hakaret ettikleri” gerekçesiyle soruşturma başlattığını hatırlatan Özaydın, “Bizler bu noktada evet yargılama sürecini etkilemeye çalışıyoruz. İşlemeyen adalet mekanizmasını işletmeye, adil yargılamanın yapılması için çaba sarf ediyoruz. Dilekçelerimiz mahkemeye hakaret içermemesine ve adil yargılamaya engel teşkil etmemesine rağmen hakkımızda suç duyurusunda bulunan mahkeme, bir kez daha adil yargılamanın önüne geçmiştir. Adalet mekanizması polis şiddetini korur, meşrulaştırma görüntüsü sergilemektedir” dedi. Diğer kurumlar adına da müdahil olma gerekçelerinin mahkemeye sunulmasının ardından, mahkeme heyeti talepler konusunda Cumhuriyet Savcısı’ndan mütalaa vermesini istedi.
Savcılık, müdahil olma talebinde bulunan kurum ve bireysel dilekçe verenlerin suçtan doğrudan zarar gören sıfatı taşımıyor olmaları nedeniyle müdahil olma taleplerini reddetti. Müdahillik taleplerinin reddedilmesi üzerine Helsinki Yurttaşlar Derneği adına müdahillik dilekçesini veren Av. Erdal Doğan, “Mahkemenin vereceği her türlü kararda savcının bu davadaki konumunun davayı etkin adil ve sonuç alıcı bir şekilde yürütemeyeceği konusunda kanaate vardıklarını” söyledi.
Müdahillik taleplerinin reddedilmesinin ardından kısa bir ara veren mahkeme heyeti, sonrasında ara karar verdi. Okey’in kimlik nüfus kaydının Adalet ve Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla getirilmesi yönündeki kararını yenileyen mahkeme heyeti, tüm kurumların müdahillik başvurularını reddederken, Yeryüzü Özgürlük Derneği ve Göçmen Dayanışma Ağı üyesi toplam 77 kişi hakkınsa sunmuş oldukları dilekçelerde “Mahkemeye heyetine hakaret içeren tabirler bulunması” nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
Duruşmanın ardından İstanbul Barosu olarak adına müdahillik taleplerinin reddedilmesinin yanı sıra 77 kişi hakkında suç duyurusunda bulunulmasına tepki gösteren Av. Ömer Kavili, davaya ilişkin olarak “hukukun bir silah olarak kullanılması ile karşı karşıya bulunduklarını” söyledi.
Mahkeme heyeti, Okey davasında bir sonraki duruşma tarihi 12 Temmuz olarak belirledi.
Kaynak: DİHA