Hayvan özgürlüğü aktivistleri, maymunları
doğal ortamlarından koparıp deney laboratuarlarına taşıdığı için Air
France – KLM’nin Beşiktaş’taki genel müdürlüğünün önünde maymun
maskeleri ile boykot çağrısı yaptı.
Yıllardır dünya çapında devam eden Gateway to Hell isimli kampanyayı cehennemegidenyol.com ile Türkiye’ye taşıyan eylemciler, öfkelerinin sebebini deney laboratuarlarında hayvanlara yaşatılan tarifsiz eziyetlere herkesin kulak tıkaması ve Air France – KLM’nin diğer şirketlerin aksine maymunları ölüme götürmeye devam etmesi ile açıkladı. Zulme karşı olan herkesi Air France Türkiye’yi arayarak tepkilerini dile getirmeye çağırıldı: 0212 310 1919
Yüzlerinde maymun maskeleriyle, genel müdürlüğün kapısına dayanan aktivistler, içinde insan olan bir kafesi Air France-KLM ofisine göndermek istedi. Direnişin Ritimleri ile beraber davul ritimleri, sloganlar ve duvar yazıları ile genel merkezin girişinin bir süre kapatıldığı eylem sırasında polis müdahalesi yaşanmadı; ancak güvenlik görevlileri ile eylemciler arasında küçük çapta arbede yaşandı. "Hayvan Deneyi Cinayettir", "Katiller İçeride, Hayvan Zulmü Her Yerde" gibi sloganlar atan grup, boykot kampanyasını büyüteceklerini belirterek eylemi sonlandırdı.
NEDEN AIR FRANCE – KLM?
Cehennemegidenyol.com’a göre, bu iki havayolu firması deney hayvanı taşımacılığında lider oldukları için hedef olarak seçildi. Kampanya, şu ana kadar Lufthansa’dan United Airlines’a kadar onlarca büyük havayolu şirketini ikna ederek vahşi hayvanların doğal ortamlarından koparılıp laboratuarlarda eziyete maruz kalmasını önledi. Alman Der Spiegel’in bir makalesine göre bir makakı deney için yetiştirmek Almanya’da 5000 Euro’ya mal olurken Asya’dan getirtmek nakliyesiyle birlikte 1000 Euro’ya mal edilebiliyor. Asya ve Afrika’daki ormanlardan laboratuarlara getirilen maymunların beşte dördünün yakalanma ve taşınma esnasında ölmesi, bu ticaretin ‘ıskarta’sı sayılıyor.
Air France ve KLM, protestocuların çağrısına deney hayvanlarını taşımaya kanunen mecbur oldukları cevabını verse de aynı ülkelerde iş yapan firmaların çoğunun taşımayı reddetmesi bu savunmaya gölge düşürüyor. Cehenneme Giden Yol’un iddiası ise daha çarpıcı: “Air France yönetim kurulunun şimdiki ve geçmişteki bazı üyelerinin ilaç endüstrisi ile güçlü bağları var.” İlacın ticarileşmesi her zaman tartışılan konulardan biri oldu. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) 2003’te gerekli ilaç sayısının 240 olduğunu açıklaması da soru işaretlerini arttırmıştı; zira piyasada 200.000’den fazla ilaç var.
HAYVAN DENEYLERİ HAKKINDA FAZLA BİLİNMEYENLER
Köpekler ve kediler dâhil olmak üzere her yıl yüz milyondan fazla hayvan, deneylerde diriyken kesiliyor; vücutlarına zehirli kimyasallar enjekte ediliyor. Bilim dünyasının bir kısmı ‘insanlığın faydası’ gerekçesi ile deneyleri savunsa da istatistikler aksi yönde. İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın (Home Office) yayınladığı 2011 resmi hayvan deneyi istatistiklerine göre genelde ticari firmalar tarafından sipariş edilen zehirli madde (toksikoloji) deneylerinin sayısı 399.000’i bulurken kanser için yalnızca 10.200 deney yapılmış.
2004 Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) raporuna göre hayvan deneylerinden geçen 10 ilaçtan 9’u insanlar için tehlikeli veya faydasızdır. Bunun en büyük sebebi, insan hastalıklarının %98’ine hayvanlarda rastlanmamasıdır. Geçerli bilimsel prosedürlere göre, bir ilacın insanda test edilmeden önce iki tür hayvanda test edilmesi gerekir. Geçmişte hayvan deneylerine dayanılarak piyasaya sürülen ilaçlar sonrası talidomit faciası gibi vakalar yaşanmış, binlerce insan sakat kalmış veya ölmüştü. Bugünkü prosedürler de insanlar için tamamen olumlu sonuç vermiyor. İngiltere Ulusal Sağlık Dairesi’nin (NHS) 2008 verilerine göre her yıl 1 milyondan fazla insan, ilaçların öngörülemeyen yan etkileri yüzünden hastaneye başvuruyor.
ALTERNATİF DENEY YÖNTEMLERİ VAR MI?
Eylemciler, mikrodoz veya bilgisayar modellemesi gibi hayvan deneylerine alternatif ve işe yarayan yüzlerce metot olduğunu belirtirken, işkencelerin bilim yapan insanın bilim yapmayan diğer hayvanları sömürmeye hakkı olduğunu öğreten insanmerkezci modern Batı zihniyeti yüzünden gerçekleştiğini söylüyorlar. “Yüceltilen bilimsel faaliyetlerin hemen hepsinin gizlediği gerçek, ilerlemenin kansız mümkün olmadığıdır.” diyerek ilerlemenin nelere rağmen gerçekleştiğini sorguluyorlar.
Boykot çağrısı yapan site için: http://www.cehennemegidenyol.com/ Twitter hashtag: #boykotAirFranceKLM
Yıllardır dünya çapında devam eden Gateway to Hell isimli kampanyayı cehennemegidenyol.com ile Türkiye’ye taşıyan eylemciler, öfkelerinin sebebini deney laboratuarlarında hayvanlara yaşatılan tarifsiz eziyetlere herkesin kulak tıkaması ve Air France – KLM’nin diğer şirketlerin aksine maymunları ölüme götürmeye devam etmesi ile açıkladı. Zulme karşı olan herkesi Air France Türkiye’yi arayarak tepkilerini dile getirmeye çağırıldı: 0212 310 1919
Yüzlerinde maymun maskeleriyle, genel müdürlüğün kapısına dayanan aktivistler, içinde insan olan bir kafesi Air France-KLM ofisine göndermek istedi. Direnişin Ritimleri ile beraber davul ritimleri, sloganlar ve duvar yazıları ile genel merkezin girişinin bir süre kapatıldığı eylem sırasında polis müdahalesi yaşanmadı; ancak güvenlik görevlileri ile eylemciler arasında küçük çapta arbede yaşandı. "Hayvan Deneyi Cinayettir", "Katiller İçeride, Hayvan Zulmü Her Yerde" gibi sloganlar atan grup, boykot kampanyasını büyüteceklerini belirterek eylemi sonlandırdı.
NEDEN AIR FRANCE – KLM?
Cehennemegidenyol.com’a göre, bu iki havayolu firması deney hayvanı taşımacılığında lider oldukları için hedef olarak seçildi. Kampanya, şu ana kadar Lufthansa’dan United Airlines’a kadar onlarca büyük havayolu şirketini ikna ederek vahşi hayvanların doğal ortamlarından koparılıp laboratuarlarda eziyete maruz kalmasını önledi. Alman Der Spiegel’in bir makalesine göre bir makakı deney için yetiştirmek Almanya’da 5000 Euro’ya mal olurken Asya’dan getirtmek nakliyesiyle birlikte 1000 Euro’ya mal edilebiliyor. Asya ve Afrika’daki ormanlardan laboratuarlara getirilen maymunların beşte dördünün yakalanma ve taşınma esnasında ölmesi, bu ticaretin ‘ıskarta’sı sayılıyor.
Air France ve KLM, protestocuların çağrısına deney hayvanlarını taşımaya kanunen mecbur oldukları cevabını verse de aynı ülkelerde iş yapan firmaların çoğunun taşımayı reddetmesi bu savunmaya gölge düşürüyor. Cehenneme Giden Yol’un iddiası ise daha çarpıcı: “Air France yönetim kurulunun şimdiki ve geçmişteki bazı üyelerinin ilaç endüstrisi ile güçlü bağları var.” İlacın ticarileşmesi her zaman tartışılan konulardan biri oldu. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) 2003’te gerekli ilaç sayısının 240 olduğunu açıklaması da soru işaretlerini arttırmıştı; zira piyasada 200.000’den fazla ilaç var.
HAYVAN DENEYLERİ HAKKINDA FAZLA BİLİNMEYENLER
Köpekler ve kediler dâhil olmak üzere her yıl yüz milyondan fazla hayvan, deneylerde diriyken kesiliyor; vücutlarına zehirli kimyasallar enjekte ediliyor. Bilim dünyasının bir kısmı ‘insanlığın faydası’ gerekçesi ile deneyleri savunsa da istatistikler aksi yönde. İngiltere İçişleri Bakanlığı’nın (Home Office) yayınladığı 2011 resmi hayvan deneyi istatistiklerine göre genelde ticari firmalar tarafından sipariş edilen zehirli madde (toksikoloji) deneylerinin sayısı 399.000’i bulurken kanser için yalnızca 10.200 deney yapılmış.
2004 Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) raporuna göre hayvan deneylerinden geçen 10 ilaçtan 9’u insanlar için tehlikeli veya faydasızdır. Bunun en büyük sebebi, insan hastalıklarının %98’ine hayvanlarda rastlanmamasıdır. Geçerli bilimsel prosedürlere göre, bir ilacın insanda test edilmeden önce iki tür hayvanda test edilmesi gerekir. Geçmişte hayvan deneylerine dayanılarak piyasaya sürülen ilaçlar sonrası talidomit faciası gibi vakalar yaşanmış, binlerce insan sakat kalmış veya ölmüştü. Bugünkü prosedürler de insanlar için tamamen olumlu sonuç vermiyor. İngiltere Ulusal Sağlık Dairesi’nin (NHS) 2008 verilerine göre her yıl 1 milyondan fazla insan, ilaçların öngörülemeyen yan etkileri yüzünden hastaneye başvuruyor.
ALTERNATİF DENEY YÖNTEMLERİ VAR MI?
Eylemciler, mikrodoz veya bilgisayar modellemesi gibi hayvan deneylerine alternatif ve işe yarayan yüzlerce metot olduğunu belirtirken, işkencelerin bilim yapan insanın bilim yapmayan diğer hayvanları sömürmeye hakkı olduğunu öğreten insanmerkezci modern Batı zihniyeti yüzünden gerçekleştiğini söylüyorlar. “Yüceltilen bilimsel faaliyetlerin hemen hepsinin gizlediği gerçek, ilerlemenin kansız mümkün olmadığıdır.” diyerek ilerlemenin nelere rağmen gerçekleştiğini sorguluyorlar.
Boykot çağrısı yapan site için: http://www.cehennemegidenyol.com/ Twitter hashtag: #boykotAirFranceKLM