Muş'un Vartinis beldesinde 1993 yılında 9 kişinin askerler tarafından yanarak katledildiği davanın ilk duruşmasında, sanıkların tutuklanması talebi reddedildi.
Muş'un Vartinis beldesinde 1993 yılında 9 kişilik Öğüt ailesinin yakılarak katledilmesiyle ilginin davanın ilk duruşması Kırıkkale'de görüldü.
Korkut ilçesine bağlı Altınova beldesinde 3 Ekim 1993 tarihinde Öğüt ailesinin evi askerlerce ateşe verilmiş, 7 çocuk, hamile kadın ve Nasır Öğüt yaşamını yitirmişti.
Olaydan 20 yıl sonra açılan ve "güvenlik gerekçesi" ile Kırıkkale'ye alınan davanın ilk duruşması Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
3 asker ve bir polisin yargılandığı duruşmaya tutuksuz sanıklar, Öğüt ailesinin hayatta kalan tek kızı Aysel Öğüt, Öğüt ailesinin yakınları, BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Muş Milletvekili Sırrı Sakık katıldı. Aileyi, 12 avukat savunurken, İnsan Hakları Derneği üyeleri salonda hazır bulundu.
Duruşmada kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının ardından, ilk savunmayı yapan sanık jandarma astsubay Turan Nurdoğan, Altınova'da bir şey görmediğini iddia ederek, olay gününde sıcak bir çatışmanın olmadığını ileri sürdü.
Dönemin komando birliği komutanı olan sanık Hanifi Akyıldız ise TSK mensubu birisinin böylesine bir olayda adının anılmasının kendisini incittiğini söylerken, Sırrı Sakık ise Akyıldız'a "Bunu siz yaptınız niye inciniyorsunuz ki" diye tepki gösterdi. Akyıldız, savunmasına devam ederek, aradan 20 yıl geçtiğini ve kendisinin o dönemi hatırlamadığını söylerken, konuşmasının devamında ise hatırlamadığı olayları bir bir sıralayarak, yangını PKK'nin yaptığını iddia etti. Akyıldız, 9 kişinin yanarak öldüğünü olaydan sonra duyduğunu ileri sürdü.
Müşteki avukat Kadir Karaçelik'in soru sorduğu sırada hakim sorulara müdahale ederek, soruların sanığa direkt sorulmamasını istedi.
Karaçelik ise bunun uygun olmadığını ve sanıklara doğrudan soru sorma haklarının olduğunu belirtti. Kısa süreli gerginliğin ardından avukatlar sanıklara soruları yöneltti. Sanıklar avukatların sorduğu soruların neredeyse tamamına "hatırlamıyorum" yanıtını verdi.
Sanıkların ardından Aysel Öğüt dinlendi. Öğüt, "Gece saat 3 civarında silah seslerini duydum. Dışarı çıkmak istedik. Askerler bırakmadılar. Babamların kaldığı ev çembere alınmıştı. Oraya gitmek istediğimizde ise askerler küfür ederek bizi engelledi. Sonra evin yandığını gördüm. Ağlayarak ailemin içerde olduğunu söyledim fakat eve yaklaşmama izin vermediler. Asker babamın evini yaktı. Evin önünde de panzer vardı. O gece köyde çatışma çıkmadı" dedi. Öğüt, kendilerinin Muş'tan Kırıkkale'ye gelerek mağdur olduklarını bundan dolayı davanın tekrar Muş'a alınmasını istedi.
Tanık İsa Öğüt ise evin yanmadan önce köye askerlerin geldiğini belirterek, askerlerin köye geldikten sonra bütün köylüyü topladığını kaydetti. Öğüt şunları aktardı: "Herkese hakaret ettiler. Köyde bulunan bütün dükkanları silahla taradılar. Köye gelen yüzbaşı köyü yakacağını söyledi. Gece geç saatlerde ise köyün yandığını gördük. Evi ateşe verdiklerini gördük. Daha sonra askerler köylüleri belediye önünde topladılar. Orada bazılarına işkenceler yaptılar."
Avukatlar, sanıkların tutuklanmasını ve davanın Muş'a alınmasını talep etti. Kısa bir aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti avukatların taleplerini reddederek, duruşmayı 19 Şubat 2014 tarihine erteledi.
FAİL DEVLETTİR
Duruşmaya verilen arada basın mensuplarına açıklama yapan BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, "Bu dava 1993 yılında Muş'un Altınova beldesinde failleri belli, üniformaları ve apoletleri, askeri araçları ile geldiler ve cinayet işlediler. Bu davanın failleri devlettir" dedi.
BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Avukat Meral Danış Beştaş da büyük bir mücadele sonucunda davanın açıldığını belirtti. Beştaş, "Bu katliam Kürdistan'da Kürt coğrafyasında yaşanan katliamlardan bir tanesi. Bunun gibi onlarca katliam yapılmıştır ve halen tutuklu değildirler. Sanıkların derhal tutuklanması gerekir" diye konuştu.
Kaynak: ETHA
Muş'un Vartinis beldesinde 1993 yılında 9 kişilik Öğüt ailesinin yakılarak katledilmesiyle ilginin davanın ilk duruşması Kırıkkale'de görüldü.
Korkut ilçesine bağlı Altınova beldesinde 3 Ekim 1993 tarihinde Öğüt ailesinin evi askerlerce ateşe verilmiş, 7 çocuk, hamile kadın ve Nasır Öğüt yaşamını yitirmişti.
Olaydan 20 yıl sonra açılan ve "güvenlik gerekçesi" ile Kırıkkale'ye alınan davanın ilk duruşması Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
3 asker ve bir polisin yargılandığı duruşmaya tutuksuz sanıklar, Öğüt ailesinin hayatta kalan tek kızı Aysel Öğüt, Öğüt ailesinin yakınları, BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Muş Milletvekili Sırrı Sakık katıldı. Aileyi, 12 avukat savunurken, İnsan Hakları Derneği üyeleri salonda hazır bulundu.
Duruşmada kimlik tespiti ve iddianamenin okunmasının ardından, ilk savunmayı yapan sanık jandarma astsubay Turan Nurdoğan, Altınova'da bir şey görmediğini iddia ederek, olay gününde sıcak bir çatışmanın olmadığını ileri sürdü.
Dönemin komando birliği komutanı olan sanık Hanifi Akyıldız ise TSK mensubu birisinin böylesine bir olayda adının anılmasının kendisini incittiğini söylerken, Sırrı Sakık ise Akyıldız'a "Bunu siz yaptınız niye inciniyorsunuz ki" diye tepki gösterdi. Akyıldız, savunmasına devam ederek, aradan 20 yıl geçtiğini ve kendisinin o dönemi hatırlamadığını söylerken, konuşmasının devamında ise hatırlamadığı olayları bir bir sıralayarak, yangını PKK'nin yaptığını iddia etti. Akyıldız, 9 kişinin yanarak öldüğünü olaydan sonra duyduğunu ileri sürdü.
Müşteki avukat Kadir Karaçelik'in soru sorduğu sırada hakim sorulara müdahale ederek, soruların sanığa direkt sorulmamasını istedi.
Karaçelik ise bunun uygun olmadığını ve sanıklara doğrudan soru sorma haklarının olduğunu belirtti. Kısa süreli gerginliğin ardından avukatlar sanıklara soruları yöneltti. Sanıklar avukatların sorduğu soruların neredeyse tamamına "hatırlamıyorum" yanıtını verdi.
Sanıkların ardından Aysel Öğüt dinlendi. Öğüt, "Gece saat 3 civarında silah seslerini duydum. Dışarı çıkmak istedik. Askerler bırakmadılar. Babamların kaldığı ev çembere alınmıştı. Oraya gitmek istediğimizde ise askerler küfür ederek bizi engelledi. Sonra evin yandığını gördüm. Ağlayarak ailemin içerde olduğunu söyledim fakat eve yaklaşmama izin vermediler. Asker babamın evini yaktı. Evin önünde de panzer vardı. O gece köyde çatışma çıkmadı" dedi. Öğüt, kendilerinin Muş'tan Kırıkkale'ye gelerek mağdur olduklarını bundan dolayı davanın tekrar Muş'a alınmasını istedi.
Tanık İsa Öğüt ise evin yanmadan önce köye askerlerin geldiğini belirterek, askerlerin köye geldikten sonra bütün köylüyü topladığını kaydetti. Öğüt şunları aktardı: "Herkese hakaret ettiler. Köyde bulunan bütün dükkanları silahla taradılar. Köye gelen yüzbaşı köyü yakacağını söyledi. Gece geç saatlerde ise köyün yandığını gördük. Evi ateşe verdiklerini gördük. Daha sonra askerler köylüleri belediye önünde topladılar. Orada bazılarına işkenceler yaptılar."
Avukatlar, sanıkların tutuklanmasını ve davanın Muş'a alınmasını talep etti. Kısa bir aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti avukatların taleplerini reddederek, duruşmayı 19 Şubat 2014 tarihine erteledi.
FAİL DEVLETTİR
Duruşmaya verilen arada basın mensuplarına açıklama yapan BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, "Bu dava 1993 yılında Muş'un Altınova beldesinde failleri belli, üniformaları ve apoletleri, askeri araçları ile geldiler ve cinayet işlediler. Bu davanın failleri devlettir" dedi.
BDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Avukat Meral Danış Beştaş da büyük bir mücadele sonucunda davanın açıldığını belirtti. Beştaş, "Bu katliam Kürdistan'da Kürt coğrafyasında yaşanan katliamlardan bir tanesi. Bunun gibi onlarca katliam yapılmıştır ve halen tutuklu değildirler. Sanıkların derhal tutuklanması gerekir" diye konuştu.
Kaynak: ETHA