22 Haziran 2010 Salı

Taşlanan Kot Değil, Düşlerini Kurduğumuz Geleceğimizdir!

Kot kumlama işlemi sonucu silikozis hastalığına yakalanan işçiler; 2008 yılında işçiler, doktorlar, avukatlar, sanatçılar, sendika ve siyasi parti temsilcileri ve gönüllülerden oluşan ‘Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi’ni kurdular. Bu Komite, iki yıldır hasta işçilerle yaşamını yitirenlerin ailelerinin hakları için çaba sarf ediyor. Kot Kumlama İşçileri Dayanışma Komitesi öncülüğünde yürütülen mücadele sonuç verdi ve Sağlık Bakanlığı kot kumlama işini yasakladı. Ayrıca silikozis hastası işçilerin sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanması için Bakanlar Kurulu kararı çıkarıldı. İşçilerin olumsuz koşullarda çalışmasına göz yuman kamu görevlileri hakkında şikayetler sonucu ceza davaları açıldı. Bütün bunlar belki çok şey değil ama küçükte olsa kısa süreli örgütlü mücadelenin sonuçları ve önemsemek gerekiyor.

İşçiler sorunlarını başkent Ankara’ya taşıdılar şimdi de. 22 Haziran Salı sabahı aileleriyle birlikte Abdi İpekçi Parkı’na yerleşen işçiler, üç gün boyunca hem oturma eylemi yapacak hem de TBMM’de grubu olan partilerle görüşerek taleplerini iletecekler. Bu talepleri içinde en önemlisi, tüm silikozis hastalarının sosyal güvence altına alınması ve kendilerine maluliyet aylığı bağlanması da var.

Bir saat öncesine kadar yağmurlu olan hava dağılmış ve işçilerin yüzü gülmüştü. Öğle saatlerinde gerçekleştirecekleri basın açıklaması sırasında yağsa da dert değildi. Çünkü Ankara Tabip Odası onlara yağmur ve aşırı sıcaklardan korunmaları için branda yaptırmıştı.

Saat: 11:00’de yerleştikleri Abdi İpekçi Parkı’nda basın açıklaması yapan işçiler ve onlar için dayanışma ziyaretinde bulunanlar, basına Kot taşlama işçilerinin kaderlerinin silikozise mahkum olmadığını anlatmaya çalıştılar. “Artık ölmek istemiyoruz” diyen işçilerle dayanışmak için Ankara da bulunan demokrasi güçlerinin yanı sıra, İzmir’den bir grup TEKEL işçisi de gelmişti.

Türkiye’nin tekstil sektöründe ölümcül silikozis hastalığı görülen ilk ülke olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Komitenin sözcüsü Prof. Dr. Zeki KILIÇASLAN, şimdiye dek silikozis hastalığına yakalanan 600 işçi tespit ettiklerini, ancak kontrolden geçen ortalama her iki kot işçisinden birine silikozis teşhisi konulduğunu ve bugüne kadar yaklaşık 10 bin kişinin bu sektörde çalıştığı düşünülürse, henüz teşhis konmamış beş bine yakın kişinin daha bu hastalığın pençesinde olduğunu tahmin ettiklerini söyledi.

Komite olarak verdikleri mücadeleler sonucunda bazı kazanımlar elde ettiklerini belirten KILIÇASLAN, sorunun çözümü için ciddi adımların atılması gerektiğini belirtti. KILIÇASLAN sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Hastaların sosyal güvenceleri yok. Hastalar sosyal güvenceye hak kazanabilmek için dava açması gerekiyor. O davayı kazanabilmek için de kayıtdışı çalıştıkları taşeron firmaları bulmak, orada çalıştıklarını bir biçimde kanıtlamak zorundalar.’

KILIÇASLAN, taleplerinin ne olduğu konusunda ise şunları söyledi:

► Tüm silikozis hastalarının hastalıkları oranında sosyal güvenlik haklarından yararlanmaları sağlanmalıdır,
► İşçilerin zararlarının tespiti ve karşılanması için ilgili bakanlık, sektördeki meslek örgütleri ve sendikaların temsiliyetiyle özel/yetkili bir komisyon kurulmalıdır,
► Bu sektörde çalışmış işçilerin göğüs hastalıkları hastanelerine başvurmaları için ilgili bakanlık ülke çapında bir kampanya başlatmalıdır,
► Silikanın bütün sektörlerde kullanımı yasaklanmalıdır,
► Silikozis hastaları mahkeme giderlerinden muaf tutulmalı, ilgili bakanlık konuyla ilgili genelge yayınlamalıdır,
► Siyasal iktidar hakkında şikâyet olan kamu denetleyicilerini korumamalı, soruşturma açılmasına ve yargılanmasına izin vermelidir.

DİSK üyesi Sosyal - İş Genel Başkanı Metin EBETÜRK, yaşanan sorunun temel nedeninin kapitalizm olduğunu belirterek, ‘Nasıl sendika hakkımızı savunuyorsak sağlık ve sosyal güvenlik hakkını da savunuyoruz’ dedi.

Basın açıklamasında CHP İstanbul Milletvekili Çetin SOYSAL, TTB 2. Başkanı Feride BİLGEHAN, SES Genel Sekreteri Kemal YILMAZ, Yeşiller Partisi’nden Yasemin GÖKSU, DİSK Üyesi Devrimci Sağlık – İş Bölge Temsilcisi Sevinç HOCAOĞLU, KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Fikret ASLAN, Türk Toraks Derneği Başkanı, İzmir’den gelen Tekel İşçileri Temsilcisi, işten atıldığı TUBİTAK önünde işe geri dönme mücadelesi veren Aynur ÇAMALAN’da yaptıkları konuşmalarla silikozis işçileriyle dayanışmalarını dile getirdiler.

Basın açıklamasına Genel kurulunu yeni tamamlayan TÜMTİS’in Genel Başkanı Nurettin KILIÇDOĞAN ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Petrol – İş Ankara Şube Başkanı Mustafa ÖZGEN ve Şube Yönetim Kurulu üyeleriyle, pek çok siyasal örgüt temsilcisi de katılarak dayanışmalarını sundular.

Basın açıklamasının hemen devamında oluşturulan ilk heyet, vakit kaybetmeden TBMM’ne gönderildi.