Türkiye’nin tüm su havzalarına kelepçe vurmak için projelendirilen yaklaşık 2 bin adet Hidro-Elektrik Santralleri (HES) tüm itirazlara karşı yapılmaya devam ediliyor. Başta Karadeniz olmak üzere ülkemizin her su havzası birer yağma alanı olarak görülüyor.
Biz Derelerin Kardeşliği Platformu olarak HES’lerin geri dönüşümü olanaksız doğa tahribatına karşı mücadelemizi hukuksal ve toplumsal alanda sürdürüyoruz.
HES projelerine karşı açtığımız tüm davaları kazandık. Şirketler ve yerel idareciler bu hukuksal kazanımları yok saydılar. HES inşaatlarına göz yummaya kalktılar. Takipçisi olduk, yağmaya izin vermedik.
Ülkemizin her yerinde yurttaş tepkilerinin sesi olduk. Mitingler, paneller, sempozyumlar düzenledik. Köy kahveleri, camiler, akarsu başlarında derdimizi anlattık, tepkimizi dile getirdik.
Su baronlarının, HES’çilerin işbirliğine karşı Derelerin Kardeşliğini savunduk.
Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Gümüşhene, Amasya, Tokat’ta ses olduk yankılandık.
Adil olmaya çağırıyoruz
Yaklaşık 120 HES projesi ile boğuşan Artvin, Derelerin Kardeşliği’ni en gür haykıran illerden biridir. Artvin’in Şavşat ilçesinde 15 Temmuz günü Ardahan ilçesinde de 20 Temmuz günü HES’lere karşı bir araya geliyoruz. Temmuz sıcağında özgür akışını sürdürmek isteyen tüm dereler iki günlüğüne Artvin’e akacak.
15 Temmuz 2010 tarihinde Şavşat’ta 20 Temmuz’da Ardanuç’ta düzenleyeceğimiz mitingler için her türlü prosedürü yerine getirdik ve “HES’lere HAYIR!” mitingleri için yola koyulduk.
Ama bu yolculuktan hoşlanmayanlarda oldu. Hoşnutsuzlar arasında sadece HES’çi firmalar değil ilçenin yöneticileri de yer aldı.
Şavşat’ta çalışmanın ilk günlerinde arkadaşlarımız hukuksuz biçimde gözaltına alındı. Bu yöntemle baş edemeyeceklerini anlayınca şimdi de afiş ve propaganda çalışmaları bahane edilerek arkadaşlarımıza olmadık para cezaları uygulanıyor.
Mitingler için yürüttüğümüz çalışmalara keyfi engeller konulmakta, evlerimize astığımız afişlerimize bile çevre kirletme cezası uygulanıyor.
HES’çi şirketler ağaç keserken, hafriyatları gayri sıhhi biçimlerde taşırken, daha önemlisi mahkemelerin verdiği yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen inşaatlarını sürdürürken işlemeyen “çevre kanunun” doğasını, tarihini, kültürünü kısaca hayatı savunan bizlere karşı işlemesini manidar buluyoruz.
Kamu yöneticileri artık HES’çi şirketlerin bölge müdürleri gibi davranmaktan vazgeçmeli, doğanın ve toplumun yanına geçmelidir.
Dereler Artvin’e akacak
Tüm engellemelere rağmen topraklarımızı zenginlerin kar hırsına kurban etmeyeceğiz. Biliyoruz ki biz haklıyız. Gücümüzü buradan alıyoruz ve HES’çilere karşı Derelerin Kardeşliği kazanacak.
Şavşat’ta, Ardanuç’ta, Borçka’da bütün Karadeniz ve ülkemizde suya vurulmaya çalışılan kelepçeye ‘hayır’ diyoruz. Suyun alınıp satılabilecek bir mal olmadığını, suların borulara hapis edilemeyeceğini her koşulda savunmaya devam edeceğiz.
Bu konuda il ve ilçelerde görev yapan tüm kamu görevlilerini de bir kez daha uyarıyoruz: “Siz HES şirketlerinin değil, bu vadilerde yaşayan biz yurttaşların sorunlarını çözmek için varsınız. Miting çalışmalarının başlangıcından bu yana takındığınız tavırdan vaz geçin. Olmanız gereken yerde, kanunların yanında durun.
Artvin’de ve Doğu Karadeniz’de yaşayan tüm yurttaşlarımıza çağrımızdır. Biz binlerce insan Derelerin Özgür Akmaya devam etmesi için bir araya geleceğiz. Bu büyük buluşmada siz de yerinizi alın.
Çocuklarımız için…
Bugünümüz ve yarınımız için…
Derelerin Kardeşliği Platformu