2 Haziran 2014 Pazartesi

İş Cinayetlerine Örnek: Olası Kasıtla İnsan Öldürmek

Adalet Arayan İşçi Aileleri, 30. Vicdan ve Adalet Nöbeti'ni Soma'ya ayırarak Bursa Bükköy madeninde Yargıtay'ın verdiği "olası kastla insan öldürmek" kararının tüm iş cinayetlerine emsal olmasını istedi.


Adalet Arayan İşçi Aileleri, 30. Vicdan ve Adalet Nöbeti için dün yine Galatasaray Lisesi önündeydi.

Her ayın ilk Pazar günü iş cinayetinde hayatını kaybeden işçilerin yakınları nöbet tutarak sorumkuların yargılanmasını talep ediyor.

30. nöbet, Soma'da hayatını kaybeden 301 madenciye ayrıldı; nöbetin röportajcı gazetecisi Mehveş Evin'di.

Talebimiz "olası kastla insan öldürmek"ti

Yapılan açıklamada, yıllardır ailelerin "iş cinayeti davalarında yargılama taksir değil, olası kastla ve kasten öldürmeye dayalı fiiller olarak görme esasıyla" yapılmalı talebinin yargıtayın Bursa'daki kararıyla yerine geldiği belirtildi ve "Darısı tüm iş cinayetlerinin başına" dendi.

Bursa'da Yargıtay'ın kararı

Yargıtay 12.Ceza Dairesi Bursa Mustafa Kemalpaşa Büükköy'de 2009 yılında 19 madencinin iş cinayetinde hayatını kaybettiği davada Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği taksirle ölüme sebebiyet verme kararını bozdu.

Yargıtay grizu patlamasında maden işletmecileri ve sorumlularının "olası kastla insan öldürmek"ten ceza almalarını istedi. Yargıtay sanıklara verilecek cezanın 20 yıldan az olmayacağına hükmetti.

Bursa 3.Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında Bükköy Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Ercan'ın da bulunduğu 6 sanığa TCK'nın "taksirle öldürme" hükmü uyarınca 5 ile 6 yıl arasında değişen hapis cezaları vermişti.

İşveren ve denetçi asli sorumlu

Aileler açıklamada, sorumlular cezalandırılmadığı sürece iş cinayetlerinin devam edeceğini belirtti.

"İşverenler ve denetim yükümlülüğü olanlar, yasal mevzuatımızda ifade edilen 'iş ve işçi güvenliği ve sağlığı hükümleri' gereği olan iş güvenliği önlemlerini 'ticari faaliyetinin başından beri almama' ve 'ölümlerin meydana gelmesine sebebiyet verme', 'yasal yükümlülüklerini yerine getirmeme' ve 'görevlerini ifa etmekten kaçınma' nedeniyle asli sorumlular.

"Adil ve bütün sorumluların yargılanması hususunda hükümet edenler etkili tutum almadıkça, Hâkimler-Savcılar ve Bilirkişiler her iş cinayetini 'kamu düzenine dair bir suç' olarak görmedikçe, kamusal denetim mekanizmaları etkili olarak yerine getirilmedikçe, işverenlerin işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri almasında caydırıcılık artırılmadıkça, taşeron sistem devam ettikçe, sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmadıkça, sendikalaşan işçileri işten atan işverenler cezalandırılmadıkça, sendikalar ve emekten/emekçiden yanayım diyen partiler-organizasyonlar görevlerini yapmadıkça iş cinayetleri sürmeye devam edecek."

Kaynak: Bianet