20 Haziran 2012 Çarşamba

Ormana Adım Atmak Parayla Olur mu ?

Orman Genel Müdürlüğü Eğitim Daire Başkanlığı’nın 2010 yılında hazırladığı “Bazı Faaliyetlerin Ücretlendirilmesi” başlıklı yazıyla bundan sonra orman alanı kapsamına giren yerlerde yapılacak “doğa yürüyüşü”, “fotoğraf çekimi” ve “video çekimi” gibi faaliyetlerden ücret alınması resmen yürürlüğe girmiş bulunuyor.



Orman alanlarında gezi yapacak gruplardan kişi başına 1,5 TL, fotoğraf çekimlerinden ise 100 TL gibi ücretler alınması tüm canlılara ait olan yaban hayat alanlarının resmen bakanlığın tapulu malı haline getirildiğini belirten Yeryüzüne Özgürlük Derneği’nden Yaban Hayatı Araştırmacısı Selçuk Armağan“Şehirdeki modern hayata hapsedilmiş insanların, en azından hafta sonlarında bile olsa hobi olarak yabanla bütünleşmesine imkan veren amatör faaliyetlerin ücrete tabi tutulması; dünya üzerindeki tüm canlılara ait olan “yaban hayatı” alanlarının ne yazık ki yine ticarî bir meta unsuru olarak algılandığını gözler önüne serdi. Bu uygulamaya göre; amatör olarak dahi olsa bütün dernek, topluluk, doğa sporları kulüpleri gibi kuruluşların yapacağı her türlü orman içi aktivite ücrete tabi tutulacaktır. Ayrıca bu uygulamayla birlikte, insanlar bir parçası oldukları doğaya ücret ödemek zorunda kalacağı gibi, aynı zamanda da Anadolu topraklarındaki koruma çalışmalarının da büyük sekteye uğrayacağı da açık olarak gözükmektedir. Bugün devletin maddi imkansızlıkları öne sürerek yapmadığı birçok koruma faaliyeti, bu amatör grupların kendi çabalarıyla yaban hayatı alanlarında kuş, sürüngen, bitki ya da memeli hayvan popülasyonlarının dağılımları ile ilgili yaptıkları faaliyetler sonucunda belgelenmektedir.” dedi.


Hafta sonlarında modern yaşantıdan uzaklaşarak doğa aktiviteleri yapmak isteyenlerden ücret talep edilmesinin akıl dışı olduğunu söyleyen Selçuk Armağan açıklamalarına devam ederek “Profesyonel olarak fotoğrafçılık ve kuş gözlemi yapan kişilere de bu uygulamayla Av Turizmi ruhsatı alması zorunluluğu getirilmiştir. Doğa için yapılan faaliyetleri; avcılık gibi doğayı tamamen yok etmeye yönelik bir faaliyetle aynı kefeye koyan zihniyetin; doğa ve yaban hayatı konusunda ne kadar bilgi sahibi olduğu ve doğaya bakış açılarının ne olduğu bir kez daha gözler önüne serilmiştir. Doğa severlerden ücret talep eden bakanlığın, her yıl binlerce av ruhsatı vermesi ve binlerce av fişeğini bedava olarak zararlı hayvanlarla (domuz,kurt,çakal,vs) mücadele kapsamında dağıtması da başka bir vahim olaydır. Amatör veya profesyonel olarak yaban hayatı araştırmacılığı yapan kişilere, eli kanlı avcı muamelesi yapılması affedilemez bir durumdur. Biz bir parçası olduğumuz doğadan koparılmamıza seyirci kalmamamız gerektiğini belirterek bu uygulamanın acilen geri alınmasını; doğayla uyumlu yapılacak kuş-bitki-sürüngen-kelebek-memeli gözlemciliği, doğa fotoğrafçılığı, dağcılık, doğa yürüyüşü, kampçılık gibi faaliyetlerin tamamen ücretsiz olması dışında; avcılık gibi doğaya zarar veren tüm faaliyetlerin de tamamen durdurulmasını  talep ediyoruz.” dedi.