20 Aralık 2012 Perşembe

Noel ve Yılbaşında KATLİAMA HAYIR!




Noel ve Yılbaşında KATLİAMA HAYIR!

Her yıl yılbaşı ve şükran gününde sistematik olarak katledilen hindileri, çam ağaçlarını ve de tüketim çılgınlığını protesto etmek için herkesi 22-23 Aralık Cumartesi ve Pazar günü saat 17:00'de Taksim Galatasaray Lisesi önünde buluşmaya davet ediyoruz.

Amacımız modern toplumun sorgulamaya fırsat vermeden dayattığı “tüketim ve şiddet kültürü”nü deşifre ederek; bu kültürün acı ve zulüm dolu olduğunu gözler önüne sermektir.

Her yıl binlerce hindi endüstriyel çiftliklerde kapalı kapılar ardında güneş ışığı görmeden, sürekli antibiyotik alarak, korku ve acı dolu bir yaşamın ardından ve yine pek çoğu da geleneksel çiftliklerde sömürü dolu bir yaşamın ardından katlediliyor.  Ortalama boya gelmesi yaklaşık 10 yıl süren çam ağaçları ise çeşitli ışıklar ve hediyelerle süslenerek birkaç günlük bir eğlencenin kurbanı ediliyor. Her şeyin aşırılaştığı bir günde harcanan elektrik enerjisi ve alınıp satılan hediyelik eşyalar da ekolojinin daha fazla zarar görmesine neden oluyorken tüm bunların yeni yılın ruhu adına yapılıyor olması gerçekten düşündürücü…

Yeni yıla girerken tüketim kültürünü sürdürmeye devam eden insanlar; ‘‘gelenek’’, ‘‘inanç’’ ve ‘‘eğlence’’ uğruna binlerce canlının öldürülmesine neden oluyor. Bu yüzden doğayı, hayvanları, insanları sömüren tüketen bu tekno-endüstriyel kapitalist sistemin ‘‘normal’’ ve ‘‘kabul edilebilir’’ şeyler olmadığını vurguluyor ve bu geleneğe karşı çıkıyoruz.

Bugün modern toplumlarda yeni yıl denilince akla istisnasız bir şekilde hindi, çam ağacı ve tüketim kültürü geliyor. Küreselleşme adı altında yerli kültürler yok edilerek endüstriyel kültürün egemenliği dayatılıyor. Modern dünyanın tüketime dayalı yozlaşmış eğlence kültürü hayatlarımızı işgal ederek, doğada, insanda hayvanda ve gezegende korkunç travmalara neden oluyor.

Teknoloji, bilim, ilerleme ve gelişme adı altında kurgulanan yaşamlarımız, doğaya hükmetmek isteyen egemenlerin çıkarları için sınırsızca kullanılıyor.

Bizler bu sürecin yarattığı travmaları göstermek ve bu modern insan kültürünün hem doğaya hem de kendisine verdiği zararları ortadan kaldırması için, doğayla barışması ve bu kanlı şiddete dayalı geleneklerden vazgeçmesi için doğanın bir parçası olması gerektiğini savunuyoruz.

Ölümle, kanla kutsanmış hiçbir “gelenek”, ‘‘kültür’’ eğlence ya da bayram kabul edilemez.

İnsana Hayvana Yeryüzüne Özgürlük!