Önceki yıllarda vegan yemek hakkı için dört kez süresiz açlık grevine giren, 2012 yılında hükümlü ve tutukluların iaşe yönetmeliğine vegan-vejetaryen yemek maddesinin eklenmesinde büyük rol oynayan Osman Evcan, kalp ve astım rahatsızlıklarına rağmen 26 Mart’tan beri yine açlık grevinde olduğunu duyurdu.
Osman Evcan, Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda kendisine psikolojik baskı uygulandığını ve yiyeceklerine zararlı madde katıldığını beyan ettiği birçok yazılı şikâyetin karşılıksız kalması sebebiyle bu eylemi yapmaktan başka çıkar yol bulamadığını belirtti. Eylemini sonlandırmak için kendisine psikolojik yıldırma yöntemleri uygulayan cezaevi çalışanlarına karşı soruşturma başlatılmasını, içine zararlı madde katılmamış sağlıklı vegan yemekleri düzenli alabilmeyi ve diğer mahkûmlarla spor yapma, sohbete çıkma, atölyelere katılma gibi yasal haklarının geri verilmesini talep ediyor. Evcan, ayrıca sokak hayvanlarına, kadınlara ve trans bireylere yönelik saldırıları protesto ettiğini belirtti.
Osman Evcan’ın son şikâyetlerine konu olan olaylar geçtiğimiz yılın Eylül ve Ekim aylarına dayanıyor. Osman Evcan Yeryüzüne Özgürlük Derneği’ne gönderdiği mektupta, kurban bayramını protesto ettiğini açıkladığından beri kimi zaman etli yemeklerin kimi zaman da bulaşık suyu gibi ne idüğü belirsiz şeylerin getirildiğini anlatmış; ayrıca kâh inançsızlığı kâh veganlığı üzerinden gardiyanların sözlü tacizlerine maruz kaldığını yazmıştı. Özellikle 11 ve 13 Ekim 2017’de yediği yemeklerin midesini on günden fazla süreyle şiddetli ağrıttığını belirten Evcan, buna rağmen cezaevi dışında bir hastaneye sevk edilmediğini, cezaevi doktorunun zehirlenmeye karşı bir hap yazmak dışında bir şey yapmadığını ve o günden beri kantinden kendi olanaklarıyla beslenmeye çalıştığını belirtmişti. Yeryüzüne Özgürlük Derneği’nin sosyal medyadan yaptığı çağrı üzerine Şubat ayında yüzlerce kişi BİMER üzerinden Adalet Bakanlığı’na bu sözlü tacizlerin ve getirilen yemeklerdeki yabancı maddelerin akıbetini sordu. Gelen resmi cevaplarda delil yetersizliği sebebiyle idari personele soruşturma açılmadığı yazıyordu.
Osman Evcan son süreçle ilgili şunları kaydetti: “Şubat ayının sonlarında cezaevi mutfağından gelen yemeklerin çeşitli ve sağlıklı olmaya başladığını görünce tekrar yemeye başladım. Ancak Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan elime ulaşan cezaevi personeline soruşturma açılmayacağını belirten 2018/1274 no’lu yazıya 13 Mart’ta itiraz etmemle birlikte bana getirilen yemekler tekrardan yarım patates gibi şeylere döndü ve hatta 18-19 Mart’ta şiddetli mide ağrılarım yine başladı. Bu işte bir kasıt var! Hiçbir kötü muameleye itiraz etmememiz için bizi terbiye etmeye çalışıyorlar. Kanıt, belge olmadığını söyleyerek suçluları korumuş oluyorlar. 26 Mart 2018’den beri süresiz açlık grevindeyim. Başka seçeneğim kalmadı çünkü. Yakında 60 yaşıma basacağım. Henüz grevin ilk haftasında nefes zorlukları ve kalp sıkışmaları yaşıyorum; ancak bu eylem benim için varoluşsaldır. İfşa etmeseydim kendime olan saygımı yitirirdim. Sonu ölümle sonuçlansa bile taleplerimin arkasındayım.”
Konuyla ilgili ulaşılan Osman Evcan’ın avukatları, cezaevi yönetiminin tavrının olumlu olduğunu ancak konuyla ilgili yeterli soruşturma yapılmadığının altını çizerek şunları söylediler: “Zehirlenme gibi çok ciddi bir iddiaya rağmen Osman’ın ifadesine başvurulmamış; şikâyet edenin değil edilenin beyanı esas alınmış. Bağımsız, tam teşekküllü bir hastanede tetkik yapılmamış; ancak cezaevi doktoru zehirlenmeye karşı bir hap yazarak durumu teyit etmiş. Kameraların tam da Osman’ın şikâyetlerini belirttiği günlerde bozuk olması gibi gerekçelere karşın meselenin takipçisiyiz, girişimlerimiz sürecek.”
Osman’ın kardeşi Asiye Evcan, “Abimin istediği, 2012’de beri yönetmelikte olan vegan yemeklerle beslenmek ve insan haklarına uygun olarak aşağılanmamak, alay edilmemek. Bunlar yerine getirilsin Osman bırakır, yoksa ölüme gideceğini söylüyor. Abimde astım var, sinüzit var, kalp de var; ama mide hastalığı yoktu normalde. Zaten cezasını çekiyor hapiste, bir de üstüne açlıkla veya hakaretle terbiye etmek de neymiş? Cezaevi yemeklerinden başka seçeneği yok, ona da mideyi bozan maddeler katmışlar. Bu yaşında ona bunu yapanlardan hesap sorulsun!” diye konuştu.
Osman Evcan’ın yaşadığı sorunları başından beri takip eden Yeryüzüne Özgürlük Derneği, tüm hak savunucularını Osman Evcan’a mektup göndererek destek olmaya ve onun meşru taleplerini faksla cezaevi yönetimine iletmeye çağırdı. 1992’de yasadışı örgüt suçlamasıyla müebbet hapse mahkûm edilen ve daha sonra cezaevinde anarşist ve vegan görüşleri benimseyen Osman Evcan, disiplin cezaları onanmazsa 2022’de tahliye olacak.
Osman Evcan mektup adresi: Silivri Kapalı C.İ.K. Oda No: C9-71
Silivri Kapalı C.İ.K. telefon: 0212 726 0686, faks: 0212 726 0687