8 Ocak 2012 Pazar

Tutuklu Gazete çıkıyor

Cezaevindeki gazetecilerin çıkardığı Tutuklu Gazete'nin ikinci sayısı 10 Ocak'ta çıkıyor. Gazetede, KCK operasyonu adı altında tutuklanan gazetecilerin yazıları da bulunuyor.
Türkiye Gazeteciler Sendikası tarafından yayımlanan Tutuklu Gazete'nin ikinci sayısı 10 Ocak'ta çıkacak. Gazetenin son sayısında KCK operasyonu adı altında tutuklanan gazetecilerin de yazısı bulunuyor.

"Terörist değil gazeteciyiz" manşetiyle yayımlanacak olan gazete, Birgün, Evrensel ve Aydınlık gazetelerinin eki olarak 10 Ocak Salı günü tüm bayilerde okuyucuyla buluşacak. Atılım Gazetesi de 14 Ocak'ta yayımlanacak sayısında Tutuklu Gazete'yi eki olarak dağıtacak.

Tutuklu Gazete'nin ikinci sayısı, cezaevindeki 43 gazeteci ile yeni tahliye olan 2 gazeteci ve 2 konuk yazarın gönderdiği yazılarla 16 sayfa olarak hazırlandı. Siyah beyaz yayımlanan gazetenin ikinci sayısında cezaevlerinden gönderilen karikatürler de yer alıyor.

Tutuklu Gazete'nin ikinci sayısına konuk yazar olarak Nevin Berktaş ve Ece Temelkuran yazılarını gönderdi.

Cezaevinden tahliye olduktan sonra geçirdiği kalp ameliyatının ardından yaşamını yitiren Suzan Zengin'in anısına da gazetede bir köşe ayrıldı.

100 binden fazla basılıp dağıtılacak olan Tutuklu Gazete'nin ikinci sayısında "genişleyen yazar kadrosu" şunları yazıyor:

Ragıp Zarakolu: Dışarıda olmanın yükünü taşıyamazdım artık. Burada daha özgürüm!

Nevin Berktaş: Toplumun tüm kesimleriyle savaşa karşı mücadeleyi birleştirme ve özgürlükler için savaşı örgütleme büyük önem kazanmaktadır. Düşünce özgürlüğü için mücadeleyi de bu kapsamın dışında ele alamayız.

Ece Temelkuran: Siz ne zaman bu kadar profesyonel zalimler oldunuz? Ben buradayım arkadaş! Sen neredesin.

Nedim Şener: Ben özgürsem, sen özgürsen, hepimiz özgür oluruz; yoksa hepimiz tutsak…

Ahmet Şık: Muhalif gazetecilere, öğrencilere, akademisyenlere, yayıncılara, Kürtlere, sosyalistlere varış noktası hapishaneler olan 'tehcir' uygulanıyor.

Erol Zavar: Bandrollü yasal kitaplar, dergiler, kapüşonlu gocuk, poşu, plastik bayrak sopası ve daha onlarca şey delil diye dosyalara konuluyor. Silahsız terör örgütü gibi absürt bir tanım yasal literatüre sokuluyor.

Hüseyin Deniz: Bizler daha büyük ve derin suskunlukları yaratmak için seçildik.

Çağdaş Kaplan: Bu ülkede gerçekleri açığa çıkarmak isteyen gazeteciler 'örgüt üyesi' ise gerçek gazeteciler kim?

Ömer Çelik, gözaltındayken, "sohbet aşkıyla tutuşan ekiplerin 'bireysel davranmayı düşünür müsünüz?' diyerek yaptıkları espiyonaj tekliflerini" yazıyor. Murat İlhan'ın Kürtçe yazısı da Tutuklu Gazete'nin ikinci sayısında yer alıyor.

Kaynak: ETHA