Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada, gazetecilerin işten atılmasına ve tutuklanmasına tepki gösterdi.
ÇGD'den yapılan yazılı açıklamada, 10 Ocak 1961 tarihinde kabul edilen 212 Sayılı Basın Kanunu'yla basın emekçilerine önemli haklar getirildiği hatırlatıldı. ÇGD, aradan geçen 51 yılda gazetecilerin kazanımlarının budandığını belirtti.
ÇGD, sendikalaşmanın azalmasına, 'yıpranma hakkı'nın ortadan kaldırılmasına, taşeronlaşmanın yaygınlaşmasına, iş güvencesinin ortadan kalkmasına, sigortasız çalıştırmanın ve işten çıkarmaların yaygınlaşmasına dikkat çekti, son olarak HaberTürk gazetesi yazarı Ece Temelkuran'ın işine son verildiğini hatırlattı.
'HABER ALMA HAKKI İKTİDARIN İSTEĞİNE KALDI'
Açıklamada, "Daha da önemlisi gazetecilerin halkın haber alma hakkını yerine getirmesi iktidarın isteğine göre işlemektedir" denildi.
Başbakan Erdoğan'ın gazete genel yayın yönetmenleriyle yaptığı toplantı ve bunun olağan karşılanmasını da eleştiren ÇGD, TRT'de çok sayıda deneyimli gazetecinin emekliliğe zorlandığını hatırlattı.
'FAŞİZAN GİDİŞE DUR DİYENLER VAR'
ÇGD, Roboski Katliamı'nın medya tarafından toplumdan saklanmasını kınayarak, "Bütün bunlar kadar 'vahim' olanın ise çok sayıda gazeteci ve yazarın, meslektaşlarının iktidara ters düşmemek için 'bu faşizan gidişe' karşı sessiz kalmalarıdır" dedi.
'KUTLAYACAK BASIN BAYRAMIMIZ YOK'
ÇGD açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "ÇGD, mesleğimize, meslektaşlarımıza karşı uygulanan baskılara karşı mücadelesini ödünsüz sürdürecektir. ÇGD'nin ne kutlayacak basın bayramı, ne de anacak Gazeteciler Günü vardır. ÇGD için Ocak ayı Uğur Mumcu, Metin Göktepe ve Hrant Dink'in öldürülmesi, katillerinin ve azmettirenlerin devletin derinliklerinde yok edilmesidir."
'TUTUKLU GAZETECİLERE ÖZGÜRLÜK'
ÇGD, tutuklu tüm gazetecilerin özgürlüklerine kavuşmasını, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmasını, basın ve ifade özgürlüklerini kısıtlayan yasaların demokratikleştirilmesini talep etti.
Kaynak: ETHA
